Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Anabilim Dalı Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 203
  • Öğe
    Küresel ölçekli konuların sosyal bilgiler ders kitaplarına yansımalarının incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Uçar, Abdullah; Dere, İlker
    Genel anlamda küresel boyutta bağlantıların genişlemesi, sosyal yaşamların örgütlenmesi, dünya toplumlarının bir araya gelmesini ifade eden küreselleşme çeşitli kaynaklarda olgu ya da kavram olarak tanımlanmaktadır. Bir başka deyişle küreselleşme, çevreden ekonomiye kadar, hayatın her alanını kapsayan küresel çapta bağlılığın genişleyerek ve derinleşerek hızlanması anlamına gelmektedir. Küreselleşmeyle birlikte günümüzde artık inançlar, fikirler, insanlar, sermaye, bilgi, teknoloji, kültürel ve siyasi sınırları aşarak küresel boyutta hareket eder hale gelmiştir. Bu olgu ya da kavramı çocuklara anlatacak, onları küreselleşmenin olası olumsuz sonuçları hakkında haberdar ederek donatacak mihver derslerin başında sosyal bilgiler gelmektedir. Nitekim küreselleşme olgusu kapsamında 2018 öğretim programında yapılandırılan küresel bağlantılar öğrenme alanının temel amaçlarından biri de gelişen dünyanın gündemini takip eden, karşılaştığı sorunlara çözüm üretebilen etkin ve sorumlu Türk vatandaşları yetiştirmektir. Bu araştırmanın amacı, 2018 yılında güncellenen Sosyal Bilgiler Öğretim Dersi Programı’yla yeniden yapılandırılan sosyal bilgiler ders kitaplarının (4-7. sınıflar) öğrenme alanları ve konu başlıkları içerisinde vurgulanan küresel yansımalarını ortaya koymaktır. Sosyal bilgiler ders kitaplarındaki küresel yansımaları incelemek ve değerlendirmek için nitel yaklaşımlarda sıkça tercih edilen doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın veri kaynaklarını, 2019-2020 eğitim-öğretim yılında Talim Terbiye Kurulu tarafından onaylanan 4, 5, 6. ve 7. sınıflara ait sosyal bilgiler ders kitapları oluşturmaktadır. Ders kitapları, içerik analizi yöntemiyle değerlendirilmiş ve yorumlanmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre ders kitaplarında küreselleşmenin yansımalarına en çok 7. sınıf ders kitabında yer verilirken, onu sırasıyla 6.sınıf, 4.sınıf ve 5.sınıf ders kitabı izlemektedir. Ayrıca ders kitaplarında küresel yansımaların daha çok bilim ve teknoloji, sosyo-kültürel boyutlarda ele alındığı görülmektedir. Diğer yandan sosyal bilgiler ders kitaplarında küresel yansımalarıyla ele alınan konuların bir kısmının Türkiye ekseninde veya Türkiye’den yola çıkarak aktarıldığı görülmektedir. Özellikle uluslararası insani yardımlar (Yeşilay, Kızılay, TDV, TİKA vb.), uluslararası kuruluşlar (TÜRKSOY, Türk Konseyi vb.), küresel göç gibi konular bu duruma örnek gösterilebilir. Bunun karşın dünyanın birçok farklı ülkelerine (Finlandiya, İngiltere, İskoçya, Japonya, Şili, Hindistan) ilişkin tanıtımlar, tarihi eserler ve doğal varlıklara ilişkin örnekler, ders kitaplarında konuların tamamen Türkiye veya Türk Devletleri ekseninde ele alınmadığını da ortaya koymaktadır. Ders kitaplarında küreselleşen dünyanın geleceğine ilişkin, akıllı telefon, tablet, akılı saat, genel ağ gibi günümüz teknolojilerinin yanında, “yapay zekâ uzmanı, yazılım mühendisi, sosyal medya uzmanlığı” gibi geleceğin meslekleri ve “İHA, 3D Yazıcı, nano teknoloji, uçan araba” gibi geleceğin teknolojik gelişmeleri de anlatılmaktadır. Ancak ders kitaplarında küresel vatandaşlık ve uluslararası kadın hakları gibi konulara yeterince değinilmediği görülmektedir. Ortaya çıkan sonuç, sosyal bilgiler programında ve ders kitaplarında iyileştirmeleri zorunlu kılarken, sosyal bilgiler programını ve ders kitaplarını hazırlayanlar veya eğitim alanındaki politikalara yön verenlerin tüm dünyayı etkileyen küreselleşmeyle ilgili daha spesifik adımlar atmasını zorunlu hale getirmektedir.
  • Öğe
    7. sınıf sosyal bilgiler dersinde köşelenme tekniği kullanımının öğrencilerin akademik başarılarına etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Keskinoğlu, Raziye; Özkaral, Tuğba Cevriye
    Bu araştırmanın amacı, aktif öğrenme yöntemleri içerisinde yer alan köşelenme tekniğinin 7. sınıf sosyal bilgiler dersinde uygulanarak, öğrencilerin akademik başarısına etkisini ortaya koymaktır. Bu araştırma kapsamında araştırmacı tarafından, 7. Sınıf sosyal bilgiler ders kitabında yer alan "İnsanlar, Yerler ve Çevreler" ünitesi için köşelenme tekniği kullanılarak bir ders planı hazırlanmıştır. Çalışmada nicel araştırma yöntemleri içerisinde yer alan yarı deneysel desen modeli kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2021-2022 eğitim-öğretim yılında, Konya il merkezinde yer alan bir devlet ortaokulunda öğrenim gören 7. sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. Deney ve kontrol grubuna öğrenciler bir önceki yılın karne notlarına bakılarak seçilmiştir. Araştırmanın katılımcı sayısı deney grubunda 24, kontrol grubunda 23 olmak üzere toplam 47 kişiden oluşmaktadır. Deney grubuna araştırmacı tarafından köşelenme tekniği kullanılarak hazırlanmış ders planına göre konu anlatımı yapılmıştır. Kontrol grubuna ise devlet okulunda görevli öğretmen tarafından programa dayalı öğretim yöntemine göre konu anlatımı yapılmıştır. Uygulama öncesinde her iki gruba araştırmacı tarafından hazırlanmış olan akademik başarı testi öntest olarak uygulanmıştır. 5 haftalık ders anlatımı sonrasında, her iki gruba akademik başarı testi bu kez sontest olarak uygulanmıştır. Araştırmacı tarafından hazırlanan akademik başarı testi için madde güçlük analizi, madde ayırt edicilik analizi ve güvenirlik (KR-20) analizi yapılmıştır. Akademik başarı testi toplam 25 sorudan oluşmaktadır. Uygulama sonrasında elde edilen veriler istatistiksel yöntemler kullanılarak analiz edildi. Katılımcıların deney ve kontrol gruplarına göre dağılımlarının belirlenmesinde frekans ve yüzde analizi yapılmıştır. Öğrencilerin öntest ve sontest başarı puanlarına göre betimsel analiz yapılmıştır. Araştırmanın alt problemlerinin incelenmesinde verilerin dağılımı Shapiro-Wilk testi ile analiz edilmiştir. Yapılan analize göre verilerin normal dağıldığı sonucuna ulaşılmıştır. Deney ve kontrol grupları arasındaki farkın belirlenmesinde bağımsız örneklem t-testi kullanılmıştır. Deney ve kontrol grubunun kendi içinde ön test ve son test puanları arasındaki farkların belirlenmesi için bağımlı örneklem t-testi yapılmıştır. Sonuç olarak bakıldığında deney ve kontrol grubunun öntest ve sontest puanları karşılaştırılmış, deney grubu lehine anlamlı farklılık olduğu tespit edilmiştir. Bu araştırma, ders anlatımında köşelenme tekniğinin kullanıldığı deney grubunun, programa dayalı öğretim yöntemiyle dersin anlatıldığı kontrol grubundan akademik olarak daha başarılı olduğu sonucunu ortaya koymaktadır.
  • Öğe
    Türk dili ve edebiyatı ders kitaplarının şiir ünitelerindeki etkinliklerin incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Temiz, Büşra; Oktay, Metin
    Türk eğitim sisteminde öğretim programı 2005 yılına kadar davranışçı eğitim modeline göre düzenlenmekteydi. Davranışçı eğitim modeli etki ve tepki genellemeleriyle kurulan ödül ve ceza sistemine dayalı eğitim modelidir. Dersler sunuş stratejisine göre işlenir ve öğrenci pasif konumdadır. Öğrenciye deneyim fırsatı tanımayan bu yaklaşımda bilgilerin kalıcılığı sağlanamamaktadır. Bu sebeplerle eğitim sisteminde yenileşmeye gidilmiş ve yapılandırmacı eğitim modeli benimsenmiştir. Yapılandırmacı eğitim modelinde öğrenci aktif, öğretmen ise rehberdir. Bilginin kazanımı öznelleştiğinden her bireyin bilgiyi kazanma şekli de kendi yaşantısına göre şekillenecektir. Derslerde her bireyi aktif kılmak ise farklı yöntem ve teknikler kullanılması ile mümkün olacaktır. 2005 yılından bu yana yapılandırmacı modeli kabul ettiğimiz hâlde eğitim sistemimizde bu model tam olarak yerleşememiştir. Öğretmenlerin eski öğretme alışkanlıklarını bırakmamasının yanında ders kitaplarının da yapılandırmacı yaklaşımı tam olarak desteklemediği görülmektedir. Ders kitaplarından istenilen düzeyde verim alınabilmesi ve hedef kazanımlara ulaşılabilmesi için ünite etkinliklerinin yapılandırmacı yaklaşımı destekliyor olması ve öğretim programı hedeflerine de birebir uygun olması gerekmektedir. Bu çalışmada Türk dili ve edebiyatı ders kitaplarının şiir ünitelerindeki etkinlikler incelendi. Araştırma yöntemi olarak nitel araştırma yöntemini kullanıldı. Giriş bölümünde çalışmanın problem durumuna, amaç ve önemine değinildi. Daha sonra Türk dili ve edebiyatı ders kitaplarının ünite yapısı, şiir türü önemi, şiiri oluşturan unsurlar, yapılandırmacı yaklaşımda etkinlikle öğretim ve yapılandırmacı yaklaşımın getirisi öğretim stratejileri yöntem ve teknikleri kavramsal çerçeveleri çizildi. Çalışmanın üçüncü bölümünde daha önce yapılmış alan çalışmalarına, dördüncü bölümünde çalışma yöntemine yer verildi. Bulgular kısmında, şiirde şekil ve yapı, içerik, dil ve anlatım, dönem ve yazar kazanımlarına yer verilme durumu, daha sonra öğretim tekniklerine yer verilme durumu belirlenip sınıflandırıldı. Her ders kitabındaki toplam etkinlik sayısı belirlenip, belirlenen alt amaç kazanımlarının toplam etkinlik sayısı içinden yüzdesi alınarak sonuçlar tablolaştırıldı. Yüzde tabloları öğretim programında yer alan amaç ve kazanımlar ölçütünde incelenip değerlendirmelerde bulunuldu. Değerlendirmeler sonucunda alan çalışmalarına katkı sağlayacağı düşünülen öneriler geliştirildi.
  • Öğe
    Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin ders kitaplarına bağlılık durumları
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Karaaslan, Elif Emine; Oktay, Metin
    Araştırmanın genel amacı Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin öğretimin ana materyali olan ders kitaplarına bağlılık durumlarını incelemektir. Bu incelemeyi yapmak için öğretmenlere 5'li Likert tipi ölçek uygulanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden betimsel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmaya 2022-2023 eğitim öğretim yılında Ankara ili merkez ilçelerinde görev yapan 207 Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni katılmıştır. Sonuçlar SPSS programında analiz edilmiştir. Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin ders kitaplarına bağlılıkları ölçekten elde edilen sonuçların ortalamasına göre belirlenmiştir. Cinsiyet, yaş, hizmet yılı, mezun olunan fakülte ve eğitim durumu değişkenleri ile öğretmenlerin ders kitaplarına bağlılık durumları arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığı incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre öğretmenlerin ders kitaplarına bağlı olmadıkları izlenirken öğretmenlerin ders kitaplarına bağlılık durumlarının değişkenlere göre anlamlı derecede farklılık göstermediği sonucuna ulaşılmıştır.
  • Öğe
    11. sınıf Suriyeli öğrencilerinin göç konusundaki bilişsel yapıları ve metaforik algıları (Kilis ili örneği)
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Kirtiş, Muzaffer; Bozyiğit, Recep
    İnsanlar var olduğu tarihten bu yana sürekli hareket halinde olmuşlardır. Beklentileri, ihtiyaçları ve daha iyi yaşam koşullarına sahip olmak için göç etmişlerdir. Göç hareketleri kimi zaman gönüllü olarak kimi zaman ise zorunlu olarak gerçekleşebilmektedir. Savaş, iç karışıklıklar, zulüm gibi şiddet uygulamalarının yaşandığı yerlerden, insanların yaşamını ve huzurunu sağlamaya yönelik göç etmeleri zorunlu göç olarak gerçekleşen göçlerdendir. 2011 yılından itibaren ülkelerindeki şiddet uygulamaları ve iç savaştan kaçan Suriyeliler ülkemizde mülteci olarak yaşamaktadırlar. Mülteci nüfusun en yoğun olduğu Kilis ilinde bizzat göç olayını yaşamış Suriyeli öğrenciler buradaki okullarda eğitim hayatlarına devam etmektedirler. Bizzat zorunlu olarak göç etmiş öğrencilerin gözünden göç kavramını yorumlamak, öğrencilerin göç konusuna yönelik bilişsel yapılarını tespit etmek amacıyla yapılan bu araştırmada; Kilis ilinde yaşayan, 11. sınıfta öğrenim gören 110 Suriyeli öğrenci araştırmanın çalışma grubunu oluşturmuştur. Bu araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden olgu bilim (fenomenoloji) deseni kullanılmıştır. Kelime İlişkilendirme Testi (KİT) aracılığıyla yapılan bu araştırmada öğrencilerden göç kavramına yönelik akıllarına gelen kelimeleri belirli bir sürede yazmaları istenmiştir. Elde edilen verilerin çözümlenmesi aşamasında nitel araştırma yöntemlerinden içerik analizi tekniği kullanılmıştır. Öğrencilerin göç kavramına yönelik verdiği cevaplar frekanslara ayrılarak hem kategorize edilmiş hem de bilişsel yapılarını ortaya koymak amacıyla kavram ağları oluşturulmuştur. Elde edilen bulgulara bakıldığında ise öğrencilerin göç kavramını çoğunlukla olumsuz kelimelerden türettikleri tespit edilmiştir. Öğrenciler göç kavramına yönelik cümleleri, göç ettikleri süreçteki kelimelerden oluşmaktadır. Öğrencilerin göç konusundaki öğrenmelerine baktığımız zaman; öğrencilerin göç konusuna yönelik kelimeler ve cümlelerin okulda öğrenmeden ziyade bizzat göç olayına katılmış olmalarından dolayı yaşayarak öğrenmelerinden gerçekleştiği tespit edilmiştir. Sonuç olarak elde edilen bulgulara göre öğrencilerin göç konusundaki bilişsel yapılarının daha çok yaşayarak öğrenme ürünü oldukları ve göç konusunu çoğunlukla olumsuz kelimelerle açıkladıkları ortaya konmuştur. Kelime ilişkilendirme testlerinin ise öğrencilerin bilişsel yapılarını ortaya koymada etkili bir yöntem olduğu söylenebilir.
  • Öğe
    Coğrafya eğitiminde alan çalışmalarına bir örnek: Ereğli-Konya fiziki coğrafyası
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Akçay, Abdullah Ender; Bozyiğit, Recep
    Çalışmada uygulamalı olarak Coğrafya Dersi Öğretim Programlarında bulunan 130 kazanımın içinde yer alan fiziki coğrafya ile ilgili 53 kazanıma karşılık olarak Ereğli fiziki coğrafyasında karşılanma düzeyinin tespitinin yapılması amaçlanmıştır. Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden olan Delphi tekniği ile gerçekleştirilmiştir. Ereğli- Konya fiziki coğrafya özelliklerinin Coğrafya Dersi Öğretim Programlarıyla karşılaştırılması ve birbirleriyle olan örtüşmeleri incelenmiştir. Çalışma sonucunda; 2018-CDÖP'de yer alan fiziki coğrafya ile ilgili toplam 53 adet kazanımdan çeşitli sınıf düzeyi ve fiziki coğrafya ile ilgili ünitelerden toplam 49' unun (%92,4) karşılama düzeyini yüksek oranda gerçekleştirdiği sonucuna ulaşılmıştır.
  • Öğe
    Reşat Nuri Güntekin'in hikâyelerinde eğitim unsurları
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Yurtseven, Esma; Koçer, Gülsün
    Cumhuriyet öncesi ve sonrası Türk edebiyatının önde gelen yazarlarından olan Reşat Nuri Güntekin roman, tiyatro, hikâye ve gezi yazısı türlerinde eserler vermiştir. Yazar, romancı kimliği ile ön plana çıksa da hikâyeci kimliği de vardır. Çalışmada, Reşat Nuri Güntekin'in hikâyelerindeki eğitim unsurları ele alınmıştır. Reşat Nuri Güntekin, Türk edebiyatının önemli yazarları arasındadır. Sanatçı, asıl mesleği olan öğretmenliği ikinci plana atmamıştır. Uzun yıllar millî eğitimin farklı kademelerinde çalışan Güntekin öğretmenlik, müdürlük, müfettişlik ve Unesco temsilciliği yapmıştır. Bu sebeple eserlerinde mesleğinin izleri geniş yer tutmaktadır. Reşat Nuri Güntekin'in eserlerinden yola çıkarak öğretmenliğe başladığı 1912 yılından emekli olduğu 1954 yılına kadar olan dönemin eğitim anlayışı, Güntekin'in konu ile ilgili görüş düşünce ve eleştirileri hakkında da bilgi edinmek mümkündür. Öğretmen-yazar olan Güntekin, eserlerini yazdığı dönemde toplumdaki sorunları, aksaklıkları, Anadolu insanının formal ve informal eğitim anlayışını eserlerinde işlemiştir. Bu yönüyle onun eserleri eğitim konusunda yaşanan aksaklıklar, toplumun eğitime bakışı gibi konular hakkında bilgi vermesi açısından da önemlidir. Yazarın hikâyeleri de romanları kadar önemlidir. Toplumun her kesiminden insanları hikâyelerinde işleyen Güntekin, bu insanların sorunlarını ve bu bağlamda dönemin sorunlarını ele almıştır. Reşat Nuri Güntekin'in aile kavramına bakışı, eğitim sorunları hakkındaki düşünceleri ve sunduğu çözüm önerileri de hikâyelerine yansımıştır. Reşat Nuri Güntekin'in eserleri ile ilgili yapılan çalışmaların önemli bir kısmı yazarın romanları ve romancı kimliği üzerinedir. Bazı çalışmalar sanatçının eğitimci yönünün kapsasa da, söz konusu çalışmalar romanlarla sınırlıdır. Sanatçının hikâyeciliği ile ilgili çalışmalar genel çerçevede, yapı ve tema incelemeleridir. Bu çalışmayla Reşat Nuri Güntekin'in hikâyelerinde yer alan eğitim unsurlarının tespit edilmesi, eserlerin yazıldığı dönemde halkın eğitim anlayışı, eğitimde yaşanan sorunlar, yazarın eğitime dair meseleleri eserlerine nasıl yansıttığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Hazırlamış olduğumuz bu çalışmada örneklem; Reşat Nuri Güntekin'in kendisi tarafından yayımlamış olan Tanrı Misafiri, Sönmüş Yıldızlar, Leyla ile Mecnun, Olağan İşler, Eski Ahbap adlı hikâye kitaplarıdır. Bu kitapların içinde yer alan yüz sekiz hikâye taşıdığı eğitim unsurları açısından incelenmiştir. Yapılan çalışmada yazarın eserlerinde eğitim konusuyla ilgili meseleleri, aile ve okul üzerinden işlediği görülmüştür. Ahlak kavramını da ele alan yazar bunu, aldatılan ve dolandırılan insanlar üzerinden işlemiştir. Yeni kurulan devletin ilke ve inkılaplarını benimseyen yazar toplumun dinî duygularını suiistimal eden din adamlarını eserlerinde işlemiş ve kurguladığı ideal kahramanlar aracılığıyla gelenek ve din eleştirisi yaparken yeni devletin ilke ve inkılaplarını da halka tanıtmıştır. Bunun yanında yazarın eğitime ve eğitimcilere eleştirel bir gözle baktığı ve eğitim sorunlarını eserlerinde işlediği görülmüştür. Bu nedenle Reşat Nuri Güntekin'in eserleri edebiyatımızda eğitim açısından önemli bir yere sahiptir.
  • Öğe
    Mükerrem Kâmil Su'nun romanlarında eğitim konusu
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Kılınç, Yurdagül; Koçer, Gülsün
    Mükerrem Kâmil Su'nun Romanlarında Eğitim Konusu, isimli çalışmada yazarın yetişkinler için olan yirmi bir romanı incelenmiştir. Yazarın çocuklar için yazdığı romanları da bulunmaktadır fakat bu romanlar çalışmaya dahil edilmemiştir. Mükerrem Kâmil Su, Cumhuriyet döneminin ilk kadın öğretmenlerinden biridir. Oldukça idealist biri olduğunu gerek yazılarından gerek ise yaptığı çalışmalardan anlamaktayız. Yazar Atatürk İlke ve İnkılaplarını romanlarında sıklıkla işler. Romanlar yazıldıkları dönemi mutlaka yansıtırlar; millî mücadele ve yazarın yaşadığı dönem romanlarda bir fon olarak kullanılır. Yirmi bir romanın tamamında başkahramanlar kadınlardır. Yazar romanlarında bir kadın imajı yaratmak istemektedir. Yazar kadının toplumda eğitimli bir birey olarak var olmasını istemekte ve buna uygun karakterler oluşturmaktadır. Bununla birlikte söz konusu romanlarda geleneksel anlayışı benimsemiş eğitimsiz kadınlar da romanlarda yer almaktadır. Romanlarda eğitimli kadınlar başlarına kötü olaylar gelmesine rağmen ayakta kalıp mutlu olmanın bir yolunu bulurlar, eğitimsiz kadınlar ise mutsuzluğa sürüklenirler. Romanlardaki karakterler; öğretmen, doktor ve avukat olarak karşımıza çıkar. Herhangi bir devlet dairesinde çalışan, iş adamı olan karakterler de olmakla birlikte roman kahramanlarının büyük çoğunluğu öncelikle öğretmenler daha sonra doktor ve avukatlardan oluşur. Kadın öğretmenler çoğunlukla idealist karakterlerden oluşur. Her zaman Anadolu'da çalışmak isterler. Fakat bu kasabalarda köylerde asla huzuru bulamazlar ve buraların bağnazlığı ve ahlâksızlığı ile mücadele etmek zorunda kalırlar. En sonunda da memleketleri olan büyük şehre geri dönerler. Romanlardaki kadın öğretmenler, Mükerrem Kâmil Su'nun hayatından izler taşımaktadır. Öğretmenlikten emekli olduktan sonra ya da öğretmenlik yaptıkları esnada kitap yazmaları. Balıkesir, Ankara ve İstanbul üçgeninin romanlardaki ağırlıklı mekânları oluşturması bu izlerden sadece bir kaçıdır. Mükerrem Kâmil Su'nun eserlerinde eğitim beş ana başlık çerçevesinde incelenmiştir. 1- Ailede Eğitim, 2- Kadın Eğitimi, 3- Öğretmen Karakterler, 4- Sanat ve Eğitim. Çalışmanın sonucunda görülmüştür ki aile, evlilik, sanat, eğitim hepsi birbirinin içinde yer almakta birbirini tamamlamaktadır. Eğitimin olmadığı bir yerde sanatın olamayacağı romanlarda vurgulanır. Hemen hemen bütün eğitimli karakterler, özellikle yazarın ilk romanlarında, sanata karşı derin bir ilgi beslemektedirler.
  • Öğe
    Ortaokul öğrencilerinin "ortak miras" kavramına ilişkin metaforik algıları
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Büyükdikmen, Fadimana Rabia; Özkaral, Tuğba Cevriye
    Bu araştırmanın amacı, ortaokul öğrencilerinin "ortak miras" kavramına ilişkin algılarını metaforlar aracılığıyla tespit etmektir. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Nitel araştırma desenlerinden olgu bilim (fenomenoloji) kullanılmıştır. Araştırma Konya ilinde bulunan 5 ortaokulda, 2021-2022 eğitim öğretim yılında 6. ve 7. sınıflarda öğrenim gören 296 öğrenci ile yürütülmüştür. Araştırma ile ilgili verileri toplamak amacıyla birinci kısmı öğrencilerin cinsiyet bilgilerini, ikinci kısmı "Ortak miras …..… gibidir, çünkü ……." cümlesini içeren bir form kullanılmıştır. Toplanan veriler anlamlı ve sistematik yapılara dönüştürülmek üzere 'içerik analizi' işlemlerine tabi tutulmuştur. Araştırma verilerinin analizleri sonucunda, öğrencilerinin ortak miras kavramını 136 yakın metafor ile açıkladıkları tespit edilmiştir. Analiz sonuçlarına göre, öğrencilerin ortak miras kavramını açıklamak için, en çok kitap, hazine ağaç, ip, su, zaman, zincir, altın, güneş, ışık, elmas, bilgi, bina, deniz, dünya, gen, kumbara, telefon, yemek, anne-baba, arkadaş, ay, bağ, birleştirici, dağ, emek, fener, göl, internet, kalem, kültür, merdiven, para, akarsu, anı, antika, ayna, değer, flash bellek, hediye, köprü, mücevher, öğretmen, resim, tarihi eser, teknoloji, uzay ve yol metaforlarını kullandıkları tespit edilmiştir. Öğrenciler tarafından ifade edilen metaforların ortak özellikleri göz önünde bulundurularak 20 farklı kategori oluşturulmuştur. Buna göre, 'Geçmiş ve gelecek bağlantısı açısından ortak miras' kategorisi37, 'öğreticilik açısından ortak miras' kategorisi 37, 'değerlilik açısından ortak miras' kategorisi 32, 'birikerek/çoğalarak ilerleme bakımından ortak miras' kategorisi 30, 'nesilden nesile aktarım açısından ortak miras' 22,'yol göstericilik açısından ortak miras' 18,'süreklilik açısından ortak miras' 16,'evrensellik açısından ortak miras' 16, 'birleştiricilik açısından ortak miras' 15, 'kalıcılık bakımından ortak miras' 14, 'gelişme gösterme açısından ortak miras' 11, 'paylaşımcılık açısından ortak miras' 11,'fayda sağlama açısından ortak miras' 10, 'emeksellik açısından ortak miras' 6, 'önemlilik açısından ortak miras' 5, 'kapsayıcılık açısından ortak miras' 5, 'aşamalılık bakımından ortak miras' 5, 'tamamlayıcılık açısından ortak miras' 4'kolaylaştırıclık açısından ortak miras' 2 metafor içermektedir. Çalışmada son olarak, öğrencilerinin ortak miras kavramını açıklamak geliştirdikleri metaforlar kategorilerinin öğrencilerin cinsiyetlerine göre nasıl farklılaştığı incelenmiş ve kategorilere göre bazı farklılıklar ortaya çıktığı belirlenmiştir. Çalışmada, öğrencilerin ortak miras kavramına ilişkin metaforları daha çok somut ya da nesnel olgu veya kavramlarla ifade ettikleri görülmüştür. Örneğin, şiir, roman vb. edebi ve soyut kavramlar çok daha az kullanılmıştır. Bu doğrultuda, ortaokul ders içeriklerinde öğrencilerin soyut ve edebi kavramları geliştirebilmelerine yönelik iyileştirmeler yapılması önerilmektedir.
  • Öğe
    Sosyal bilgiler öğretiminde 5 ve 6. sınıf kültür ve miras öğrenme alanlarında sanal müze kullanımına yönelik öğretmen görüşleri
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Şen, Hatice; Yılmaz, Aysun Aynur
    Tez No İndirme Tez Künye Durumu 783290 Pdf dosyası Ek-rar dosyası Sosyal bilgiler öğretiminde 5 ve 6. sınıf kültür ve miras öğrenme alanlarında sanal müze kullanımına yönelik öğretmen görüşleri / Teacher's opinions on the use of virtual museums in 5th and 6th grade culture and heritage learning areas in social studies teaching Yazar:HATİCE ŞEN Danışman: DR. ÖĞR. ÜYESİ AYSUN AYNUR YILMAZ Yer Bilgisi: Necmettin Erbakan Üniversitesi / Eğitim Bilimleri Enstitüsü / Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Ana Bilim Dalı / Sosyal Bilgiler Eğitimi Bilim Dalı Konu:Eğitim ve Öğretim = Education and Training Dizin: Onaylandı Yüksek Lisans Türkçe 2023 129 s. Müzeler, Sosyal Bilgiler dersinde başvurulan önemli öğrenme ortamlarıdır. Geleneksel eğitim, öğrencinin pasif, edilgen konumda olduğu öğrenme ortamı sunarken, çağdaş eğitim ile birlikte bu tutum yön değiştirmiştir. Çağdaş eğitim sistemiyle öğrenci aktif, bilgiyi araştıran konuma getirilmiştir. Eğitim sisteminin çağdaşlaşmasıyla birlikte öğrenci yaparak, yaşayarak ve deneyimleyerek öğrenme fırsatı bulmuştur. Müzeler, çağdaş eğitim ile birlikte önemli eğitim ortamları haline gelmiştir. Müze, insanlığın somut mirasını toplayan, koruyup muhafaza eden, halka sunan ve geçmiş ile bugün arasında köprü vazifesi gören kurumlardır. Günümüzde teknolojinin hızla geliştiği bilişim çağında müzeler, sergileme görevini sanal veya mobil uygulamalar gibi teknolojik alt yapıya dayanan uygulamalar ile de yapmaktadır. Bir müze türü olan sanal müzeler, herhangi bir yerde bulunduğumuz ortamdan başka bir yerdeki müzeye erişim sağlayarak ziyaret yapabilme fırsatı sunan önemli platformlardır. Sosyal Bilgiler, bünyesinde barındırdığı bilimler düşünüldüğünde dersin işlenişinde müze veya sanal müze kullanımının önemli olduğu görülmektedir. Araştırmanın amacı, Sosyal Bilgiler dersinde sanal müze kullanımı doğrultusunda özellikle 5.sınıf Kültür ve Miras öğrenme alanı ile 6.sınıf Kültür ve Miras öğrenme alanı konularının aktarımında sanal müze kullanımına yönelik öğretmen görüşlerinin alınması ile bulgular elde etmektir. Araştırmanın çalışma grubunu Konya ilinin Karatay, Meram ve Selçuklu merkez ilçelerinde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda görev yapan Sosyal Bilgiler öğretmenleri oluşturmaktadır. 29 öğretmen ile görüşme yapılmış fakat yeterli veri sağlamadığı için 24 öğretmen ile yapılan görüşme formları değerlendirilmiştir. Veriler yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi kullanılarak toplanan veriler araştırmacı tarafından çözümlenmiştir. Araştırma bulguları ve sonuçlarını ele aldığımızda sanal müze kavramı hakkında öğretmenlerin farkındalıklarının olduğu öğretmenler ile yapılan görüşmede belirlenmiştir. Sanal müze kavramı ile ilgili birçok tanım yaptıkları fakat bu tanımlar sonucu görüşleri arasında farklılıklar olduğu tespit edilmiştir. Öğretmenlerin sanal müzeyi kullanma durumlarına bakıldığında görüşleri arasında farklılıklar olmadığı, kullanan öğretmenlerin genel olarak ilgili konu ve kazanım doğrultusunda kullandıkları tespit edilmiştir. Sosyal Bilgiler dersinin işlenişinde sanal müze kullanımı ile ilgili herhangi bir yerde örnek veya uygulama görüp görmedikleri sorulmuş ve bulgulardan hareketle görüşleri arasında farklılıklar olduğu belirlenmiştir. Ayrıca Sosyal Bilgiler dersinde 5 ve 6.sınıf Kültür ve Miras öğrenme alanı konularının aktarımında, sanal müzelerden doğa,tarihi güzelliklerin tanıtılmasında ve kültürel değerlerin öğretiminde, anlatılan dönemlerdeki devletlere ait yazılı ve yazısız eserlerin gösterilmesinde ayrıca konuları görsellerle somutlama amacıyla kullanılabileceği öğretmen görüşlerinden hareketle tespit edilmiştir. Bulgulardan hareketle bu öğrenme alanında sanal müze kullanımına en uygun Tarihe Yolculuk, Yeni Yurt Anadolu ve Türklerin Anayurdu Orta Asya konuları olduğu belirlenmiştir. 5 ve 6. Sınıf Kültür ve Miras öğrenme alanlarında sanal müzelerden yararlanılmasının öğrenci başarısı üzerinde kalıcı öğrenmeler sağlaması anlamında etki yapabileceği ayıca sanal müzelerin eğitim ortamı üzerinde olumlu yönde etkisinin olduğu öğretmen görüşleri sonucunda tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Altıncı sınıf sosyal bilgiler öğretim programının ve uygulamaların öğrencilere üst düzey düşünme becerileri kazandırma durumlarının öğretmen görüşlerine göre incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Ovacık, Safiye; Yılmaz, Aysun Aynur
    Bu araştırmanın amacı 2018 Sosyal Bilgiler Öğretim Programı'nda yer alan altıncı sınıf kazanımlarının öğrencilerin eleştirel düşünme, yaratıcı düşünme, problem çözme ve karar verme becerilerini geliştirme durumu ve öğretmenlerin bu becerileri kazandırmak için ne tür uygulamalar yaptıklarına yönelik öğretmen görüşlerinin tespit edilmesidir. Nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışmasının kullanıldığı bu araştırmanın çalışma grubunu, 2021-2022 öğretim yılında Konya ilinin Karatay, Meram ve Selçuklu ilçelerinde yer alan ortaokullarda görev yapmakta olan sosyal bilgiler öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmanın çalışma grubu, maksimum çeşitlilik örnekleme yöntemi kullanılarak belirlenmiştir. Araştırmaya 11 ortaokulda görev yapan altıncı sınıf sosyal bilgiler dersine giren 24 sosyal bilgiler öğretmeni katılmıştır. Araştırma kapsamında veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Öğretmenlerle yapılan görüşmeler araştırmacı tarafından yazılı olarak kaydedilmiş, elde edilen veriler betimsel analiz tekniği uygulanarak çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda araştırmaya katılan öğretmenlerin büyük çoğunluğu 6. sınıf sosyal bilgiler öğretim programında yer alan kazanımları eleştirel düşünme, yaratıcı düşünme, problem çözme ve karar verme becerisini geliştirdiğini ifade etmişlerdir. Öğretmenler, programın olayların nedenlerini sorgulatıp olaylar arasında karşılaştırma yapma fırsatı sunarak öğrencilere eleştirel düşünme becerisi kazandırdığını belirtmişlerdir. Öğrencilere karşılaştıkları problemler karşısında nasıl davranacağını öğreten, öğrencileri karar verme durumunda bırakarak ileride doğru karar vermelerine alt yapı oluşturan, öğrencilerin yaratıcı düşünme becerilerini geliştiren, özgün fikirler üretmesine olanak sağlayan bir program olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öğretmenler, öğrencilere üst düzey düşünme becerilerini geliştirecek uygulama yapma noktasında program dışı fiziksel nedenlerden kaynaklanan sorunlar yaşadıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenlerin, öğrencilere tüm üst düzey düşünme becerilerini kazandırmak için soru-cevap, beyin fırtınası, örnek olay ve problem çözme gibi yöntem ve teknikleri kullandıkları tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Sosyal bilgiler öğretmen adaylarının etkin vatandaşlık kavramına ilişkin bilişsel yapılarının incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Yeni, Zeynep; Yılmaz, Aysun Aynur
    Sosyal bilgiler dersinin ana amacı etkin vatandaşlar yetiştirmektir. Etkin vatandaşlık eğitimi ile öğrenciler eleştirel düşünme, yaratıcı düşünme, etkili iletişim becerileri, empati kurma, yardımlaşma, dayanışma vb. farklı tutum ve davranışlar geliştirebilirler. Bunun akabinde gelecekte kendilerine ve çevrelerine karşı sorumluluklarının bilincinde, görevlerini yerine getiren örnek vatandaşlar olarak yaşamlarını sürdürürler, farklı bakış açılarına, tutum ve değerlere saygı gösterirler. Karşı karşıya kaldıkları sorunların çözümünde anayasada belirtilen hak ve özgürlüklerini kullanır ve olaylar karşısında makul, barışçıl çözümler geliştirirler. Değişen zaman koşulları ve gereksinimleriyle devlet sistemleri kendisini meydana getiren kimselere karşı bazı yükümlülükler getirmektedir. Sürekli değişen toplum yapısı içinde devletler vatandaşlarına ve kendine yönelik görev paylaşımlarını şekillendirerek çağa ayak uyduracak biçimde düzenlemektedir. Hedeflenen insan modelinin geliştirilmesi, toplum değerlerinin bireylere kazandırılması vatandaşlık eğitiminin verilmesiyle gerçekleşmektedir. Vatandaşlık bilinci, bireyleri hem devletle hem de içinde yaşadıkları toplumla buluşturan bir köprüdür. Araştırmada nitel araştırmaya dayalı olgubilim/fenomenoloji deseni kullanılmıştır. Bu araştırma sosyal bilgiler bölümü öğretmen adaylarının "etkin vatandaşlık" kavramı ve beraberinde ele alınan "hak", "sosyal bilgiler", "sorumluluk", "vatan" ve "vatandaş" kavramlarına yönelik algılarını kelime ilişkilendirme testi ile tespit etmektir. Ayrıca bu çalışma lisans öğrenimine devam eden 1. Sınıf, 2.sınıf, 3.sınıf ve 4. Sınıf sosyal bilgiler öğretmen adaylarına uygulanarak karşılaştırmalı bir yaklaşımla verilen anahtar kavramlara ilişkin algılarında meydana gelen değişim ortaya konmuştur. Araştırma bulgularını ve sonuçlarını ele aldığımızda anahtar kavram olarak verilen etkin vatandaş kavramıyla birlikte hak, sosyal bilgiler, sorumluluk, vatan ve vatandaş kavramlarını öğretmen adaylarının yeterli sayıda cevap kelime üretebildikleri ve ilgili kavramlarla ilişkilendirdikleri tespit edilmiştir. Anahtar kavram olarak verilen kavramlardan sosyal bilgiler, vatan ve etkin vatandaşlık kavramlarına sayıca daha fazla kelime üretebildikleri hak, sorumluluk ve vatandaş kavramına sayıca daha az kelime üretebildikleri ortaya konmuştur. Genel anlamda öğretmen adaylarının sosyal bilgiler dersinin temel kavramlarına ilişkin algılarının yeterli düzeyde olduğu ortaya konmuştur. Sosyal bilgiler öğretmen adaylarının KİT' de yer alan etkin vatandaşlık, hak, sosyal bilgiler, sorumluluk, vatan ve vatandaş anahtar kavramlarıyla ilgili ifade etmiş oldukları cümleler değerlendirildiğinde anahtar kavramları bilimsel bilgi içeren cümlelerle ifade ettikleri ortaya konmuştur. Sınıf düzeyi arttıkça bilimsel bilgi içeren cümle sayısının da arttığı görülmüştür. Ayrıca öğretmen adaylarının anahtar kavramlara yönelik kavram yanılgılarının çok olmadığı ortaya konmuştur.
  • Öğe
    Şanlıurfa ağzı söz varlığı
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Çınar, Sibel; Öztürk, Rıdvan
    Ağız; aynı dil içinde ses, şekil, söz dizimi ve anlamca farklılıklar gösterebilen, belli yerleşim bölgelerine veya sınıflara özgü konuşma dilidir. Türkler gibi köklü bir geçmişi olan bir milletin dili de âdeta bir ağız deryâsı misâlidir. Türkiye Türkçesi ağızlarından biri de kendine has özellikleri bulunan Şanlıurfa ağzıdır. Bu çalışmayla Şanlıurfa ağzının söz varlığını gün ışığına çıkaran bir sözlük oluşturulmuştur. Elde edilen kelimeler, kavrambilim çerçevesinde "ziraat ile ilgili kavramlar, mutfak kültürünü yansıtan kavramlar, hayvancılık ile ilgili kavramlar, akrabalık isimleri, kişiler için kullanılan tâbirler, çocuklar ile ilgili kavramlar, oyun isimleri, meslek isimleri, mimarî kültürü yansıtan terimler, hastalık isimleri, düğün âdetleri ile ilgili kavramlar, gök bilimi ile ilgili terimler, renk isimleri, organ isimleri, zaman bildiren ifâdeler, ünlemler, deyimler, beddualar, musiki ile ilgili terimler, eşya isimleri, ikilemeler, fiiller "başlıkları altında tasnif edilmiştir. Bunun hâricinde Şanlıurfa özelinde tespit edilen kelimeler (dar bölge kelimeleri) üzerinden Şanlıurfa ilinin kültürel dokusu tahlil edilmiştir. Taranan kaynaklar ışığında, Şanlıurfa ağzının fonetik ve morfolojik farklılıkları örnekler üzerinden incelenmiştir. Ayrıca Şanlıurfa ağzındaki bazı kelimelerin tarihî uzantıları tespit edilerek kelimelerin tarihî seyirleri hakkında bilgi verilmiştir. Şanlıurfa ağzının söz varlığını ortaya koyarak bir dizin oluşturduğumuz bu çalışmada; Türkiye'de Halk Ağzından Derleme Sözlüğü, temel kaynak kabul edilmiştir. Bunun yanı sıra çalışmanın sözlük kısmını oluştururken Urfa Ağzı, Urfa Merkez Ağzı, Urfa Ağzı Sözlüğü, Siverek Merkez Ağzı, Şanlıurfa Atasözleri ve Deyimleri Sözlüğü ve Tanıklarıyla Urfaca Urfalıca adlı eserlerden faydalanılmıştır.
  • Öğe
    "Zamonaviy Turk She'riyati" adlı eserden hareketle lehçeler arası aktarmalarda görülen ifade farklılıkları ve bunların öğretilmesine yönelik yöntemler
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Özdemir, Sümeyye; Öztürk, Rıdvan
    ürk dili, geçmişten günümüze kadar geçirdiği süreçte kimi zaman siyasi kimi zaman tarihi sebeplerle farklı kollara ayrılmıştır. Bu kollar günümüzde ''Çağdaş Türk Lehçeleri'' olarak adlandırılmaktadır. Çağdaş Türk lehçeleri her ne kadar ortak bir kaynaktan gelmiş olsalar da zaman içerisinde birtakım farklılıklar ortaya çıkmıştır… Çağdaş Türk lehçeleri üzerine yapılan çalışmalar arasında aktarma çalışmaları önemli yer tutmaktadır. Aktarma, kısaca bir lehçenin başka bir lehçeye çevrilmesidir. Lehçeler arası aktarmalar, Türk dünyasının birlik ve bütünlüğünün sağlanabilmesi ve karşılıklı olarak birbirlerini anlayabilmesi için yapılmış çalışmalardır ancak kimi zaman aktarmalarda birtakım sorunlarla karşılaşılmaktadır. Her ne kadar lehçeler arasında belli oranlarda karşılıklı anlaşılırlık olsa da her lehçenin kendi söz varlığı ve gramer yapısında farklılıklar olduğundan aktarımlarda zorluk yaşanabilmektedir. Yapmış olduğumuz bu çalışmada Türkçenin iki lehçesi olan Türkiye Türkçesinden Özbek Türkçesine yapılmış bir aktarım incelenmiştir Çalışmamıza konu olan kaynak Abdulatif Abdullayev'in 2006 yılında Türkiye Türkçesinden Özbek Türkçesine aktarmış olduğu ''Zamonaviy Turk She'riyati'' adlı eseridir. Bu eserden hareketle Özbek Türkçesinin ses ve gramer özellikleri incelenmiş, aynı zamanda metindeki farklılıklar dört ana başlık altında değerlendirilmiştir. Bunlar: ''Kelime Yerine Başka Bir Kelimenin Kullanılması'', ''Yalancı Eş Değer Kelimeler'' ve ''Dil İçi Aktarımda İfade Farklılıkları'' olarak ele alınmıştır. Aynı zamanda lehçeler arası ifade farklılıklarının öğretilmesine yönelik çıkarımlarda bulunulmuştur.
  • Öğe
    Ortaokul öğrencileri tarafından en çok okunan çocuk kitaplarının incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Saatci Şengül, Fatma; Uyanık, Osman
    Okuma; bilgilenmeyi, gelişmeyi ve eğlenmeyi sağlayan bir etkinliktir. Okuma, bireyin kişiliğini geliştirir, düşünme dağarcığını zenginleştirir. Okuma; beynin görme, algılama, seslendirme, anlama, yapılandırma gibi işlevlerinden oluşur. Bu çalışmada ortaokul öğrencileri tarafından en çok okunan çocuk kitaplarının belirlenmesi ve incelenmesi hedeflenmiştir. Çocukların edebiyat ihtiyacına yanıt veren eserler belirlenip çocukların yönelimleri fark edilmelidir. Öğrencilerin okuması kadar ne okudukları, neleri beğendikleri ve niye beğendikleri de önemlidir. Literatüre bakıldığında genelde öğrencilerin okuma alışkanlıklarıyla ilgili çalışmalar yapıldığı ya da belli bir yazarın belli bazı çocuk edebiyatı eserleri üzerine çalışmalar yapıldığı görülmektedir. Yapılacak çalışmanın konusunda daha önce bir çalışma yapılmamış olması araştırmanın önemli yönlerinden biridir. Bu araştırmada, olay ve olguları sosyal özelliği olan insana göre ele alan nitel araştırma modeli kullanılmıştır. Ortaokul öğrencilerinin en çok okuduğu ve beğendiği kitapları belirlenmeye yönelik yapılan bu çalışmada nitel araştırma desenlerinden olan durum çalışması deseni kullanılmıştır. Bu çalışmanın çalışma grubunu 2021-2022 eğitim-öğretim yılında Konya'dan seçilen Şehit Mustafa Çuhadar Ortaokulu, Necip Fazıl Kısakürek Ortaokulu ve Cansu Şimşek Ortaokulunun 5, 6, 7 ve 8. sınıf öğrencileri ile Erzincan'dan seçilen Cumhuriyet Ortaokulu, Şehit Astsubay Tamer Meriç Ortaokulu ve Türk Telekom Binali Yıldırım Ortaokulunun 5, 6, 7 ve 8. sınıf öğrencileri oluşturmuştur. Okulların belirlenmesinde kolay ulaşılabilir durum örneklemesi kullanılmıştır. Çalışma grubu; 5. sınıf için 61 kız, 41 erkek toplam 102 öğrenci; 6. sınıf için 69 kız, 40 erkek toplam 109 öğrenci; 7. sınıf için 56 kız, 46 erkek toplam 102 öğrenci; 8. sınıf için 51 kız, 36 erkek toplam 87 öğrenci olmak üzere 400 öğrenciden oluşmuştur. Çalışma 2021-2022 eğitim-öğretim yılı ile sınırlı kalmıştır. Son 1 yıl içinde okunan ve beğenilen kitapların adı istenmiştir. Çalışmada verilerin toplanmasında, Öğrencilerin Okuduğu Çocuk Kitaplarının Belirlenmesine Yönelik Öğrenci İle Görüşme Formu kullanılmıştır. Görüşme formu hazırlandıktan sonra alan uzmanlarının görüşlerine sunulmuş ve dönütlerden sonra forma son şekli verilmiştir. Görüşmelerde öğrencilerin ilave olarak belirtecekleri görüşleri de değerlendirmeye alınmıştır. Öğrencilerin kitapların sadece adını ya da yazarını hatırlamaları durumunda kitapla ilgili diğer verilere araştırmacı tarafından ulaşılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler, araştırma amacı ve alt problemler doğrultusunda frekans (f) ve yüzde (%) değerleri kullanılarak çözümlenmiştir; bulgular tablolar hâlinde sunularak yorumlanmıştır. Araştırmanın alt problemleri için betimsel analiz kullanılmıştır. 5. sınıf öğrencilerinin en beğendiği kitap Antoine de Saint-Exupéry'nin yazığı Küçük Prens'tir. Kitabın türü, ''fantastik roman''dır. Bu çalışmaya 102 5. sınıf öğrencisi katılmıştır. Öğrencilerin % 13,26'sı bu kitabı beğenmiştir. 6. sınıf öğrencilerinin de en beğendiği kitap Antoine de Saint-Exupéry'nin yazığı Küçük Prens'tir. Kitabın türü, ''fantastik roman''dır. Bu çalışmaya 109 6. sınıf öğrencisi katılmıştır. Öğrencilerin % 20,71'i bu kitabı beğenmiştir. 7. sınıf öğrencilerinin en beğendiği kitap Beyza Alkoç 'un yazığı Karantina 'dır. Kitabın türü, ''roman''dır. Bu çalışmaya 102 7. sınıf öğrencisi katılmıştır. Öğrencilerin % 18,36'sı bu kitabı beğenmiştir. 8. sınıf öğrencilerinin en beğendiği kitap Beyza Alkoç 'un yazığı Karantina 'dır. Kitabın türü, ''roman''dır. Bu çalışmaya 87 8. sınıf öğrencisi katılmıştır. Öğrencilerin % 27,84'ü bu kitabı beğenmiştir.
  • Öğe
    Halk hikâyelerinin 8. sınıf öğrencilerinin yaratıcı yazma becerilerine etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Saylık Işık, Gülsüm; Uyanık, Osman
    Bu çalışmanın amacı, Türk halk hikâyelerini yazma uygulamalarında kullanmanın yaratıcı yazma becerilerine etkisini incelemektir. Çalışmanın problem cümlesi "Öğrencilerin yaratıcı yazma becerilerinin geliştirilmesinde halk hikâyelerinin etkisi nedir?" sorusudur. Çalışma nitel bir eylem araştırmasıdır. Çalışmada ortaya çıkan veriler "Yazma İçin Değerlendirme Ölçütleri Formu (YİDÖF)" ve yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak değerlendirilmiştir. Çalışma grubu öğrenci gönüllülüğüne göre belirlenmiştir. Çalışmada 7 hafta boyunca Türk halk hikâyelerinden hareketle yaratıcı yazma çalışmaları yapılmıştır. Halk hikâyeleri kullanmanın yaratıcı yazma becerisine etkisi ulaşılan bulgulara göre değerlendirilmiştir. Türk halk hikâyelerinin öğretimi için sınıf düzeyi 8. Sınıf olarak belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; yaratıcı yazma çalışmalarında Türk halk hikâyelerinin kullanılması öğrencilerin yaratıcı yazma becerilerini olumlu yönde etkilemektedir. Öğrenciler, uygulama sürecine ilişkin olumlu görüş bildirmiştir. Uygulamalar sayesinde, öğrencilerin yaratıcı yazmaya yönelik düşünceleri olumlu yönde değişmiştir.
  • Öğe
    Türkçe ders kitaplarının tema öğretimi açısından incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Ugan, Feride; Ateş, Murat
    Türkçe öğretiminde ders işleniş sürecinde öğrencilerde edinilmesi beklenen pek çok kazanım mevcuttur. Bunlardan birisi de tema öğretimidir. Temalar, Türkçe Öğretim Programı içerisinde zorunlu ve seçmeli temalar olarak belirlenmiştir. Tema öğretiminin ders işleniş süreçlerinde yer alabilmesi için öğrenme-öğretme süreçlerinde en çok ihtiyaç duyulan ve başvurulan ana gereç şüphesiz belli periyotlarla dönemin ilgi ve beklentilerine yönelik hazırlanan ders kitaplarıdır. Ders kitaplarının öğrenci ve öğretmenler tarafından uygulanma kolaylığı, ders süreçlerinde başvurulan ana gereç olması, metinler aracılığıyla belirlenen öğrenme kazanımlarını edindirme noktasında önemli bir kaynak olması gibi konular sebebiyle ders kitapları, öğrenme süreçlerinin başucu kaynaklarıdır. Ders kitaplarının hazırlanma süreçlerinde Türkçenin dört temel dil becerisine dengeli biçimde yer veriyor olması, etkinliklerin hedefledikleri kazanımlar noktasında ders işleniş aşamalarının hepsini kapsıyor olması, etkinlik yönergelerinin anlaşılır olması, hedeflenen tema öğretimi bağlamında seçilen metinlerin ve metin altı etkinliklerinin işlevselliği önemlidir. Etkinlikler, tema öğretimi noktasında hedeflenen öğrenme kazanımlarının edindirilmesi anlamında önemli birer araçtır. Bu çalışma, ortaokul Türkçe ders kitaplarının tema öğretimi açısından incelenmesine dayalıdır. Ders kitaplarındaki etkinliklerin tema öğretimi bakımından işlevsel olup olmadığı, etkinliklerin sınıf seviyesi ve dil becerileri bakımından dağılımı, etkinliklerin ders işleniş süreçlerinden hangi aşamaya dâhil edilebileceği, tema öğretimine ilişkin etkinlik yönergelerinin açık ve anlaşılırlığı, tema öğretimi kapsamında nitelendirilebilecek etkinliklerin genel çerçevedeki işlevsellik düzeyleri, tema bağlamında hazırlanan etkinliklerin Türkçe programında hangi konu önerisine-alt tema- işaret ettiği, etkinliklerin Türkçe programında verilen kazanımlardan hangileri ile eşleştikleri konuları analiz edilmiştir. Ders kitapları, doküman analizi yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda incelenen ders kitaplarındaki tema öğretimine ilişkin etkinliklerin Türkçe programında belirlenen zorunlu ve seçmeli temalara uygun birer dağılım gösterdiği, programda belirlenen zorunlu ve seçmeli temalara her sınıf seviyesinde yer verildiği, etkinliklerin dil becerileri anlamında homojen bir dağılım göstermediği, dinleme becerisinin etkinliklerde ihmâl edilen bir beceri olduğu, temaya ilişkin doğrudan metne dayalı etkinliklerin daha çok okuma/anlama temel becerisine yönelik olduğu, konuşma ve yazma becerisine ilişkin etkinliklerin metinden bağımsız cevaplandırılmaya imkân sunmasına rağmen etkinliklerin birbirinin aynısı izlenimi verdiği, etkinliklerdeki yönergelerin genel anlamda açık ve anlaşılır olduğu, işlevsellik noktasında etkinliklerin bulgular ve önerilerde belirtilen bakımlardan geliştirilebileceği, tema bağlamında hazırlanan etkinliklerin her birinin ana tema etrafında gelişebilecek konu önerilerine uygunluk halinde olduğu, etkinliklerin Türkçe programındaki temel dil becerileri bakımından becerilerin işaret ettikleri kazanımlarla uygunluk içinde olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.
  • Öğe
    Türkçe ders kitaplarındaki metin türü öğretimine yönelik etkinliklerin incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Şimşek, Elif; Ateş, Murat
    Metinler, eğitim-öğretim faaliyetlerini gerçekleştirmede en çok kullanılan öğretim materyalleridir. Türünün en güzel örneklerini yansıtan nitelikli metinlerin seçimi, eğitim-öğretim sürecinin sorunsuz bir şekilde ilerlemesinde büyük önem arz etmektedir. Öğrencilerin Türkçe derslerinde en çok karşılaştıkları materyaller olan metinler, Türkçe Dersi Öğretim Programında belirlenen ölçütler dikkate alınarak özgün ve özel metinlerden seçilerek ders işleme araçları olarak kullanılır. Seçilen metinler; şiir, hikâye edici ve bilgilendirici metin türlerinden dengeli bir dağılımla kitaplara alınmalıdır. Böylelikle öğrencilerin farklı türde ve türünün nitelikli örneklerini yansıtan metinlerle karşılaşmaları sağlanır. Öğrencilerin metin türlerine yönelik farkındalık kazanmalarında nitelikli metinlerin olduğu kadar bu metin türlerini öğretmeye yönelik etkinliklerin de önemli bir rol oynadığı görülmektedir. Çalışmanın amacı Türkçe ders kitaplarında yer alan metin türü öğretimine yönelik etkinliklerin incelenmesidir. Bu bağlamda son beş yıl içinde MEB, Anıttepe, Ata, Ekoyay ve Özgün yayınevlerine ait ders kitapları ile MEB yayınlarına ait çalışma sayfalarında yer alan metin türü öğretimine yönelik etkinlikler tespit edilmiş ve alt amaçlar doğrultusunda incelenmiştir. Araştırmaya doküman analizi yönteminin uygun olacağı düşünülmüştür. Araştırma, tarama modelinde, doküman analizi yöntemiyle yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda incelenen Türkçe ders kitapları ve çalışma sayfalarında yer alan metin türü öğretimine yönelik etkinliklerin dağılımının dengesiz olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca metin türünü öğretmeye yönelik etkinliklerin türe dair farkındalık kazanma açısından yetersiz bulunduğu, etkinliklerin içeriğinin aynı veya çok benzer olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Etkinliklerin dört temel dil becerisinin gelişmesine katkı sağlama noktasında dinleme/izleme ve konuşma becerilerinin gelişimine katkısının yetersiz olduğu, en fazla katkı sağlanan alanların okuduğunu anlama ve yazma beceri alanları olduğu tespit edilmiştir. Etkinliklerin Türkçe Dersi Öğretim Programı'nda yer alan metin türü öğretimine yönelik kazanımları karşılar nitelikte hazırlandığı görülmüştür. En fazla etkinliğin bilgilendirici metin, şiir ve hikâye edici metin türlerinde hazırlandığı; en az etkinliğin ise makale, köşe yazısı, mizahi fıkra ve özdeyiş türlerinde yer aldığı belirlenmiştir. Sınıf düzeyi arttıkça düşünce yazısı türlerine yönelik etkinliklerde artış beklenirken aksine daha az sayıda etkinliğe yer verildiği sonucuna ulaşılmıştır. Çalışmanın sonuçları doğrultusunda metin türü öğretimine yönelik etkinlikleri daha nitelikli hâle getirmek adına birtakım önerilere yer verilmiştir.
  • Öğe
    Lise 11. sınıf beşeri coğrafya konularının öğretiminde akıllı tahta kullanımının öğrenci başarısına etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023) Öztürk, Mehmet Emin; Tapur, Tahsin
    Araştırmanın konusu, lise 11. Sınıf beşeri coğrafya konularının öğretiminde akıllı tahta kullanımının öğrenci başarısına etkisinin incelenmesidir. Günümüz koşullarında teknolojinin hayatımızdaki öneminin artması ile birlikte eğitimdeki kullanımı da artmıştır. Bu araştırma ile eğitim alanında kullanılan en önemli teknolojik araçlardan birisi olan akıllı tahtanın coğrafya derslerinde kullanımının öğrenci başarısına etkisi üzerine yapılmıştır. Ayrıca coğrafya eğitiminde akıllı tahta kullanımının öğrencilerin beşeri coğrafya başarısına olan etkisini gözlemlemek amaçlanmıştır. Araştırmada coğrafya derslerinde akıllı tahta kullanımının öğrenci başarısı üzerindeki etkisini incelemek amacıyla kontrol gruplu ön test son test deneysel araştırma modeli kullanılmıştır. Araştırma, Osmaniye ilinde bulunan ortaöğretim kurumları içerisinden seçilmiş olan bir tanesi ile 11. sınıf öğrencilerine yapılmıştır. Araştırma 4 tane 11. sınıf şubesi ve toplam 110 öğrenci ile yapılmıştır. Katılımcıların 67 tanesi kız, 43 tanesi erkek öğrencilerden oluşmaktadır. Araştırmanın alt problemlerinin istatistiksel analizi için gerekli verileri toplamak amacıyla; ''Şehirlerin Fonksiyonları ve Etki Alanları ile Nüfus Politikaları ve Yerleşme'' konularında akıllı tahta kullanımının öğrenci başarısına etkisini belirlemek amacıyla geliştirilen başarı testi uygulanarak veriler toplanmıştır. Kullanılan ölçme araçlarından elde edilen veriler bilgisayar ortamına geçirilmiş ve SPSS istatistik paket programı kullanılarak değerlendirilmiştir. Ayrıca Excel, Word gibi programlardan da yararlanılmıştır. Veriler normal dağılıma sahip olduğu için deney ve kontrol gruplarının ön test puanlarını karşılaştırmak amacıyla ilişkisiz gruplar t-Testi uygulanmıştır. Araştırma sonucunda coğrafya derslerinin anlatımında akıllı tahta kullanımının öğrenci başarısını arttırdığı tespit edilmiştir. Coğrafya öğretiminde kullandığımız akıllı tahtanın coğrafya eğitimine katkıları oldukça fazladır. Öğrencinin görsel, işitsel duyularına hitap etmesi, dersi sıradanlıktan kurtarması, arazi çalışması yapılması mümkün olmayan durumlarda görsel içerikler sunması, sınıfa getirilemeyen materyallerin üç boyutlu olarak öğrencilere gösterilmesini sağlaması bakımından birçok avantajı bulunmaktadır. Bu amaçla coğrafya derslerinde akıllı tahta kullanımının öğrenci başarısına katkısının büyük olacağını söyleyebiliriz. Bu nedenle coğrafya derslerinin anlatımında klasik yöntemler yerine akıllı tahta kullanılması, akıllı tahta uygulamalarından ve sağladığı diğer imkânlardan yararlanılması tercih edilmelidir.
  • Öğe
    Günümüz dünya sorunları karşısında sosyal bilgiler öğretimi: Sosyal bilgiler ders kitaplarının incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Yiğit, Ömer Faruk; Taşer, Seyit
    Bu araştırmanın amacı, sosyal bilgiler ders kitaplarının günümüz dünya sorunları ve bu sorunların çözüm yolları açısından incelemesini yapmaktır. Diğer bir ifadeyle bu çalışmanın amacı, sosyal bilgiler ders kitaplarında günümüz dünya sorunları ve çözümlerine ilişkin konuların sınıf seviyelerine göre ne düzeyde ele alındığını belirlemektir. Bu amaç kapsamında yürütülen araştırma da günümüz dünyasında meydana gelen sorunlar karşısında tüm eğitim paydaşlarında bir farkındalık oluşturulması amaçlanmıştır. Çalışma nitel araştırma yöntemlerine göre yapılandırılmıştır. Bu kapsamda çalışma da nitel araştırma yöntemlerinden "doküman incelemesi" kullanılmıştır. Doküman incelemesi, hedeflenen olgu veya olaya ilişkin yazılı materyallerin analizini kapsayan bir araştırma yöntemidir (Yıldırım & Şimşek, 2018: 189). Kaynak ve materyal olarak da 2020-2021 eğitim-öğretim yılında Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda okutulan ilkokul 4 ile ortaokul 5, 6 ve 7. sınıf sosyal bilgiler ders kitaplarından yararlanılmıştır. Sosyal bilgiler ders kitapları günümüz dünya sorunları ve çözüm yolları bağlamında bilimsellik, dil ve anlatım, görsel unsurlar açısından incelenmiştir. Verilerin analizinde ise bir nitel araştırma tekniği olan içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Tetkik edilen sosyal bilgiler ders kitaplarında günümüz dünya sorunları ve bu sorunların çözüm yollarına ilişkin bilgiler öğrenme alanları çerçevesinde incelenmiştir. Dolayısıyla sosyal bilgiler ders kitaplarından araştırmanın konusuyla ilgili yazılı ve görsel verilerden yararlanılmıştır. Elde edilen veriler çeşitli yönleriyle analiz edilip yorumlanmıştır. Sonuç olarak incelenen tüm sosyal bilgiler ders kitaplarının günümüz dünya sorunları ve çözüm yollarına ait yeterli bir bilgi donanımına sahip olduğu görülmüştür. Öğrenme alanları içerisinde konular ile doğrudan veya dolaylı bağlantılı olarak küresel sorunların işlendiği gözlenmiştir. Söz konusu bu sorunlara ait bilgi aktarımının sınıf düzeyine göre homojen bir dağılım gösterdiği saptanmıştır. Yani incelenen tüm sosyal bilgiler ders kitapları arasında küresel sorunların aktarımı açısından anlamlı bir farklılık görülememiştir. Ancak ünite bazında değerlendirildiğinde; "Birey ve Toplum" ile "Küresel Bağlantılar" öğrenme alanlarında günümüz dünya sorunlarının daha detaylı olarak anlatıldığı görülmüştür. Ayrıca incelenen tüm sosyal bilgiler ders kitaplarında doğal ve güncel sorunlara nazaran beşeri sorunların ağırlıklı olarak işlendiği saptanmıştır. Tüm bu hususlar göz önüne alınarak gelecek yıllar için hazırlanacak sosyal bilgiler ders kitaplarının da yazılı ve görsel içerikleriyle günümüz dünya sorunlarını ve bu sorunların çözüm yollarını yazılı ve görsel unsurlarıyla yansıtması gerekmektedir. Hatta sosyal bilgiler öğretim programında ve ders kitaplarında günümüz dünya sorunlarına daha ağırlıklı olarak yer verilmesi önemlilik arz etmektedir. Çünkü günümüz dünyasının karşı karşıya kaldığı sorunlarla yüzleşmek ve bu konuda bilinçlenmek noktasında verilen eğitimde sosyal bilgiler öğretiminin önemi yadsınamaz.