Yazar "Kaya, Mustafa" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 2018-2023 yılları arasında necmettin Erbakan üniversitesi Tıp Fakültesi adli Tıp Anabilim dalı tarafından vertebra travmaları nedeniyle maluliyet raporu düzenlenen olguların değerlendirilmesi(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 2025) Kaya, Mustafa; Demirci, ŞerafettinAmaç: Sanayi ve teknolojinin bu denli geliştiği, karayolları trafik güvenliğinin ve cezai müeyyidelerin belli bir oranda arttığının düşünüldüğü günümüzde insan gücünün hala geçer akçe olduğu iş kollarında yüksek enerji kullanımının yanında değişken hava koşulları ve trafik yoğunluğuyla birlikte insan davranışlarının tamamen kontrol edilemediği şehir içi ve şehir dışı trafiğinde her geçen gün artan trafik kazaları nedeniyle yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada vertebra yaralanmaları büyük oranda artmaya başlamıştır. Bunun sonucunda kişiler ve kurumlar yüksek oranda iş gücü kaybına uğramaktadırlar. Bu çalışma Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalına vertebra travmaları nedeniyle maluliyet değerlendirmesi için başvurmuş olan hastaların sosyodemografik özellikleri, olay tarihi, olayın meydana geliş şekli, başvuru şekilleri, yaralanma bölgeleri, yaralanma ağırlıkları, ameliyat bilgileri, yaralanması ve bunun sonrasında ortaya çıkan mevcut son durum muayenelerini retrospektif olarak değerlendirerek vertebral kolon yaralanmalarının ortaya çıkardığı iş gücü kaybına yönelik tespitlerde bulunmak ve maluliyet raporu yazımında kullanılan yönetmeliklerin bu tür yaralanmalara yönelik yapılan son durum muayene bulgularına göre ortaya çıkan arızaları değerlendirmede ne ölçüde yeterli olduklarını açıklamayı amaçlamıştır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma için 01.01.2018 - 31.12.2022 tarihleri içerisinde maluliyet değerlendirmesi için başvurmuş olan 571 olguya ait veriler, hastane otomasyon sistemi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Polikliniği arşivinde retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Olgular ve adli tıbbi kayıtlardan elde edilen veriler; sosyodemografik özellikleri, olay tarihi, olayın meydana geliş şekli, başvuru şekilleri, yaralanma bölgeleri, yaralanma ağırlıkları, ameliyat bilgileri, yaralanması ve bunun sonrasında ortaya çıkan mevcut son durum muayeneleri hususlarında değerlendirilmiştir. Araştırma sonucu elde edilen veriler bilgisayar ortamında SPSS (Statistical Package for Social Sciences) 18.0 paket programı ile analiz edildi. Bulgular: Çalışmamıza 571 olgu dahil edilmiştir. Olguların %61,3 (n=350)’i erkek, %38,7 (n=221)’si kadın cinsiyettedir. Olguların yaş ortalaması 39,61±14,86 iken vakaların %26,6’sının 18-27 yaş aralığında olduğu, olayların en sık yaz aylarında (%33,1) ve Ağustos (%13,3) ayında, en az sıklıkta ise kış aylarında (%18,9) meydana geldiği, olaylarda en büyük grubu %97,9 (n=559) ile trafik kazalarının oluşturduğu görülmüştür. Yaralanma özellikleri değerlendirildiğinde; en fazla yaralanmalarının %58,7 (n=335) ile lomber bölgede olduğu, en fazla yaralanan anatomik yapının %53,1 (n=303) oranında vertebra korpusu olduğu ve gelişen kırıkların niteliğine bakıldığında %51,1 (n=292) oranında çökme (kompresyon) kırığı izlendiği, yükseklik kayıp oranları arasında en büyük grubu %15,4 (n=88) ile %0-25 arası yükseklik kaybının oluşturduğu, olguların %73,6 (n=420)’sının konservatif yöntemlerle takip ve edildiği görülmüştür. Klinik muayene bulguları değerlendirildiğinde; motor kayıp gelişme oranı %11,4 (n=65), duyu kaybı gelişme oranı %8,2 (n=47), yürüyüş bozukluğu gelişme oranı %9,6 (n=55), yürüyüşte patoloji gelişmesi ile birlikte yürümeye yardımcı cihaz kullanımına ihtiyaç oranı %7,2 (n=40), parapleji veya tetrapleji görülme oranı %3,0 (n=17), idrar veya gayta inkontinansı görülme oranı %5,8 (n=33) olarak saptanmıştır. Opere edilen olgularda bu bulguların oranı konservatif olarak takip edilen olgulara göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunmuştur. Sonuç: Benzer vertebra arızalarına farklı oranlar tayin eden yönetmeliklerin standardize edilmesi, birbirlerine karşı avantajlı ve dezavantajlı oldukları noktalar tespit edilerek yaş ve mesleki değerlendirmenin kombine edilmesinin yanı sıra arıza listelerinin genel hatlarıyla değil daha ayrıntılı şekilde ilgili branşlar ile iş birliği yapılarak hazırlanması sonucunda ortaya çıkacak yeni bir yönetmeliğin faydalı olacağı düşünülmüştür. Kişilerin son durum muayenelerinin de sistematik bir şekilde yapılması gerektiği, muayenede bulunan hekimler ile maluliyet hakkında aydınlatıcı eğitim toplantıları yapılmasıyla arızaların cetvellere uygun şekilde tanımlanmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz.