Yazar "Çağlayan, Melek" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Son beş yılda Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Polikliniğinde düzenli olarak takip edilen diyabetik bireylerle, düzenli olarak kontrole gelmeyen diyabetik bireyler arasında komplikasyon gelişiminin ve laboratuvar verilerinin değerlendirilmesi(Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, 2018) Çağlayan, Melek; Kulaksızoğlu, MustafaÇalışmamızda diyabet tanısı alan hastalarda, diyabet eğitimi ve belli aralıklarla düzenli olarak klinik takip ve zamanında müdahaleler ile, glisemik kontrol, lipid profili, tam kan, böbrek fonksiyon testleri, idrar albumin-kreatinin oranları gibi laboratuvar tetkikleri, vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi (VKİ), bel ve kalça çevresi gibi antropometrik ölçümler ve diyabete bağlı komplikasyonların gelişiminin ve progresyonunun önlenmesi arasındaki ilişkiyi araştırmayı amaçladık. Yöntem: Çalışmaya son beş yılda Necmettin Erbakan Üniversitesi, Meram Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları polikliniğine başvuran, düzenli takibe gelen ve düzenli takibe gelmeyen yeterli kayıtlı verisi olan , 18 yaş ve üzeri, Tip 2 DM tanısı alan hastalar dahil edildi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen hastalar takibe düzenli ve düzensiz gelen şeklinde 2 gruba ayrıldı. Toplam 222 (%61.4) hasta takibe düzenli gelirken, 139 (%38.6) hasta düzensiz gelmekteydi. Gruplar yaş, cinsiyet dağılımı, sistolik ve diyastolik kan basıncı ölçümü açısından benzerdi. Takibe düzensiz gelen hastaların ortalama diyabet süresi düzenli gelenlerden daha yüksek bulundu (11.6±7.5 vs 8.3±7.1, p<0.001). Takibe düzensiz gelen grubun VKİ ortalaması 32.4±6.4 kg/m2, diğer grubun 31.3±5 kg/m2 olarak hesaplandı (p=0.14). Takibe düzensiz gelen grubun vücut ağırlığı ortalaması 87±16 kg, diğer grubun ise 82.2±11.9 kg bulundu (p=0.003). İki grup arasında kalça çevresi açısından fark yok iken, bel çevresi takibe düzensiz gelen grupta daha yüksek bulundu (105.4±15.7 vs 100.7±13.7, p=0.005). Sigara kullanımı ve egzersiz yapma oranları açısından gruplar arasında fark bulunmazken, tıbbi beslenme tedavisine uyanların oranı takibe düzenli gelen grupta daha yüksek bulundu (%36.5 vs %18.7, p<0.001). Gruplar komorbid hastalıklar ve diyabetik komplikasyonlar açısından karşılaştırıldığında takibe düzensiz gelen grupta, koroner arter hastalığı, diyabetik böbrek hastalığı, diyabetik nöropati ve diyabetik ayak varlığı daha yüksek oranda bulundu (sırasıyla, p=0.002, p=0.001, p=0.001, p=0.002). Hipertansiyon, periferik arter hastalığı, serebrovasküler hastalık, diyabetik retinopati, hipoglisemi ve üriner sistem enfeksiyonu öyküsü sıklığı açısından gruplar arasında fark yoktu. Çalışma grupları laboratuvar parametrelerine göre karşılaştırıldığında, takibe düzensiz gelen hastalarda açlık plazma glukozu, HbA1C, trigliserid ve spot idrarda mikroalbumin/kreatinin oranı ortalamaları takibe düzenli gelen hastalardan istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksek bulundu (sırasıyla p<0.001, p<0.001, p=0.023 ve p=0.017). Sonuç: Diyabete bağlı komplikasyonların veya progresyonunun, morbidite ve mortalitenin önlenmesi için hastaların belli aralıklarla düzenli takibi hem HbA1c deki değişikliklerin önceden farkedilmesini ve glisemi kontrolünün bozulmadan erken tedavi müdahalelerinde bulunulmasını hem de kontrol edilebilir risk faktörlerinin önlenmesi ve hasta eğitimi açısından olanak sağlar. Düzenli kontrole gelme diyete uyumu arttırıyor olabilir. Anahtar Kelimeler: Tip 2 Diyabetes Mellitus, Diyabete Bağlı Komplikasyonlar, HbA1c, Takip