Necmettin Erbakan Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@Erbakan, Necmettin Erbakan Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

Güncel Gönderiler
İmam Eşa‘rî’de Îmân ve Küfür
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Eraslan, Mehmet Latif; Günel, Mehmet Emin
Îmân ve küfür meselesi ilahiyat alanının en önemli meselesidir. Bu mesele insan var oldukça da önemini korumaya devam edecektir. Bu meseleye ilişkin yeni yaklaşımlar farklı bakış açıları hep olmuştur. İslam tarihi içerisinde de farklı mezheplerin farklı yorumları olmuştur. Bu mezheplerden bir tanesi de Eş‘arî’lik mezhebidir. Eş‘arî, îmânı tasdik olarak kabul etmektedir. Tasdik dışında îmâna yapılan ilaveleri kabul etmemektedir. Çünkü ona göre Arapça dil kurallarına göre îmân yalnızca tasdiktir. Eş‘arî, nassın da bu konuda kendisini desteklediğini söylemektedir. Eş‘arî, îmân ve İslam’ı aynı görmez. İslam, îmândan daha geniştir. Kişinin îmân sahibi sayılabilmesi için ölüm anına kadar, îmânını muhafaza etmelidir. Eş‘arî, îmânda artma ve azalmanın olmayacağı görüşündedir. Eş‘arî, ehl-i kıble olan bir kimseyi îmân dairesinin dışına çıkarmamaktadır. Eş‘arî, küfrü îmânın karşıtı olarak kabul etmektedir. Küfrün mahali kalptir. Kişinin küfür davranışları kalbindeki küfürden dolayı meydana gelmektedir. Allah kafirleri küfürleri ile başbaşa bırakmıştır. Mü’minlere ise bir lütuf olarak, îmânları için onlara yardımda bulunmuştur. Eş‘arî, îmân ve küfür meselelerinde nassa ve sahabe icmasına bağlı kalmaktadır. Bunun dışında kalan görüşleri red etmektedir.
Haberde dezenformasyon: Deepfake (derin sahte) örneği
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Eşiyok, Kader; Berk, Mustafa Evren
Bu çalışmada haber sitelerinde yer alan dezenformasyon içerikli haberler, deepfake yani derin sahte örnekleriyle birlikte incelenmiştir. Çalışma BuzzFeedNews (Barack Obama’nın Sahte Haberlerle İlgili Bu kamu Hizmeti Duyurusu Göründüğü Gibi Değil, 2018), indyturk.com (“Deepfake” Kraliçe’den tuhaf Noel mesajı: TikTok dansı yapıp gelinini çekiştirdi, 2020), Cumhuriyet.com.tr (Gündem Ayçiçek Yağı: Serenay Sarıkaya’nın “deepfake” ile yapılan videosu sosyal medyayı karıştırdı, 2022), indyturk.com (Ukrayna'nın hacklenen devlet televizyonunda Zelenski'nin sahte "Teslim olun" mesajı yayımlandı, 2022), tgrthaber.com (Trump Tutuklandı mı? ABD'yi Karıştıran Fotoğraflar, 2023) ve ntv.com.tr ('Kanser hastası Brad Pitt' tuzağına düştü: Kocasından boşandı, 800 bin euro kaptırdı, 2025) adlı haber sitesinde yer alan 6 haber ile sınırlandırılmıştır. 2018 ve 2025 yılları arasında haber sitelerinde yer alan ve dezenformasyona neden olan deepfake içerikli haberler görüntüleriyle birlikte kronolojik sıraya göre incelenmiştir. İnceleme aşamasında dezenformasyona neden olan deepfake içerikli görüntülerin, ekran görüntüsü alınarak 5 farklı görsel oluşturulmuştur. Söz konusu bu görseller, 6 madde seçilerek oluşturulan kodlama cetveline göre incelenerek deepfake’ler tespit edilmiştir. Bunun sonucunda ise ulaşılan içerik analizi sonuçları tablo haline getirilmiştir. Bu bağlamda siyasi manipülasyon, dolandırıcılık veya reklam gibi birden fazla alanda karşımıza çıkan deepfake’lerin tespit edilebileceği görülmüştür. Bu çalışmada elde edilen bulgular neticesinde dezenformasyona neden olan deepfake’lerin yapay zekanın yanı sıra dikkatli bir gözlem sonucu manuel olarak da tespit edilebileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Kazakistan'da çağdaş İslam akımlar: Dini yeniden yorumlama ve toplumsal etkileri
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Sandibayev, Olzhas; Şenzeybek, Aytekin
Bu yüksek lisans tezi, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından (1991) günümüze uzanan süreçte Kazakistan’daki dinî alanın yeniden yapılanışını tarihsel ve sosyolojik bir bakış açısıyla ele almaktadır. Çalışma, 8. yüzyıldan itibaren kök salan Hanefî Mâtürîdî geleneğini; günümüzde Selefî, Diyobendî, Tebliğ, Nurcu, Gülen, Süleymancı ve Kurancı çizgiler gibi çağdaş akımlarla karşılaştırmalı biçimde inceleyerek süreklilik ve kırılma noktalarını ortaya koyar. Tezin temel amacı, bu akımların ortaya çıkış nedenlerini, yayılma stratejilerini ve Kazak toplumunun dinî kimliği üzerindeki etkilerini analiz etmektir. Ayrıca devletin “güvenlik-hoşgörü dengesi”ne dayalı politikalarının dinî çoğulculuğa yansımaları değerlendirilir. Din sosyolojisi, dinî modernleşme ve radikalizm literatüründen yararlanılarak çok katmanlı bir kuramsal çerçeve kurulmuştur. Çalışmada nitel araştırma yöntemleri kullanılmış; kapsamlı literatür taraması, resmî doküman incelemesi, sınırlı yarı-yapılandırılmış mülakatlar ve içerik analizi bir arada yürütülmüştür. Böylece Selefî-Vehhâbî ideolojilerin yükselişi, Yesevî Nakşibendî tasavvufî mirasın dönüşümü ve Türkiye menşeli cemaatlerin eğitim temelli faaliyetleri bütüncül bir çatı altında değerlendirilmiştir. Sonuç olarak tez, Kazakistan’daki din-devlet-toplum ilişkilerini güncel veriler ışığında yeniden yorumlayarak radikalizmle mücadele, geleneksel tasavvufun korunması ve dinî çoğulculuğun kurumsallaştırılması konularında literatüre ve politika yapıcılarına yönelik kapsamlı bir değerlendirme sunmaktadır.
Sirâceddîn en-Neşşâr ve el-Budûru'z-Zâhira adlı eserinin tahlili
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Karabacak, Seyit Furkan; Koyuncu, Recep
Kıraat ilmi, Kur’an’ın doğru okunması ve aktarılması sürecinde tarih boyunca İslami ilimler içerisinde ayrı bir öneme sahip olmuştur. Bu çalışma, hicrî 9. yüzyılda yaşamış önemli kıraat âlimlerinden Ebû Hafs Sirâceddîn Ömer b. Kâsım en-Neşşâr’ın hayatını, kıraat ilmindeki yerini ve en meşhur eseri olan el-Budûrü’z-zâhira fi’l-kırâʾâti’l ʿaşri’l-mütevâtira adlı eserini incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın ilk bölümünde Neşşâr’ın yaşadığı dönem, ilmî çevresi, eğitim süreci ve eserleri ele alınmış; ardından el Budûrü’z-zâhira adlı eseri, takrîb tarîki çerçevesinde seçilen örnekler üzerinden analiz edilmiştir. Söz konusu eser, mushaf merkezli düzeni, kolay anlaşılır üslubu ve sahih rivayetleri öne çıkaran yapısıyla dönemindeki kıraat literatüründen ayrılmaktadır. Ayrıca, sahih olmayan vecihlere dair bazı değerlendirmeleri ve kıyas yöntemiyle yaptığı vecih tasnifleri, müellifin metodolojik yaklaşımını yansıtmaktadır. Neşşâr, kıraat ilmine yaptığı katkılarla yaşadığı dönemde büyük bir şöhrete ulaşmış olmasına rağmen, günümüzde ismi ve eserleri yeterince tanınmamaktadır. Bu durum, çalışmanın bilimsel önemini artırmakta ve Neşşâr’ın kıraat geleneğindeki yerinin yeniden değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır. Araştırma, yalnızca müellifin ilmî mirasını tanıtmakla kalmayıp, aynı zamanda onun yöntemi üzerinden yapılacak karşılaştırmalı analizlerin kıraat literatürüne katkı sağlayacak yeni araştırmalara zemin hazırlaması beklenmektedir.
Üniversite öğrencilerinin dijital serbest zaman katılımları ve fiziksel aktivite düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi
(Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Deler, Hakan; Büyükipekci, Serdar
Bu çalışmamızın amacı, üniversite öğrencilerinin dijital serbest zaman katılım amaçları ile fiziksel aktivite düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Nicel araştırma desenlerinden ilişkisel tarama modeline göre yürütülen bu çalışmanın örneklemini, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi Turizm Fakültelerinde öğrenim gören 483 öğrenci oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak Kişisel Bilgi Formu , Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi (UFAA) Kısa Formu ve Dijital Serbest Zaman Katılım Amaçları (DSZKA) Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizi için JAMOVİ 2.6.26 programı kullanılmıştır. İstatistiksel analizlerde tanımlayıcı istatistiklerin yanı sıra, değişkenler arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla Pearson korelasyon analizi ve grup karşılaştırmaları için bağımsız örneklemler T-testi ve tek yönlü ANOVA testleri kullanılmıştır. Araştırma bulguları, dijital serbest zaman katılım amaçları ile toplam haftalık fiziksel aktivite düzeyi (MET) arasında istatistiksel olarak anlamlı ve orta düzeyde negatif bir ilişki olduğunu göstermiştir. Benzer şekilde, toplam fiziksel aktivite düzeyi ile günlük oturma süresi arasında da orta düzeyde negatif bir ilişki saptanmıştır. Buna karşın, dijital serbest zaman katılım amaçları ile günlük oturma süresi arasında düşük düzeyde pozitif bir ilişki tespit edilmiştir. Demografik değişkenler açısından yapılan analizlerde; öğrenim görülen okul, çalışma durumu, sınıf düzeyi, bölüm, algılanan gelir durumu ve ikamet türü gibi faktörlerin öğrencilerin fiziksel aktivite düzeyleri, III oturma süreleri ve dijital serbest zaman katılım amaçları üzerinde anlamlı farklılıklar yarattığı bulunmuştur. Sonuç olarak, üniversite öğrencilerinde dijital serbest zaman etkinliklerine yönelik katılım amaçları arttıkça fiziksel aktivite düzeylerinin azalma ve sedanter davranışların artma eğiliminde olduğu görülmüştür. Bu bulgular, dijitalleşen yaşam tarzlarının dengelenmesinin önemini vurgulamakta ve üniversiteler, eğitimciler ve sağlık profesyonelleri için öğrencilerin fiziksel aktiviteye katılımını teşvik edecek ve dengeli bir serbest zaman anlayışını destekleyecek stratejiler geliştirilmesi gerektiğine işaret etmektedir.