Koruma Amaçlı İmar Planı ve Alan Yönetim Planı Entegrasyonunun Değerlendirilmesi: Bergama Örneği
Citation
Öncüer, M. R. (2021). Koruma amaçlı imar planı ve alan yönetim planı entegrasyonunun değerlendirilmesi: bergama örneği. (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Necmettin Erbakan Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir ve Bölge Planlama Anabilim Dalı, Konya.Abstract
Türkiye genelinde planlı döneme geçişin başladığı 1950’li yıllarda planlama faaliyetleri hız kazanırken korunan alanlarda da planlama çalışmaları başlamıştır. Zaman içerisinde dünya çapında korunan alanlara artan ilgi doğrultusunda Türkiye’de de korunan alanlara yönelik planlama faaliyetlerini yürütebilmek açısından planlama literatürüne koruma amaçlı imar planı pratiği dahil edilmiştir. Koruma amaçlı imar planları alanın sit statüsüne göre farklı meslek gruplarının katılımı ile hazırlanan, mevcut yapıyı en iyi şekilde gelecek nesilleri aktarmayı hedefleyen bir planlama yöntemidir. Planlı döneme geçişin hız kazanması ve koruma mevzuatında gerçekleşen değişiklikler doğrultusunda kalıplaşmış koruma kavramları yerini “alan yönetimi” ve “yönetim planı” kavramlarına bırakmıştır. Bu kavramların gelişimi ile kültürel mirasın sınırlarının belirlenmesi, mevcut durum analizinin yapılması ve alanın “sürdürülebilirlik” ilkesi bağlamında gelecek nesillere korunarak aktarılmasna yönelik planlama çalışmaları başlatılmıştır. Yönetim planlarının temel kaynağı koruma amaçlı imar planlarıdır.
Tarihsel serüveni 3.000 yılı bulan Bergama, kültürel miras ve kültürel peyzaj bağlamında UNESCO Dünya Miras Listesi içerisine adını yazdırarak sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda planlama ve uygulama çalışmalarına konu edilmektedir. Bu tez kapsamında Bergama Koruma Amaçlı İmar Planı ile Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı Yönetim Planının entegrasyonu GZFT-AHS birlikte kullanım tekniği ile değerlendirilmiş olup bu iki plan arasındaki uygunluklar ve eksiklikler belirlenmiştir. Sonuç olarak ise; yerel yönetimin planlama faaliyetlerinde etkin rol üstlenmesi, uygulamaya yönelik mevzuat çerçevesinde denetlenebilirliğin gerçekçi yapılabilmesi, kültürel miras alanlarının pazarlama sürecinde ulaşım bağlantılarının önemi gibi bulgular doğrultusunda iki plan arasındaki uyumsuzluğun giderilmesine yönelik öneriler geliştirilmiştir. Across the Turkey planning activities gained momentum in the 1950s, when the transition to the planned period started, and planning studies started in protected areas. In the course of time in line with the growing interest in protected areas worldwide, in order to carry out planning activities for protected areas in Turkey, conservation zoning plan practice for protection is included in the planning literature. Conservation zoning plans are a planning method that is prepared with the participation of different occupational groups according to the site status of the area and aims to transfer the current structure to future generations in the best way. In line with the acceleration of the transition to the planned period and the changes in the conservation legislation, the stereotyped conservation concepts have been replaced by the concepts of "area management" and "management plan". With the development of these concepts, planning studies have been initiated to determine the boundaries of cultural heritage, to analyze the current situation and to transfer the area to future generations in the context of the principle of “sustainability”. The main source of the management plans is the conservation zoning plans.
Bergama, whose historical adventure has reached 3.000 years, is included in the UNESCO World Heritage List in the context of cultural heritage and cultural landscape and is subject to planning and implementation studies in line with the principle of sustainability. Within the scope of this thesis, the integration of Bergama Conservation Zoning Plan and Bergama Multi-Layered Cultural Landscape Area Management Plan was evaluated with SWOT-AHP combination technique, and the compatibility and deficiencies between these two plans were determined. As a result; Suggestions have been developed to eliminate the incompatibility between the two plans in line with the findings such as taking an active role in the planning activities of the local government, making the auditability realistic within the framework of the legislation regarding implementation, the importance of transportation connections in the marketing process of cultural heritage areas.