Yazar "Aksoy, Rumeysa" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Glukoz, fruktoz ve nişasta bazlı şekerler ile beslenmiş sıçanlarda Na⁺/K⁺ATPaz (E.C.3.1.6.37) ve glut aktivitesinin ve bazı adipositokinlerin araştırılması(Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2013) Aksoy, Rumeysa; Gürbilek, MehmetGlukoz, Fruktoz ve Nişasta bazlı şekerler ile beslenmiş sıçanlarda Na+/K+ ATPaz (E.C.3.1.6.37) ve GLUT aktivitesinin ve bazı adipositokinlerin araştırılması Son yıllarda yapılan çalışmalarda, fruktoz, glukoz ve nişasta bazlı şeker (NBŞ) içeren gıdaların alımı metabolik sendrom için potansiyel bir risk oluşturmaktadır. Fruktozdan zengin nişasta bazlı şeker kansere neden olabilir. Ayrıca, HFCS'nin diğer önemli etkisi obezite ve diyabettir. Obezite ve diyabet bütün dünyada ciddi bir artış göstermektedir. Çalışma Wistar albino cinsi ratlar üzerinde gerçekleştirildi. Çalışmaya toplam 30 dişi rat (her grup için 10 dişi rat) dahil edildi. Ratlara normal diyet, yüksek früktoz veya yüksek sükroz verilecek olup, kontrol grubu normal diyeti (%70 karbonhidrat, %20 protein ve %10 yağ), yüksek fruktoz (%70 karbonhidrat (%87 fruktoz ve %13 mısır nişastası), %20 protein ve %10 yağ) ve yüksek sukroz diyeti (%70 karbonhidrat (%87 sukroz ve %13 mısır nişastası), %20 protein ve %10 yağ) yemi ile beslenildi. Ratlar 8 hafta boyunca yem ile beslenildi ve bu süreçte sıçanların kilo takibi yapıldı. Deney sonunda alınan kanlarda HbA1c, Glukoz, Adiponektin, Resistin düzeyleri çalışıldı. Karaciğer dokusunda GLUT2, Na/K-ATPaz enzim aktivitesi çalışıldı. Sıçanlarda hem sukroz hem de HFCS ile beslenme; HbA1c, Glukoz, Resistin, GLUT2 düzeylerinde değişme gözlenmezken, adiponektin düzeylerinde anlamlı artışla, Na/K-ATPaz aktivitesi değerlerinde anlamlı azalışla sonuçlanmıştır. Bu sonuçlar; fruktozla zengin beslenmenin obezite için önemli bir risk faktörü olduğu ve Na/K-ATPaz aktivitesindeki değişimlere aracılık ettiği sonucuna vardık.Öğe Glukoz, Fruktoz, Nişasta Bazlı Şekerler ile Beslenmiş Ratlarda Na⁺/K⁺ ATPaz (E.C.3.1.6.37) aktivitesi, GLUT ve Adipositokinlerin Araştırılması(2016) Aksoy, Rumeysa; Gürbilek, Mehmet; Çetinkaya, Çiğdem Damla; Topcu, CemileAmaç: Obezite ve diyabet bütün dünyada ciddi bir artış göstermektedir. Fruktoz, glukoz ve nişasta bazlı şeker içeren gıdaların alımı metabolik sendrom için potansiyel bir risk oluşturmaktadır. Yüksek fruktozlu mısır şurubu'nun (HFCS) önemli etkisi obezite ve diyabettir. Biz çalışmamızda; glukoz, fruktoz ve nişasta bazlı şekerlerle beslenen ratlarda, Na/KATPaz aktivitesi ile glukoz transporter (GLUT) 2, resistin, adiponektin ve diğer biyokimyasal belirteçleri araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışma ratlar üzerinde gerçekleştirildi ve 3 grup oluşturuldu. Kontrol grubuna normal diyet (%70 karbonhidrat, %20 protein ve %10 yağ), ikinci gruba yüksek fruktoz içerikli diyet [%70 karbonhidrat (%87 fruktoz ve %13 mısır nişastası), %20 protein ve %10 yağ] ve son gruba yüksek sükroz içerikli diyet [%70 karbonhidrat (%87 sukroz ve %13 mısır nişastası), %20 protein ve %10 yağ] yemi verilerek beslenmeleri sağlandı. Ratlar 8 hafta boyunca beslendi ve bu süreçte kilo takibi yapıldı. Deney sonunda alınan kanlarda HbA1c, Glukoz, Adiponektin, Resistin düzeyleri belirlendi. Karaciğer dokusunda GLUT2 düzeyleri ile Na/K-ATPaz enzim aktivitesi değerlendirildi. Bulgular: Ratlarda hem sükroz hem de HFCS ile beslenme sonucunda anlamlı kilo artışı gözlenmiş (p0.05); HbA1c, Glukoz, Resistin, GLUT2 düzeylerinde kontrol grubuna göre değişme gözlenmezken (p0.05), adiponektinde anlamlı artış olmuştur (p0.001). Fruktozdan zengin beslenme ile karaciğer Na/K-ATPaz aktivitesi değerlerinde anlamlı azalma olmuştur (p0.05). Sonuç: Fruktozla zengin beslenmenin obezite için önemli bir risk faktörü olduğu ve Na/K-ATPaz aktivitesindeki değişimlere aracılık ettiği sonucuna vardık. Adipositlerden salgılanan inflamasyon ve insülin rezistansı ile ilişkili adiponektin iki aylık HFCS ve sükroz ile beslenme sonucunda anlamlı düzeyde artmıştır ancak uzun süreli fruktoz ile beslenmede adipositokinlerin araştırılması yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesini mümkün kılabilecektir.