Yazar "Kozak, Hasan Hüseyin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The Alice in Wonderland Syndrome: A Case of Aura Accompanying Cluster Headache(2015) Uca, Ali Ulvi; Kozak, Hasan HüseyinBackground: Cluster headache (CH) is a primary headache which has highly specific and sensitive criteria, and notpresence of an aura. It has been recently reported that CH may not presence with aura more than ever and this condition will be identified by headache specialists as a new form of CH. Case Report: As there is no report to our knowledge on Alice in Wonderland syndrome (AIWS) manifest- ed as CH aura in the literature, we present a case of a 35-year-old man having AIWS as CH aura. Conclusion: Clinically, AIWS is not uncommon and is likely to be underestimated as a diagnostic entity. Val- proate may be preferred for treatment in CH patients with AIWS aura.Öğe Anxiety, Mood, and Personality Disorders in Patients with Benign Paroxysmal Positional Vertigo(2018) Kozak, Hasan Hüseyin; Dündar, Mehmet Akif; Uca, Ali Ulvi; Uğuz, Faruk; Turgut, Keziban; Altaş, Mustafa; Aziz, Suhayb Kuria; Tekin, GoncaIntroduction: This study presents the current prevalence of anxiety,mood, and personality disorders as well as factors associated with theexistence of psychiatric disorders in patients with benign paroxysmalpositional vertigo (BPPV).Methods: The study sample comprised 46 patients with BPPV and 74control subjects. Anxiety and mood disorders were ascertained via theStructured Clinical Interview for the Diagnostic and Statistical Manual(DSM) of Mental Disorders, Fourth Edition/Clinical Version. Personalitydisorders were diagnosed via the Structured Clinical Interview for DSM,Revised Third Edition, Personality Disorders.Results: Of the 46 patients, 18 (39.1%) had at least one mood or anxietydisorder and 13 (28.3%) had at least one personality disorder. The mostcommon Axis I and Axis II disorders in the patient group were majordepression in 8 (17.4%) and obsessive–compulsive personality disorderin 10 (21.7%) patients, respectively. It was found that major depression(p0.021), generalized anxiety disorder (p0.026) and obsessive–compulsive personality disorder (p0.001) were more prevalent in theBPPV group compared with the control group.Conclusion: Results suggest that psychiatric disturbances should becarefully checked in patients with BPPV due to the relatively high rateof comorbidity.Öğe Bisoprolol-induced delirium in a patient with ischemic stroke: A case report(2015) Kozak, Hasan Hüseyin; Uca, Ali Ulvi; Uğuz, FarukDeliryum yaygın bilişsel bozukluk, hallüsinasyonlar, duygu-durum değişiklikleri ve uyku-uyanıklık döngüsünde bozulmalar gibi çok sayıda belirtiyi içeren yaygın bir nöropsikiyatrik klinik sendromdur. Hastaneye yatan tüm hastaların %10-30'unda görülmektedir. Ayrıca, Deliryum morbidite, mortalite ve sağlık hizmetlerinin kullanılmasında artmayı içeren kötü sonuçlarla ilişkili yaygınbir durumdur. Kognitif yetersizliğin etiyolojisi multifaktöriyel olarak düşünülse de, ilaçların da deliryumun önemli bir nedeni olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada, bisoprololün neden olduğu akutdeliryum tablosuyla gelen ve bisoprololün kesilmesiyle deliryum semptomlarının tamamen kaybolduğu bir hastayı sunuyoruz. Bisoprolol kardiyologlar tarafından hipertansiyon ve aritmi tedavisi için yaygın olarak kullanılmaktadır. Beta blokör ajanların bazen santral sistemi etkilerinin olabildiği ve bu nedenle yaygın psikiyatrik sendromların istenmeyen bir nedeni olabildikleri belirlenmiştir.Öğe Öğe Could Hemiplegia Vegetativa Alterna be a Cerebral Sign of Heart Valve Disease?(2014) Uca, Ali Ulvi; Kozak, Hasan Hüseyin; Seyithanoğlu, Abdullah; Poyraz, NecdetÖğe Kortikal Körlük(2013) Uca, Ali Ulvi; Kozak, Hasan HüseyinLateral genikülat cismin başlangıcı ile oksipital korteks arasındaki herhangi bir yerde oluşan bilateral retrokiazmal lezyonların yol açtığı tabloya kortikal körlük denir.Öğe Kronik böbrek yetmezliğinde göz kırpma refleksi değişiklikleri(Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, 2007) Kozak, Hasan Hüseyin; Demir, OrhanSupraorbital sinirin tek taraflı olarak yüzeyel bipolar elektrotlar ile uyartılmasıve yüzeyel elektrotlar ile orbikülaris oküli kaslarından iki taraflı kayıtlanmasısonrasında elde edilebilen polisinaptik refleks Göz Kırpma Refleksi (GKR) olarakbilinir. SOS'un uyartılması ile orbikülaris oküli kaslarından elde edilen yanıtlar erkenipsilateral R1, geç bilateral R2 yanıtlarıdır. GKR'nin afferent arkını trigeminal sinirinduysal lifleri, efferent arkını ise fasiyal sinirin motor lifleri oluşturur. Klinik vepatolojik çalışmalar da, R1'in ponsta V. kranial sinirin ana duyusal çekirdeğiüzerinden, R2'nin medulla oblangatada spinal çekirdek ve V. sinir üzerindenyayıldığını ileri sürmüştür. Bu yüzden beyin sapı fonksiyonunu değerlendirmede gözkırpma refleks çalışmaları uzun yıllardır kullanılmaktadır.Kronik böbrek yetmezliği, periferik ve santral sinir sistemini, hastalığın diğersistemler üzerindeki olumsuz etkisinden, daha sık olarak etkilemektedir. KBY'deperiferik nöropati prevalansı, böbrek yetersizliğinin şiddet ve süresine bağlı olarak %10 ile % 80 arasında değişmektedir. Üreminin, toksik etkileri bilinen metabolikkomponentlerinin ve de dializ ile ilişkili metabolik değişikliklerin beyin ve beyinsapında bazı bölgelerde değişiklikler yaptığı bilinmektedir. Göz kırpma refleksçalışmaları kronik böbrek yetmezliğinde 1987'den beri santral sinir sistemifonksiyonunu değerlendirmede kullanılagelmektedir.Bu çalışmada otuzbeş hemodiyaliz otuzbeş periton diyalizi hastasında; kronikböbrek yetmezliği, hemodiyaliz ve periton diyalizinin periferik ve santral sinir sistemiüzerine etkilerini araştırmak amacıyla polinöropati ve göz kırpma refleks ölçümleriyapılarak kontrol grubu ile karşılaştırıldı.KBY olan olgular kontrol grubu ile karşılaştırıldığında R2i ve R2k yanıtlarındaanlamlı derecede uzama bulunmuştur. Ayrıca, polinöropati tespit edilen hemodiyaliz53hastalarında R2 yanıtları, polinöropati tespit edilen periton diyaliz hastalarına göre anlamlıderecede uzun bulunmuştur. R1 yanıtları etkilenmemiştir. Ekstra-aksiyal lezyonlarda R2,R1'e göre daha az duyarlıdır, fakat intra-aksiyal lezyonlarda R2 anormalliği kısa latanslıcevaplar kadar sıktır, R2 daha komplekstir ve medullanın kaudaline kadar yayılır.Dolayısıyla kronik böbrek yetmezliği olan tüm hastalarda R1'in korunmuş olup R2'lerinuzamış bulunması kronik böbrek yetmezliğinde subklinik düzeyde ekstra-aksiyaletkilenmeden çok, intra-aksiyal etkilenmenin olduğunu gösterir. Polinöropatisi olanhemodiyaliz ve periton diyalizi hastalarında R1 komponenti R2 değerleri ilekarşılaştırıldığında daha yüksek oranda elde edilememiştir. Bu bulgular göz kırpmarefleksinin R1 komponentinin eksteroseptif, orta çaplı myelinli A-beta lifleri iletaşındığını; R2 komponentinin ise nosiseptif, ince myelinli A-delta lifleri ile taşındığınıdestekler. Periton diyalizine giren polinöropatisi olan hastalar kontrol grubu ilekarşılaştırıldığında R1 , R2i, R2k değerleri açısından anlamlı bir fark bulunamamıştır.Hemodiyalize giren polinöropatisi olan hastalar kontrol grubu ile karşılaştırıldığında R1değerleri korunmuş, buna karşın R2i, R2k değerlerinde anlamlı uzama bulunmuştur. Bu dahemodiyalize giren hastalarda intra-aksiyal subklinik etkilenmenin periton diyalizine göredaha yüksek oranda olduğunu gösterir.Sonuç olarak, göz kırpma refleksi, kronik böbrek yetmezliğinde klinik olaraksessiz intra-aksiyal beyin sapı fonksiyonel anormalliklerini veya ekstra-aksiyal lezyonlarıdeğerlendirmede önemli bir yöntemdir.Öğe Leb demeden leblebiyi anlamak: Multipl skleroz ve baş ağrısı(2014) Kozak, Hasan Hüseyin; Uca, Ali Ulvi…Öğe Öğe Reversible Anorgasmia with Acetazolamide Treatment for Idiopathic Intracranial Hypertension(2015) Uca, Ali Ulvi; Kozak, Hasan Hüseyin