Yazar "Yüksekkaya, Hasan Ali" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Astımlı hastalarımızın klinik ve laboratuvar özellikleri ve bunları etkileyen faktörler(Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, 2003) Yüksekkaya, Hasan Ali; Reisli, İsmailÇocuk İmmünoloji ve Allerji polikliniğimizde Eylül 2001 -Mart 2003 tarihleri arasında astım tanısı ile takip edilen toplam 486 hastanın klinik ve laboratuar özelliklerini ve bunları etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla dosya kayıtlan incelendi. Astımlı hastaların % 37'si 4 yaş ve altındayken, % 63'ü 5 yaş ve üzerinde idi. 4 yaş ve altında erkek hasta sayısı astımlı kız hastaların yaklaşık 2 katı idi (p<0,05). Hastaların %80'i şehirde yaşıyordu ve %73,6'sında astım şikayetleri 5 yaşın altında başlamıştı. En sık başvuru şikayeti öksürük olup (%64,4) sık enfeksiyon öyküsü hastaların %52,9'unda alındı. Hastaların %7,2'si düşük doğum ağırlıklı ve %20,5'u sezeryanla doğmuştu. Ailesinde atopik hastalık öyküsü hastalarımızın %39,7'sinde saptanırken ebeveynlerin evde sigara içme oranı %48,5 evde hayvan besleme oram ise %7,6 olarak bulundu. Epidermal deri testinde en az bir allerjene duyarlılık oram %51,2 iken birden fazla allerjene duyarlılık % 23,5 oranında saptandı. Atopik astımlı hastalarımızda duyarlarıma sıklığı sırasıyla ev tozu akan (%51,4), polen (%50,01), hayvan tüyü (%14,3), küf (%6,9), inek sütü, (%3,5) yumurta, (%3,1) ve kakao (%1,9) allerjisi şeklindeydi. Astıma hastalarımızın %33'ünde allerjik rinit, % 17,2'sinde atopik dermatit, %7'sinde adenoid vejetasyon, %8,2'sinde gastroözefageal reflü eşlik ediyordu. Başvuru anında astımlı hastaların Akciğer grafisinde %46 sinüs grafisinde %33,9 oranında anormallik vardı. Serum total IgE yüksekliği hastaların %48'inde ve periferik kanda eozinofili hastaların %24' ünde saptandı. Adenoid vejetasyonun atopik hastalarda daha fazla geliştiği saptandı. Eşlik eden diğer hastalıklarla atopi arasında ilişki saptanmadı Astımlı hastalarda ailede atopik hastalık öyküsü varlığı ile atopi arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptandı (p<0,05). Astımlı hastalarda yaş ile birlikte atopi oranının arttığı, ancak 4 yaş ve altı grup ile 5 yaş üstü grup arasında atopi sıklığı yönünden istatistiksel olarak fark olmadığı saptandı (p>0,05). Beş yaş altında atopik dermatit ve gaströzafageal reflünün, 5 yaş üstünde ise allerjik rinit, ev tozu akan ve polenlere karşı duyarlanmanın daha fazla olduğusaptandı (p<0,05). Astımlı kız hastalarda, parsiyel Ig A eksikliği ve allerjik rinit oranı yüksek bulunurken, erkek 62hastalarda ev tozu akan duyarlılığı (Dp) küf ve yumurta allerjisi daha sık saptandı (p<0,05). Sonuç olarak bölgemizde atopi için şehirde yaşam ve ailede atopi öyküsünün önemli bir risk faktörü olduğu (p<0,05) ve allerjen duyarlılığında en sık ev tozu akarı ve polenlerin rol oynadığı, evde sigara içilmesi ve evde hayvan beslemenin astım için risk faktörü olmadığı saptandı. (p>0,05). Konya ile çevre iller ve Konya'ya bağlı ilçeler arasında atopi sıklığı, allerjen cinsi ve duyarlanma oranlan arasında fark olmadığı tespit edildi (p>0,05). Olgularımızın atopi oram, ülkemizdeki diğer çalışmalarda bildirilen oranlardan düşüktü ve bu durum çalışma grubumuzun yaşlarının düşük olmasına bağlandı.Öğe Klasik galaktozemili bir yenidoğanda Candida albicans menenjiti(2012) Altunhan, Hüseyin; Annagür, Ali; Konak, Murat; Ertuğrul, Sabahattin; Yüksekkaya, Hasan Ali; Örs, RahmiKlasik galaktozemi nadir görülen bir karbonhidrat metabolizma bozukluğudur. Galaktozemili hastalarda sepsis sıklığı belirgin derecede artmıştır. En sık görülen sepsis etkeni E. coli’dir. Mantar sepsisi galaktozemi hastalarında nadiren bildirilmiştir. Kandida sepsisi yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde özellikle prematürite ve düşük doğum ağırlığı gibi altta yatan bir risk faktörü olan bebeklerde önemli bir sepsis nedenidir. Galaktozemi hastalarında en sık sepsis etkeni E. coli olmasına rağmen altta yatan bir risk faktörü olmasa da kandidiyazisin de bu hastalarda bir sepsis ve menenjit etkeni olabileceği akılda tutulmalıdır. Ayrıca kandidiyaziste klinik ve laboratuar bulgular silik olabilir. Bu nedenle özellikle neonatal kandida menenjitinde erken tanı ve tedavi için şüphe indeksini yüksek tutmak gerekir. Böyle hastalarda BOS analizi, kültürü ve beyin görüntülenmesi mutlaka yapılmalıdır. Çünkü erken tanı ve tedavi hayat kurtarıcı olacaktır. Bu yazıda yatışının dördüncü gününde alınan kan kültüründe Candida albicans üreyen ve menenjit tanısı konan bir klasik galaktozemi olgusu sunuldu.