Yazar "Susuz, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Kamusal alanda sanat olgusu ve görsel kültür(2017) Eliri, İsa; Susuz, MehmetKamusal alanlar genel ifadeyle, "toplum bireylerinin ortak kullanım alanlarıdır". Dolayısıyla bu alanlar toplumun ortak paylaşım ve etkileşim mekânlarıdır. 1950 sonrası değişen sanatın anlamsal ve biçimsel yapısı galeri ve sergi salonlarının dışına taşarak kamusal alanlara yönelmiştir. Kamusal alanlar, sanatçıların eserlerini biçimlendirerek topluma sunduğu alanlar haline gelmiştir. Toplum ve toplumun kullanım alanlarının sanat ile bütünleştiği mekânlar, toplumun fotoğrafını, sosyokültürel yapısının kimliğini ortaya koymaktadır. Kamusal alanlar günümüzde, geçmiş dönemlerin sergi salonu ve galeri mekânlarının fonksiyonunu yüklenerek 'sanatın ve sanat eserinin topluma sunulduğu (teşhir edildiği) alanlara dönüşmüştür'. Kamusal alanlar sanat eserlerinin birçok kişiyle etkileşime girmesine olanak tanır. Dolayısıyla sanatın 'üreticisi' olan sanatçı ile 'tüketicisi' olan toplum arasında yoğun bir ilişki söz konusudur. Kamusal alanlar, yıllardır toplumdan uzaklaştırılarak elit tabakanın etkileşim alanında yer alan 'sanat olgusunu' güncel sanat pratikleriyle asıl sahibine yani halkın ayağına getirmiştir. Kamusal alanlarda icra edilen sanatların tümünü 'kamusal sanat' kavramıyla ifade edebiliriz. Özellikle 1950'lerden sonra kamusal sanat envanterine birçok sanat anlayışı dâhil edilmiştir. Geleneksel sanatta 'sanat eseri karşısında 'pasif' konumda olan toplum bireyleri kamusal alanlarda sanat ile etkileşime girerek 'aktif' konuma geçerler. Toplum yaşantısının yoğun olduğu alanlara sanat taşınmalıdır. Sanat bulunduğu ortamı güzelleştirerek o ortama estetik değer kazandırır. Toplum, sanatın temas ettiği bu alanlara karşı farklı bakış açıları geliştirerek 'kültür belleği' oluşturur. Caddeler, sokaklar ve meydanlar bir kenti oluşturan önemli alanlardır. Bu alanların sanata kucak açması, sanat toplum bütünleşmesine zemin hazırlar. Geçmişten günümüze toplum sanat ilişkisine bakıldığında, toplumun büyük çoğunluğunun sanata mesafeli olduğu görülmektedir. Bu durumun en önemli nedeni olarak, sanatın belli bir tabakanın tekelinde olduğu anlayışının topluma empoze edilmeye çalışılmasıdır. Kamusal alanlardaki sanat çalışmaları ile sanatçı, sanat ve toplum arasındaki bağ güçlenerek toplumun çevresine bakışı estetik düzeye çekilir. Sanatın, toplumun sürekli kullanım alanı olan kamusal alanlarda varlığını göstermesi, bireylerin bu mekânlara bakış açılarını değiştirir. Bir bakıma sanat, görünmeyeni görünür hale getirir ve fark edilmeyenin fark edilmesini sağlar. Bireyler bu çıkarımları yaparken görsel kültür'ün sağlamış olduğu veri tabanından beslenir. Kamusal sanat, toplumun yaşadığı çevrenin farkına varmasını ve 'kent kültürü' bilinci edinmesini sağlar. Kamusal sanat çalışmaları, kalıcı estetik kentsel dokuların oluşturulmasında, toplumun yaşadığı çevreye karşı olan duyarlılığının arttırılmasında, bireylerin yaşantılarını ve aralarındaki ilişkiyi geliştirmelerinde önemli yer teşkil eder. Kamusal sanat, toplumun yaşantılarla edindiği maddi ve manevi kültürel motivasyonların odak noktasına sanat olgusunu yerleştirmeyi amaç edinir. Sanatın kamusal alanlarda uygulanması ve kalıcılığının sürdürülmesi toplumun 'görsel kültür' düzeyine bağlıdır. Bir toplumun görsel kültür düzeyinin gelişiminde, birçok görselliği bünyesinde barındıran sanat etkinlikleri büyük önem taşır. Araştırmada, kamusal sanat uygulamalarının toplumun görsel kültür belleğine olan katkısı ile kamusal alanlardaki sanat etkinliklerinin toplum üzerindeki etkileri saptanmaya çalışılmıştır. Elde edilen bilgi ve belgeler ışığında sonuç ve öneriler geliştirilmiştir. Araştırmada, verilerin toplanma sürecinde tarama yöntemi kullanılmıştır.