Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Soylu, Arda" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Fournier's Gangrene as a Possible Surgical Complication of COVID-19: Two Case Reports and Literature Review
    (Wolters Kluwer Medknow Publications, 2022) Zuhour, Moath; Dadaci, Mehmet; Baycar, Zikrullah; Ince, Bilsev; Soylu, Arda
    Fournier's gangrene (FG) is a rare form of necrotizing fasciitis affecting the perineal, perianal, or genital areas. The infection is usually seen in diabetic, alcoholic, or immunosuppressed patients. Urgent debridement and broad-spectrum antibiotics are the first-line therapy, where in some cases soft tissue reconstruction is required. We report two patients who developed FG during COVID-19 infection. None of the patients had a history of diabetes mellitus, alcoholism, or immune deficiency. The only reported health condition was COVID-19 infection. Emergent debridement and elective reconstruction were performed for both of the patients. High index of suspicion is required during the examination of the perineum and the genitalia of suspected patients with COVID-19 infection for early diagnosis and prevention of further complications. Larger studies are required to indicate the exact incidence of FG in patients with COVID 19 infection.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Original Location of Congenital Nasal Sinus Midcolumella: A Modified Inverted V Incision Technique
    (Springer India, 2023) Ismayilzade, Majid; Tekecik, Mahmut; Soylu, Arda; Nursen, Hayri Ahmet Burak; Ince, Bilsev; Dadaci, Mehmet
    Among the rare congenital malformations, congenital nasal sinuses with blind end are extremely unusual. To the best of our knowledge, a sinus located in the midcolumellar region has not been reported yet. Since there is no consensus about the treatment of midcolumellar sinus, to manage the case as individually as possible was our priority. Considering the patient's age, aesthetic concerns, and requirement of septorhinoplasty in the future, the known inverted V incision was modified to provide surgical excision without any extra scar in the midcolumellar line. This report emphasizes a patient-specific treatment of a 15-year-old female patient presented for congenital sinus in the midcolumellar area.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Sıçanlarda göğüs ön duvarına verilen radyoterapinin stromal vasküler fraksiyon enjekte edilen latissimus dorsi kası üzerine etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, 2023) Soylu, Arda; Dadacı, Mehmet
    Amaç:Toraks bölgesinin rekonstrüksiyonunda latissimus dorsi kas flebi uzun zamandır kullanılmaktadır. Yara yatağının enfektif olması, onkolojik süreçlerden sonra bu bölgeye verilen radyoterapi bu kas flebini kullanırken karşılaşılabilecek zorluklardan birkaçını oluşturmaktadır. Özellikle radyoterapinin olumsuz lokal yan etkilerini gidermek ve yara iyileşmesine yardımcı olmak adına birçok tedavi stratejisi sunulmasına rağmen; kesin bir tedavi modalitesi bulunmamaktadır. Mezenkimal kök hücreler trofik faktörler salgılayarak yara iyileşmesini ve doku rejenerasyonunu indükleyen bağ dokunun temel yapıtaşlarından biridir. Çalışmamızda mezenkimal kök hücreden zengin stromal vasküler fraksiyon latissimus dorsi kasına enjekte edilerek; radyoterapinin latissimus dorsi kas flebi üzerinde oluşturabileceği yan etkilerdeki değişikliği histopatolojik ve elektrofizyolojik olarak araştırmayı hedefledik. Materyal ve Metod:Bu çalışma, her grupta 10 (n=10) sıçan olmak üzere 3 grup oluşturularak 30 adet sıçan üzerinde gerçekleştirildi. Sıçanların omentum yağ dokusu alınarak Histoloji Anabilim Dalı tarafından mezenkimal kök hücreden zengin stromal vasküler fraksiyon hücresel pelleti elde edildi. Bu hücresel pellet cerrahi ekip tarafından göğüs ön duvarına getirilen latissimus dorsi kasına homojen olarak intramusküler enjekte edildi. Grup I: Göğüs ön duvarındaki cilt altı poşa nörovasküler bağlantısı korunan latissimus dorsi kası transpoze edildi; Grup II: Göğüs ön duvarındaki cilt altı poşa nörovasküler bağlantısı korunarak iv transpoze getirilen latissimus dorsi kasına stromal vasküler fraksiyon enjekte edildi. Bu işlemden 10 gün sonra tek fraksiyonda 20 Gy’lik eksternal radyoterapi uygulandı. Cerrahi işlemleri takip eden 3. ayda her üç grubun transpoze edilen latissimus dorsi kaslarının EMG testi ile ampitüd ve latans parametreleri hesaplandı. Sıçanlar sakrifiye edildikten sonra göğüs ön duvarına getirilen latissimus dorsi kasından alınan örnekler histopatolojik incelemelerle değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya alınan ratlara uygulanan işlemler sonrası EMG’de latans ve amplitüd parametreleri değerlendirildi. Grup I ratlara ait latans ortanca değeri 1,09 (0,96-1,35), Grup II 1,05 (0,91-1,45), Grup III 1,08 (0,81-1,59) olarak belirlendi. Grup I ratlara ait amplitüd ortanca değeri 7,14 (2,49-11,55), Grup II 3,65 (2,12-16,20), Grup III 7,10 (2,60-22,96) olarak belirlendi EMG sonuçlarının Grup I ve Grup II arasında dağılımı istatistiksel olarak benzer tespit edildi (p>0,05). EMG parametrelerinin Grup II ve Grup III arasında dağılımında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark belirlenmedi (p>0,05). Histopatolojik parametrelerin grup içindeki ortalamaları ele alınarak gerçekleştirilen karşılaştırmalarda atrofi ve fibrozis derecesi Grup I’de Grup II’ye göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük belirlendi (p değerleri sırasıyla; p=0,019; p=0,015). Grup I ve Grup II arasında vaskülarizasyon, yağlı değişiklik, inflamasyon verilerinin dağılımında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark belirlenmedi (p>0,05). Grup III’te Grup II’ye göre atrofi ve fibrozis derecesi istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük belirlendi (p değerleri sırasıyla; p=0,007; p=0,029). Grup II ve Grup III arasında vaskülarizasyon, yağlı değişiklik, inflamasyon verilerinin dağılımında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark belirlenmedi (p>0,05). Sonuç: Bu çalışmada deneysel model üzerinde stromal vasküler fraksiyon enjekte edilen latissimus dorsi kasının radyoterapinin oluşturduğu atrofi ve fibrozis histopatolojik parametreleri açısından etkinliğinin arttığını gösterdik. Göğüs ön duvarı yumuşak doku rekonstrüksiyonunda stromal vasküler fraksiyon klinik uygulanmasının radyoterapinin oluşturabileceği yan etkilerin azaltılması üzerine olumlu katkıları ileri araştırmalarla desteklenebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Total Palmar Arch Reconstruction with Saphenous Vein Graft Following Gunshot Injury
    (Thieme Medical Publ Inc, 2020) Ince, Bilsev; Ismayilzade, Majid; Soylu, Arda; Uyanik, Orkun; Dadaci, Mehmet
    [Abstract Not Availabe]

| Necmettin Erbakan Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Yaka Mahallesi, Yeni Meram Caddesi, Kasım Halife Sokak, No: 11/1 42090 - Meram, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez ayarları
  • Gizlilik politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri bildirim Gönder