Yazar "Alakuş, Rabia" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Alt dudak skuamoz hücreli karsinomlarda tümör tomurcuklanmasinin prognostik önemi(Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, 2020) Alakuş, Rabia; Oltulu, PembeDudak kanserleri, oral kavite kanserlerinin yaklaşık %25-30 unu oluşturur. Larinks kanserlerinden sonra baş-boyun bölgesinde en sık görülen ikinci kanserdir. Dudak kanserlerinin yaklaşık %90'lık kısmını skuamöz hücreli karsinom oluşturmakta ve bunların da yaklaşık %90'ı alt dudak yerleşimli olarak izlenmektedir. Tümör tomurcuklanması (TT), tümörün invaziv sınırında beşten az hücreden oluşan küçük hücre kümelerinin gözlenmesi ile tanımlanan histopatolojik bir bulgudur. Kolorektal kanserlerde tümör tomurcuklanması kapsamlı olarak çalışılmış ve lenf nodu metastazı, kötü prognoz veya nüks ile ilişkili histopatolojik bir bulgu olduğu bildirilmiştir. Biz de baş boyun bölgesi tümörlerinde de çalışılmaya başlanan bu histopatolojik bulguyu alt dudak skuamoz hücreli karsinomlarında çalışarak prognostik faktörlerle ilişkisini belirlemeyi amaçladık. Çalışmamıza Meram Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı' nda 2013-2018 yılları arasında skuamoz hücreli karsinom tanısı alan alt dudak wedge rezeksiyon yapılmış 30 vaka dahil edildi. Hastane bilgi sisteminden klinik ve patoloji raporlarına ulaşılan hastaların, H&E ve PanCK boyalı lamları incelendi. 5'ten az tümör tomurcuğu bulunan vakalar düşük riskli grup, 5 ve 5' ten fazla tümör tomurcuğu bulunanlar yüksek riskli grup olarak belirlendi. Bu sonuçların prognostik faktörlerden yaş, cinsiyet, histolojik derece, lenfovasküler invazyon, perinöral invazyon, tümör çapı, tümör derinliği, lenf nodu metastazı varlığı ve lokal rekürrens/nüks varlığı ile ilişkileri istatistiksel olarak karşılaştırıldı. Verilerin analiz edilmesinde IBM SPSS 22.0 programından yararlanıldı. Tüm analizler için anlamlılık seviyesi p<0,05 olarak kabul edildi. 30 alt dudak skuamoz hücreli karsinomlu olgunun 14' ünün (%46,7) düşük, 16' sının (%53,3) yüksek TT' ye sahip olduğu tespit edildi. Düşük riskli gruptaki 6 vakada tümör tomurcuğu hiç yoktu. PNİ saptanan 6 vakanın tamamı TT yüksek riskli grupta idi. TT düşük vakaların tamamı grade 1; TT yüksek olan vakaların 2' si (%12,5) grade 1, 9' u (%56,3) grade 2, 5' i (%16,7) grade 3 idi. Tümör tomurcuklanması ile perinöral invazyon, histolojik grade ve tümör çapı arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif ilişki saptandı. Literatür taramamıza göre; çalışmamız alt dudak skuamoz hücreli karsinomlarında tümör tomurcuklanmasının prognostik faktörlerle ilişkisini inceleyen ilk çalışmadır. Vakaların ortalama takip süreleri 1 yıl olup bu süre içinde 5 vakada lokal rekürrens/ nüks saptandı. Nüks görülen 5 vakanın 4' ü yüksek TT içermesine rağmen TT ile nüks arasında istatistiksel olarak anlamlı sonuç elde edilmedi. Bunun sebebinin vaka sayısının az olması ile ilişkili olduğu düşünülmüştür. Tümör tomurcuklanmasının prognozla ilişkisi daha geniş serilerle, prospektif ve standardize edilmiş yöntemlerle çalışılarak söylenebilir. Ancak bu çalışmanın sonuçları, TT' nin dudak SHK' lerde prognostik bir faktör olarak kullanılabileceğini düşündürmektedir. Anahtar kelimeler: Alt dudak, skuamöz hücreli karsinom, tümör tomurcuklanması, prognoz