Necmettin Erbakan Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@Erbakan, Necmettin Erbakan Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.
Güncel Gönderiler
Hava kirleticilerinden karbondioksitin ekmeklik buğday üzerine etkilerinin belirlenmesi
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2024) Köpüklü, Busenur; Kunt, Fatma; Güneş, Eda
Hava kirliliği geçmişten günümüze giderek artan bir problem haline gelmiştir. Özellikle son yıllarda artan nüfusla birlikte gelişen sanayi, ısınma ihtiyacı ve yoğun taşıt trafiği bu sorunu daha da arttırmıştır. Hava kirleticilerinin yoğun olduğu bölgelerde bitki türleri ve dolayısıyla da çevre sağlığı olumsuz etkilenmektedir. Özellikle sanayinin gelişmiş olduğu ve nüfusun her geçen yıl arttığı Konya ilinde hava kirliliğinin tarım üzerine etkilerini belirlenmesi amaçlanmıştır. Bunun için Konya’da en çok yetiştirilen ekmeklik buğday (Taner) bitkisi tercih edilmiştir. Konya Bahri Dağdaş Uluslararası Tarım Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünden temin edilen “Taner Ekmeklik Buğday” türü elde edilen hava kirliliği kirleticilerinden CO2 gazına deney düzeneği içerisinde maruz bırakılmıştır. Çalışmada tohumlar ile çimlenen buğdayların kirliliğe tepkileri araştırılmıştır. Hava kirliliğine maruz bırakılan ve maruz bırakılmayan buğdaylar besin haline getirilerek sirke sineklerinin (Drosophila mellanogaster) beslenme ortamına eklenip; canlıların gelişim süreleri ve yaşam-ölüm oranları gözlemlenmiştir. Araştırmanın sonucuna göre hava kirleticilerinden CO2 gazına maruz kalan buğdaylar ile temiz havadaki buğdayların toplam ağırlıkları karşılaştırıldığında temiz havaya göre yaklaşık %19 oranında azalma olduğu belirlendi. Tohum halindeyken CO2 gazına maruz kalan buğdayların toplam ağırlığının diğerlerine göre sırasıyla yaklaşık %92 ve %94 oranlarında azaldığı belirlendi. Ayrıca diğer gruplar ile karşılaştırıldığında tohum halindeyken CO2’e maruz kalan buğdayların boy oranlarının kısaldığı gözlemlenmiştir. Yine model canlıların gelişim evrelerinde yaşama oranları kontrole ve temiz havada yetişen besinle beslenen canlılara göre %20-%40 oranında azalmıştır. Hava kirliliğine maruz kalan besinlerle beslenen canlıların gelişim süreleri diğerlerine göre 1-2 gün uzamıştır. Sonuçta yüksek konsantrasyonlarda CO2 gazı buğdayların gelişimini ve besin kalitesini olumsuz etkilemektedir.
Türkiye Yazma Eserler Kurumu'na bağlı İstanbul kütüphanelerindeki hüsn-i hat konulu yazmaların incelenmesi
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Naddah, Sami; Yıldırım, Mustafa
İslam’ın doğuşundan bu yana gelişmeye devam eden hüsn-i hat sanatı, vahiy kâtipleri arasında bir yarış ile başlamıştır. Kur’ân-ı Kerîm’i daha güzel hatlarla yazma arzusu bu sanatın asırlar boyunca gelişmesine sebep olmuştur. Bu gelişmenin sonucu hattatlar ve müverrihler bu sanatı oluşturan kaideleri tespit edip eserlerinde belirtmişlerdir. Bu bilgileri ihtiva eden birçok yazma eser, kütüphanelerin raflarında gün ışığına çıkartılmayı beklemektedir. Günümüz hat sanatının gelişim sürecine katkı sağlamak amacıyla bu araştırmada Türkiye Yazma Eserler Kurumu’na bağlı İstanbul kütüphanelerinde bulunan Osmanlı Türkçesi, Arapça ve Farsça dillerinde yazılan yazma eserler tespit edilip Türkçe’ye tercüme edilmiştir. Bu risâlelerin 9 adeti Osmanlı Türkçesi, 4 adeti Arapça ve 2 adeti Farsça dillerinde yazılmıştır. Birden fazla nüshası tespit edilen risâlelerle toplam 25 risâle incelenmiştir. Yapılan bu inceleme ve tercüme çalışması sonucunda, hat tarihçesi, hattat silsileleri, hattat biyografileri, hat çeşitleri ve hat malzemeleri gibi başlıklara dair günümüz hat sanatının literatürüne katkı sağlayacağı düşünülen bilgilere ulaşılmıştır. Hat sanatının asırlar boyunca gelişim sürecine dair bilgilerin yer aldığı bu yazma eserler, kullanılan malzemelerin yapısını, malzeme çeşitliliğini ve üretim aşamalarını, hat çeşitlerini ve harflerin yazılış şekline göre isimlendirilmesini, hattat silsilelerini, hattat biyografisini ve hat tarihçesini içermektedir. Bu araştırmada yapılan incelemelerden elde edilen bulguların, İslam hat sanatı alanındaki temel bilgilerin birbirini izleyen nesiller boyunca kesintisiz aktarılması için gerekli olan önemli bilgileri sağlayacağı düşünülmektedir.
Kamu diplomasisinde haber ajanslarının rolü: Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması haberleri ve Anadolu Ajansı örneği
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Aldemir, Mehmet Tugay; Türkmenoğlu, Ahmet Tarık
İletişim, insanlığın temel bir ihtiyacı olarak bireyler ve toplumlar arasında bilgi ve duygu aktarımı sağlamaktadır ve dijitalleşme ile küresel bir boyuta taşınarak kültürel, ekonomik ve politik bağları güçlendirmiştir. Bu bağlamda küreselleşmenin etkisiyle devletlerin yalnızca resmi temsilciler aracılığıyla değil, doğrudan halklar üzerinden, farklı yol ve farklı şekillerde etkileşim kurma ihtiyacını doğurmuştur. Bu noktada da kamu diplomasisi kavramı ortaya çıkmıştır. Bu diplomasi türü, medya ve kültürel etkinlikler gibi araçlarla bir ülkenin kültürel değerlerini ve politikalarını tanıtmayı, kendi politikalarını başka ülke ve toplumlara ikna yoluyla benimsetmeyi hedefler. Birçok yöntem ve aracın kullanıldığı kamu diplomasisinde kitle iletişim araçları önemli bir yer tutarken, ulusal haber ajansları da bu sürecin stratejik unsurları olarak önem kazanmaktadır. Çalışmada diplomasi, kamu diplomasisi, kamu diplomasisinin aktörleri ve araçları, Türkiye'nin kamu diplomasisi araçları, medyanın ve haber ajanslarının kamu diplomasisindeki rolü açıklanmış; Türkiye'nin kamu diplomasisi araçlarından olan Anadolu Ajansı'nın, Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması sürecinde uluslararası kamuoyunda etki oluşturmak amacıyla, konuyla ilgili haberleri uluslararası kamuoyuna nasıl aktardığı araştırılmıştır. Bu doğrultuda, 22 Temmuz 2022–1 Ağustos 2022 tarihleri arasında konuyla ilgili Anadolu Ajansı internet sitesinde yer alan İngilizce haberler incelenmiştir.
Ezra, Philo ve Maimonides özelinde Yahudilikte değişimler
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Yurteri, Yasemin; Aras, Ahmet
Yahudilik günümüze kadar gelmiş en kadim dinlerden biridir. Yahudiliğin bu süreçte geçirdiği birtakım değişimler mevcuttur. Bu değişimlerin meydana gelmesinde bazı isimler ön plana çıkmaktadır. Bu isimlerin başında şüphesiz Ezra, Philo ve Maimonides gelmektedir. Ezra, Philo ve Maimonides dönemlerinde Tanah ve Yahudilik ile ilgili yapılan değişimler Yahudiliğin kaderini belirlemiş ve günümüzdeki şeklini almasında önemli rol oynamıştır. Yahudiliğin yaşadığı bu değişim Ezra'nın dönemin Pers Kralı tarafından Kudüs'e gönderilmesi ve Yahudiliğin yeniden tesis edilmesini kendine görev edinmesi ile başlamıştır. Tanah ile ilgili yaptığı değişimlerin yanında Yahudi milli kimliğinin tesisi için çalışmış, Yahudiliğin Tanrı tarafından kutsanmış bir din olduğunu söylemiştir. Ezra gibi Philo da kendi döneminde yaptığı bazı değişimler ile Yahudiliğin günümüzdeki halini almasında etkili olmuştur. Ezra ve Philo'dan sonra Yahudiliğin gelişimine katkı sağlayan bir başka isim Maimonides'tir. Maimonides de kaleme aldığı Mişne Tora ve Delâletü'l-Hâirîn ile döneminin Yahudi hukuku ve felsefesine önemli katkılarda bulunmuştur. Ayrıca yaptığı düzenlemeler ile Yahudiliğin çoğu alanda günümüzdeki halini almasında etkili olmuştur.
Sağlık işletmelerinde veri madenciliği ile hasta profillerinin tespiti için bir simülasyon uygulaması
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Kaya, Muhammet Ali; Kahraman, Ümran Münire
Bu çalışma, sağlık verilerinin analizine yönelik olarak veri madenciliği tekniklerinden K-Means kümeleme algoritmasını kullanarak hasta profillemesi yapmayı amaçlamaktadır. Sağlık hizmetlerinin daha verimli sunulabilmesi ve hasta yönetiminin iyileştirilmesi hedefiyle, hastaların demografik ve sağlık durumlarına göre farklı segmentlere ayrılması gerçekleştirilmiştir. Araştırma kapsamında, yaş, vücut kitle indeksi (BMI), hipertansiyon, kalp hastalığı ve sigara içme durumu gibi sağlık göstergeleri temel alınarak her bir hasta profili belirgin özellikleriyle analiz edilmiştir. Elde edilen bulgular, farklı hasta grupları için kişiselleştirilmiş tedavi ve önleyici stratejilerin geliştirilmesi açısından önemli bir temel sunmaktadır. Özellikle yüksek risk grubunda yer alan yaşlı ve kronik hastalık geçmişine sahip bireylerin tanımlanması, bu kişilerin sağlık hizmetlerinden daha etkin faydalanmasını sağlamayı amaçlamaktadır. Bu segmentasyon sayesinde sağlık hizmetlerinin daha etkili bir şekilde yönlendirilmesi ve hastane kaynaklarının daha verimli kullanılması öngörülmektedir. Sonuç olarak, bu çalışma, hasta profillemesinin sağlık sektörü açısından hem bireysel sağlık yönetiminde hem de genel sağlık politikalarının şekillendirilmesinde değerli bir araç olduğunu göstermektedir.