Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 4 / 4
  • Öğe
    İmplant destekli CAD/CAM monolitik zirkonya kronlarda farklı abutment sistemlerinin kırılma dayanımının değerlendirilmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2021) Yavuz, Ayşe; Büyükerkmen, Emine Begüm
    Bu çalışmanın amacı; titanyum ve TiBase abutment ile desteklenen implant destekli CAD/CAM monolitik zirkonyum kronların kırılma direncine, çiğneme simülasyonu ve termal siklusun etkisini araştırmaktır. İki farklı abutment materyali (standart titanyum abutment ve TiBase abutment; Medentika Implant GmbH, Hügelsheim, Almanya) üzerine toplam 28 adet CAD/CAM monolitik zirkonyum kron üretildikten sonra dört gruba (n=7) ayrıldı; prefabrik titanyum abutmenta simante edilen monolitik zirkonyum kron grubu (Grup Ti), TiBase abutmenta simante edilen monolitik zirkonyum kron grubu (Grup TiBase), çiğneme simülatörü ve termal siklüs uygulanmış prefabrik titanyum abutmenta simante edilen monolitik zirkonyum kron grubu (Grup Ti/CT), çiğneme simülatörü ve termal siklüs uygulanmış TiBase abutmenta simante edilen monolitik zirkonyum kron grubu (Grup TiBase/CT). Kronlar implant abutmentları üzerine Panavia V5 ile simante edildi. Tüm örneklerin kırılma dayanım değerlerini ölçmek için Universal test cihazında 1mm/dk cross-head hızda kuvvet uygulandı ve kırılma değerleri kaydedildi. İstatistiksel analiz için Shapiro-Wilk testi ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanıldı. Yaşlandırma prosedürü uygulanan örnekler %100 sağkalım gösterdi. Materyallere uygulanan kuvvet sonrası kırılma dayanımı değerleri ortalaması Grup Ti için 1718,18+/-405,473 N, grup TiBase için 1713,53+/-285,663 N, Grup Ti/CT için 1664,82+/-231,011 N, grup TiBase/CT için 1551,29+/-422,290 N bulunmuştur. Tek Yönlü ANOVA analizi sonuçları, gruplar arasında kırılma dayanımı değerlerinin önemli ölçüde farklı olmadığını ortaya koydu(p=0,787). Test edilen tüm örneklerde en sık karşılaşılan başarısızlık kaide akrilinde kırılma, en sık görülen ikinci başarısızlık desimantasyon olarak gözlenmiştir. Bu çalışmanın sınırlamaları dahilinde; titanyum ya da TiBase abutmentlar ile desteklenen CAD/CAM monolitik zirkonyum kronların, posterior bölge tek diş eksikliğinin tedavisinde yeterli kırılma dayanımına sahip olduğu görülmüştür. Ancak, TiBase abutmentlerin ve CAD/CAM zirkonyum kronların uzun vadeli performansını değerlendirmek için daha fazla in vitro ve klinik çalışmalara ihtiyaç vardır.
  • Öğe
    İnley tutuculu monolitik zirkonya sabit dental protezlerde farklı tasarımların kırılma dayanımına etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2021) Keçeci, Murat; Büyükerkmen, Begüm
    Bu tez çalışmasının amacı; farklı tasarımlardaki monolitik zirkonyadan üretilen yaşlandırılmış inley destekli sabit protezlerin, farklı simantasyon disiplinleri uygulanması sonucu kırılmaya karşı dayanıklılığının incelenmesidir. Bu amaçla, standart inley restorasyonların destek olarak kullanıldığı çok üyeli sabit protezler ve bu tasarımların modifiye edilmesi ile üretilmiş kanat destekli restorasyonlardan dört grup elde edilmiştir (MO-DO, MOD-MOD, KMO-KDO, KMOD-KMOD). Her grupta 16 örnek olacak şekilde 64 örnek üretilmiş ve her grup, MDP monomeri içeren rezin siman ve zirkonya yüzeyinin MDP içerikli primer ön uygulamasından sonra MDP monomeri içermeyen bir universal rezin siman kullanılarak iki altgruba ayrılmıştır (n=8). Örneklerin simantasyon sonrası 600 000 devirlik çiğneme simülatöründe termal siklus ile birlikte yaşlandırılmasının ardından kırılma dayanımları ölçülmüştür. İstatistiksel analizde; grup-alt grup etkileşimi tek yönlü Anova, gruplar arası çoklu karşılaştırma Bonferroni ve alt gruplar arasındaki etkileşim bağımsız örnek t testi kullanılarak incelenmiştir. (p<0,05). Kanat destekli tasarımlar ve standart tasarımların kendi içlerindeki farklar istatistiksel olarak anlamsızdı (p>0,05). Kanat destekli tasarımlar, standart tasarımlardan istatistiksel olarak daha iyi kırılma dayanımı gösterdiler (p<0,05). Simantasyon öncesi primer uygulaması her grupta yalnızca rezin siman uygulamasından daha yüksek kırılma dayanımı gösterse de aradaki fark yalnızca MOD MOD grubunda istatistiksel olarak anlamlıydı (p<0,05).
  • Öğe
    Farklı yaşlandırma tekniklerinin farklı kalınlıktaki tam seramik materyallerin renk değişimi üzerine etkisinin incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2019) Temizci, Tuğba; Tunçdemir, Ali Rıza
    Çalışmanın amacı; üç farklı yaşlandırma yönteminin, iki farklı kalınlıkta hazırlanan üç farklı tam seramik sistemindeki renk değişimi üzerine etkilerini incelemektir. 0.5 ve 1.0 mm'lik kalınlıklarda hazırlanan Zirkonya Katana UTML (ZK), Prettau Anterior (PA) ve IPS-emax pres (EP) tam seramik materyallerine in vitro hızlandırılmış yaşlandırma (AAA) (Atlas Xenontest Alpha high energy weather device, Chicago, USA) ISO 7491, termal siklus (TC) (SD Mechatronik Thermocycler) ISO TR 11450 ve otoklavda yaşlandırma (AA) (Melag Vacuklav 23B+, Berlin, Almanya) ISO 6474-2 standard protokolleriyle yaklaşık 1 yıllık yaşlandırma uygulanmıştır. Test edilen yaşlandırma yöntemlerinin tam seramik örneklerinin renk [(Commission Internationale d'Eclairage) CIE L*a*b*)] değişimlerine (deltaE) etkileri spektrofotometre (Lovibond RT Series Reflectance Tintometer UK) ile ölçülmüş, varyans analizi (ANOVA) ile değerlendirilmiştir. Çalışmamızda kullanılan her üç yaşlandırma yöntemi de tam seramik örneklerinde önemli renk değişimine neden olmuştur. Yaşlandırma yöntemleri (AAA, TC ve AA) seramik sistemlerinin deltaE değerlerini farklı düzeylerde (0.86-3.60 aralığında) etkilemiştir. En büyük deltaE değeri 0.5 mm kalınlıkta hazırlanan TC testi uygulanan EP seramik sisteminde (3.60) belirlenmiştir. 0.5 mm lik EP grubunu harici tutup bir genelleme yapacak olursak yaşlandırma yöntemleri arasında en fazla renk değişimi gösteren yöntem hızlandırılmış yaşlandırma, sonra termal siklus en sonda otoklavda yaşlandırma uygulaması olmuştur. Seramik kalınlıklarının deltaE değerlerine etkileri her üç yaşlandırma yönteminde de önemli bulunmuştur. Yaşlandırma uygulamaları ile oluşan deltaE değerlerinin çok yönlü varyans analizi sonuçlarına göre yaşlandırma yöntemleri, seramik kalınlıkları ve seramik sistemleri birlikte değerlendirildiğinde istatistiki olarak önemli bulunmuştur. PA seramik sistemine AAA testi uygulananları dışında, tüm seramik örneklerinde, seramik kalınlığı arttıkça mutlak değer olarak deltaE değerlerinin azaldığı belirlenmiştir. Test edilen seramik materyallerin genelinde deltaE değerleri klinik olarak algılanabilir düzeyin altında kalmıştır (deltaE <3.5). Sonuç olarak, tam seramik örneklerinde in vitro yaşlandırma uygulamalarıyla renk değişimleri karşılaştırılırken uygulanacak yaşlandırma protokolü, seramik tipi ve seramik kalınlığı birlikte değerlendirilmelidir.
  • Öğe
    Tekrarlanan fırınlama sonrasında farklı altyapı hazırlama tekniklerinin ve üstyapı kalınlıklarının renk değişimine etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2019) Demirel, Mehmet Gökberkkaan; Tunçdemir, Ali Rıza
    Bu in vitro tez çalışmasının amacı, seçici lazer ergitme ve konvansiyonel kayıp mum tekniği kullanılarak üretilen metal altyapılara farklı kalınlıklarda porselen ilave edilmiş restorasyonların tekrarlanan fırınlama işlemlerine maruz kalmasının sonucunda renk değişiminin incelenmesidir. Bu amaçla seçici lazer ergitme ve konvansiyonel kayıp mum teknikleri kullanılarak 30'ar adet 1 mm kalınlık, 13 mm çapa sahip disk şeklinde örnekler üretildi. Tüm örnekler kendi içerisinde 10'arlı gruplara ayrıldı ve her bir gruba sırasıyla 0,7 mm, 1,2 mm ve 1,7 mm kalınlığında feldspatik porselen firma verileri doğrultusunda eklendi.Standart fırınlama işlemlerinin ardından her bir örnek 5'er kez fırınlama işlemine tabi tutuldu. İlk fırınlama işlemi glaze uygulanmasını, 2., 3. ve 4. fırınlama işlemleri ilave fırınlamalarını ve 5. fırınlama işlemi son glaze uygulamasını simüle edecek şekilde tasarlandı ve tatbik edildi. Her tekrarlanan fırınlama işleminin ardından spektrofotometre kullanılarak renk ölçümü yapıldı. İstatistiksel analiz için tek yönlü varyans analizi (ANOVA), ileri analizler için Tukey testi kullanıldı (p=0,05). Hem renk değişimi hem de renk değerleri değişimi her iki grup için anlamlı farklılık sergilemiştir (p<0,05). Yapılan çalışma sonucunda fırınlama sayısı ve porselen kalınlığının artmasının renk değişimini de artırdığı tespit edildi. Seçici lazer ergitme tekniği ile üretilen örnekler konvansiyonel kayıp mum tekniği ile üretilen örneklerden daha fazla renk değişimi gösterdi. Bunun yanında tekrarlanan fırınlama sonucunda seçici lazer ergitme ile üretilmiş restorasyonlar, konvansiyonel kayıp mum tekniği ile üretilmiş restorasyonlara kıyasla daha koyu, kırmızımsı ve sarımsı görünmekteydi.