Yazar "Özşahin, Şerife" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Göçmen gönderileri ve reel efektif döviz kuru ilişkisi: Gelişmekte olan ülkelerde Hollanda hastalığı etkisi üzerine ampirik bir analiz(2017) Üçler, Gülbahar; Özşahin, ŞerifeÇalışmak amacıyla gittiği ülkede bir yıldan daha fazla süreyle kalan göçmenlerin ailelerine gönderdikleri para olarak tanımlanan göçmen havaleleri, özellikle gelişmekte olan ülkelerin önemli sermaye kaynaklarından biridir. Literatürde göçmen gönderilerinin giriş yaptığı ülkede yoksulluğu azaltarak refah seviyesini yükselteceği, büyüme performansını gidereceği, dış finansman kaynaklarına duyulan ihtiyacı azaltacağı ve daha yüksek yatırım potansiyeli yaratacağı yönünde pek çok kazanımından bahsedilmektedir. Ancak göçmen gönderilerinin reel döviz kurunda değerlenmeye yol açarak ülkenin dış ticarette rekabetçi üstünlüğünü zedelediği ve üretim faktörlerini ticarete konu olan sektörlerden konu olmayan sektörlere doğru harekete geçirebileceğine yönelik olumsuz etkilerine de dikkat çekilmektedir. Göçmen gönderilerinin reel döviz kurunun değerlenmesiyle ortaya çıkardığı bu durum Hollanda hastalığı olarak adlandırılmaktadır. Bu çalışmanın amacı en fazla göçmen gönderisi alan sekiz gelişmekte olan ülkede Hollanda hastalığının varlığını araştırmaktır. Bu doğrultuda 1982-2015 dönemi verileri kullanılarak ikinci nesil panel veri yöntemleri ile ekonometrik analiz yapılmıştır. AMG tahmincisi kullanılarak elde edilen sonuçlara göre göçmen gönderilerinin Çin ve Nijerya'da reel döviz kurunun değerlenmesine yol açtığı ancak göçmen gönderileri ticarete konu olan sektörlere kanalize edildiği için Hollanda hastalığı etkisi yaratmadığı tespit edilmiştir.Öğe Kurumsal Kalite Doğrudan Yabancı Yatırımlar İçin Ne Kadar Önemli? Türkiye Üzerine Ekonometrik Bir Analiz(2016) Özşahin, Şerife1990’lı yıllarla birlikte ekonomik kalkınma üzerine yapılan pek çok çalışmada, ülkeler arası gelişmişlik farkının kurumsal faktörlerden kaynaklanacağı dile getirilmiştir. Bu bağlamda kişisel haklar, yolsuzluk, bürokratik kalite, siyasi özgürlük gibi kurumsal kalite göstergeleri ile ekonomik risk düzeyi, özellikle kalkınma yolundaki ülkelerin dış yatırımları çekebilmesi ve bu doğrultuda büyüme hedeflerini yakalaması açısından çok önemli hale gelmiştir. Türkiye’de kurumsal kalite ve ekonomik risk düzeyinin doğrudan yabancı yatırım hacmi ve oynaklığı üzerindeki etkisinin araştırıldığı bu çalışmada, sınır testi ve gecikmesi dağıtılmış otoregresif model (autoregressive distributed lag-ARDL) yardımıyla 3 farklı eşitlik tahmin edilmiştir. Yapılan ekonometrik analiz sonucunda daha kaliteli kurumsal yapı ve düşük ekonomik risk düzeyinin ülkeye gelen doğrudan yabancı yatırım hacmi üzerinde pozitif yönlü etkiye sahip olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Çalışmanın bir diğer önemli bulgusu ise yüksek kurumsal kalite düzeyinin ülkeye gelen doğrudan yabancı yatırımların oynaklığı üzerindeki azaltıcı etkisidir.Öğe Para ve Fiziki Sermaye İlişkisi: McKinnon Tamamlayıcılık Hipotezi Türkiye Ekonomisi İçin Ne Kadar Geçerli?(2014) Üçler, Gülbahar; Özşahin, ŞerifePara ve fiziki sermaye arasında tamamlayıcılık ilişkisine vurgu yapan finansal liberalizasyon teorisine göre serbestleşme uygulamaları sonucu yükselen reel faiz oranları, para talebi ve yatırımlarda artışa yol açacaktır. Literatürde McKinnon tamamlayıcılık hipotezi olarak da isimlendirilen bu hipotezin geçerliliği, finansal liberalizasyon politikalarını hayata geçiren pek çok ülkede yapılan ampirik testlerle sınanmış ve bu doğrultuda para talebi, faiz oranı ve yatırım hacmi arasındaki ilişki tayin edilmeye çalışılmıştır. Bu çalışmada, 1998-2013 dönemi için çeyrek dönemli verilerle Türkiye'de para ve fiziki sermaye arasındaki mevcut ilişki, sınır testi ve ARDL yöntemi aracılığıyla araştırılmıştır. Ampirik analiz sonucu elde edilen bulgular, Türkiye ekonomisinde para ve fiziki sermaye arasında sınırlı bir tamamlayıcılık ilişkisi olduğuna işaret etmektedir.Öğe Türkiye Ekonomisi Üzerine Bir İnceleme Nominal Döviz Kuru ve Sektörel Üretim Hacminin Ampirik Analizi(2017) Özşahin, Şerife; Gerçeker, Mustafa; Ay, AhmetBu çalışma, Türkiye ekonomisinin yedi alt sektöründe nominal döviz kuru ve sektörel üretim hacmi arasındaki ilişkiyi para arzı, kamu harcamaları, petrol fiyatları ve işsizlik oranı gibi kontrol değişkenlerin yardımıyla tespit etmeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda 1998.Q1-2015.Q3 dönemi için sınır testi ve ARDL yöntemi kullanılarak uzun dönemli muhtemel ilişkiler saptanmaya çalışılmıştır. Yapılan ekonometrik analizler sonucunda inşaat sektörü dışında kalan diğer sektörlerde, sektörel üretim ve nominal döviz kuru arasında uzun dönem ilişki olduğuna yönelik bulgulara ulaşılmış ve bu doğrultuda altı sektör için uzun dönem katsayılar tahmin edilmiştir. Elde edilen bulgular imalat sanayi gibi ithal girdi kullanımının yüksek olduğu sektörlerde nominal döviz kurundaki yükselişlerin maliyet etkisi yaratarak sektörel çıktı hacmini olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymaktadırÖğe Yükselen Piyasa Ekonomilerinde Menkul Kıymetler Borsalarının Entegrasyonu: Türkiye ve BRICS Ülkeleri Üzerine Çoklu Yapısal Kırılmalı Eş-bütünleşme Analizi(2017) Özşahin, Şerife1990'lı yıllarda hayata geçirilen finansal liberalizasyon politikaları, sermaye hareketliliğinin önüne engel oluşturan pek çok uygulamanın terkedilmesine yol açmıştır. Bu doğrultuda finansal işlemler, ulusal para ve sermaye piyasalarının ötesine taşınmış ve ülkelerin dış dünyaya entegrasyon seviyesinde artış gözlenmiştir. Ancak entegrasyon düzeyindeki bu artış, ülkelerden birinde ortaya çıkacak bir sorunun diğer ülkelere de yansımasına neden olmuş ve özellikle yükselen piyasa ekonomilerinin menkul kıymetler borsalarında benzer hareketler ortaya çıkmıştır. Bu çalışmada BRICS ülkeleri olarak adlandırılan Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika ile Türkiye'nin borsa endeksleri arasında eşzamanlı hareketlenmenin olup olmadığı araştırılmaktadır. Bu amaçla, bu ülkelere ait 2000-2016 dönemi aylık MSCI Yükselen Piyasalar Endeksi kullanılarak Carrion-i-Silvestre (2009) çoklu yapısal kırılmalı birim kök testi ve Maki (2012) çoklu yapısal kırılmalı eş-bütünleşme testleri ile ekonometrik analiz yapılmıştır. Analiz sonucunda Brezilya haricindeki diğer dört ülkenin menkul kıymetler borsası ile Türkiye BIST borsasının uzun dönemde birlikte hareket ettiği bulgusuna ulaşılmıştır. FMOLS ve DOLS modellerinin uzun dönem katsayı tahmin sonuçları ise Türkiye ile Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika borsa endeksleri arasında uzun dönemde pozitif ve %99 önem düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı ilişkilerin mevcut olduğunu ortaya koymaktadır. Bu sonuca dayanarak uzun dönemde bu ülke borsaları arasında risk çeşitlendirmesi yapmanın mümkün olmayacağı yorumu yapılabilecektir.