Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 6 / 6
  • Öğe
    Uluslararası adaletin ahlaki temelleri
    (2018) Kocaoğlu, Mehmet
    Siyaset felsefesinde adalet kavramını domestik bağlamda inceleyen kapsamlı bir tartışma mevcuttur. Fakat son zamanlarda adalet kavramı, uluslararası bağlamda da yoğun şekilde tartışılan bir araştırma nesnesine dönüşmüştür. Bu makalenin temel amacı, siyaset felsefesi literatüründeki uluslararası adalet teorilerinden ve bu teorilere yöneltilen eleştirilerden hareketle bir uluslararası adalet teorisinin geçerli ahlaki temellerini ortaya koymaktır. Bu çalışmada, uluslararası adaletin ahlaki temelleri olarak kabul edilen ulusal egemenlik, yardım etme ödevi, zarar ilkesi analitik bir perspektifle incelendikten sonra insan hakları ve özgürlükleri temeli üzerinde bir uluslararası adalet teorisini inşa etmenin mümkün olduğu ileri sürülmektedir.
  • Öğe
    Kurum içi girişimcilik, örgütsel bağlılık ve sosyal sermaye ilişkisi: Kamu sektörü ve özel sektörde bir karşılaştırma
    (2018) Kocaoğlu, Mustafa; Şener, Emine
    Çalışma yaşamında meydana gelen dönüşümler çalışan ve örgüt ilişkilerinin de yeniden düzenlenmesi ve anlaşılmasını gerekli kılmaktadır. Özellikle son yıllarda yaşanan endüstriyel ve ekonomik değişimler sadece çalışanlara olan bakışı değil, çalışanların işe ve kuruma olan bakışını da etkilemiştir. Bilgi çağının yarattığı altın yakalı çalışanlar kendi yeteneklerine ilişkin daha değerlendirici bir tutum sergileyebilmektedir. Bunun tam tersi örgütler ise rekabet ve teknolojinin etkisi ile yetenekleri farklı bir perspektiften ele alabilmektedir. Hem örgüt hem de çalışanın avantajı için bazı unsurların yöneticiler tarafından gözden kaçırılmaması gerekmektedir. Bu çalışmada da bu unsurlardan birkaçına odaklanılarak, örgütsel davranış alanına katkıda bulunmak amaçlanmaktadır. Araştırma kapsamında kurum içi girişimcilik, sosyal sermaye ve örgütsel bağlılık ilişkisi incelenecektir. Literatürde, örgütün yenileşmesinde etkin bir rol oynayan iç girişimcilik ile çalışanların örgüte bağlılık düzeyleri arasında pozitif ilişkinin olduğu belirtilmektedir. Bununla birlikte bu çalışma, sosyal ağ düzeyi ile ilişkili olan sosyal sermayeninde girişimcilik ve bağlılıkta önemli bir değişken olduğu savıyla planlanmış, Konya’da faaliyet gösteren kamu ve özel sağlık çalışanlarına ulaşılarak gerçekleştirilen betimsel nitelikte bir alan araştırmasıdır. Araştırmada veri toplamak amacıyla her bir değişkene ilişkin hazırlanmış olan ölçme araçları kullanılmıştır. Elde edilen veriler analiz edilip yorumlanmış; çalışanların sosyal sermaye, girişimcilik ve bağlılık düzeylerine ilişkin elde edilen sonuçlar neticesinde öneriler geliştirilmiştir.
  • Öğe
    Siyaset felsefesinde insani müdahale problemi
    (2018) Kocaoğlu, Mehmet
    Aynı siyasi sınırlar içerisinde yaşayan insanlar, birbirleriyle ve toplumsal,siyasal, ekonomik kurumlarla olan ilişkilerinde sürekli olarak adil olmayandurumlarla karşılaştıkları gibi uluslararası alanda da adaletsizliklere muhatapolmaktadır. Küresel yoksulluk, iç savaş, göç, küresel ısınma insanlarınyüzleşmek zorunda oldukları bazı küresel sorunlardır. Son yüzyılda dünyanınfarklı bölgelerinde insan haklarının yaygın bir şekilde devletler tarafından ihlaledilmesi insani müdahaleyi siyaset felsefesinde en çok tartışılan araştırmanesnelerinden birine dönüştürmüştür. Bu makalenin temel amacı, insanimüdahalenin ahlaki temellerini sorgulamaktır. Bu çalışma, insan haklarıihlallerine rağmen küresel arenada ulusal egemenliğin ve ulusal çıkarınkorunması adına insani müdahaleye karşı çıkan anlayışı reddederken insanhaklarını ve özgürlüklerini korumaya yönelik insani müdahalenin evrensel ahlakibir zorunluluk olduğunu savunmaktadır.
  • Öğe
    Aydınlanmayı yeniden düşünmek: Horkheimer ve Adorno
    (2018) Kocaoğlu, Mehmet
    Aydınlanma, eleştirel ve özgür atmosfer içerisinde pek çok bilimsel buluşa imza atılmasına imkân verdi. Diğer taraftan sosyal ve siyasal alanda insanların esaretine sebep olan her türlü mitsel ve metafizik öğenin reddedilmesini sağladı. Aydınlanmanın bilimsel gelişmeleri ve insanı özgür kılan sosyal ve siyasal kurumlar yaratması hikâyenin sadece bir yüzüdür. Aydınlanmanın öteki yüzü ise akıl üzerinden yeni tahakküm ilişkilerinin üretildiği ve sürdürüldüğü bir senaryo sunar. Bu çalışmanın temel amacı aydınlanmanın tahakküm ilişkilerini yeniden üreten senaryosunu Horkheimer ve Adorno üzerinden tartışmaktır. İlk olarak Aydınlanmanın temel argümanları açıklanmaktadır. Ardından Frankfurt okulunun Horkheimer ve Adorno’nun düşüncelerinin şekillenmesindeki rolü incelenmektedir. Çalışmanın son kısmında ise Horkheimer’ın ve Adorno’nun Aydınlanma eleştirileri Odysseus’un serüvenleri dolayımıyla irdelenmektedir.
  • Öğe
    Günümüz Mülteci Krizi: Arendtçi Bir Eleştiri
    (2018) Kocaoğlu, Mehmet
    Bu makale, günümüzdeki mülteci krizini, uluslararası mülteci sistemi ve Türkiye’nin son yıllardaki mülteci politikası üzerinden ele almaktadır. Bu noktada Hannah Arendt’in mülteciliği uluslararası düzeyde ve ulusal ölçekte analiz etmek için zengin bir zemin sağladığını söylemek mümkündür. Çalışmada ilk olarak mevcut uluslararası mülteci sistemi eleştirel olarak ele alınmaktadır. Ardından Türkiye’nin mülteci politikası Arendt’in kavramları ve düşünceleri ışığında yeniden düşünülmektedir. Makale, Türkiye’nin mülteci politikasının hak ve özgürlükler doğrultusunda olumlu bir dönüşüm geçirdiğini, fakat buna rağmen hâlâ bir takım karışıklıklar ve açmazlar içerdiğini savunmaktadır.
  • Öğe
    Adalet Kavramı Konusunda Gazâlî, İbn Arâbî ve Mevlânâ’nın Görüşlerinin Analizi
    (2017) Yaşar Ümütlü, Ayşe; Kuşpınar, Bilal
    Kindî, Fârâbî, İbn Sinâ, Ebû Miskeveyh ve Nasirüddin Tûsî gibi Müslüman filozoflar, yazılarının önemli bir kısmını adalet konusuna ayırıp, onu bir bakıma özellikle Eflatun ve Aristo gibi Antik Yunan filozofları ele alıp incelemişlerdir. Onlar gibi, genelde tabii (doğal), ebedi ve sabit-değişmez, ahlâken de en kapsamlı bir erdem olarak algılanan rasyonel bir adalet kavramı geliştirmişlerdir. Gazâlî, İbn Arabî ve Mevlânâ gibi mutasavvıf-filozoflar ise, adaleti başlangıçta, tıpkı yukarıda zikredilen filozoflara benzer bir şekilde kabul edip, Tanrı’nın âleme ebedî olarak yerleştirdiği, metafiziksel hikmet bağlamı içinde yorumlayıp açıklamışlardır. Daha sonra, Kur’an’ın ilgili ayetleri ve Hz. Peygamber’in sözlerine getirdikleri yorumlar üzerine, kendi adalet kavramını geliştirmişlerdir.