Yazar "Özer, Nejla" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Assessment of Data Regarding Thalassemias and Hemoglobin Variants From a Tertiary Referral Hospital Laboratory in Turkey(2017) Özer, Nejla; Uysal, Saliha; Güngören, Merve Sibel; Aköz, Mehmet; Balcı, TevfikAmaç: Hemoglobinopatiler, globin fonksiyonlarını bozan bir grup hastalıktır. HPLC, hemoglobinopati taramalarında tüm dünyada en sık kullanılan tekniktir. Çalışmada, Türkiye'de bir üçüncü basamak hastane laboratuvarında 3 yıllık retrospektif hemoglobinopati sıklığı değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Üniversite hastanemize başvuran 2461 hastanın 3 yıllık laboratuvar ve hastane kayıtları incelenmiştir. Hemoglobinopati taramasında Tosoh G8 HPLC cihazı kullanılmıştır Bulgular: HbA2%3,5 olan 668, %3,5HbA2%4 olan 19 sonuç saptanmıştır.19 sonuçtan 10'u betatalasemi minör olarak kabul edilmiştir. HbA2 %4 olan 649 sonuç vardır ve sonculara göre 602 hasta beta-talassemi minör olarak kabul edilmiştir. HbA2 düzeylerine göre, hastaların %25'i beta-talasemi minör olarak değerlendirilmiştir. HbF%2 olan 391 hasta saptanmış ve HbA2%3,5 olan 138 kayıt ayrıntılı incelemeye alınmıştır. Varyant analizi veri kümesi, 53 hasta içermektedir. HbA2%3,5 ve HbF%2 olan, varyant pikleri mevcut kayıtlar incelenmiş ve 28 vaka saptanmıştır. En sık görülen Hb varyantları sırasıyla HbH, HbS, HbD, HbC, HbE ve HbO-Arab'dır. Sonuç: Çalışmada en sık varyantlar sırasıyla HbH, HbAS, HbAD, HbAC, HbAE ve HbO-Arab olarak bulunmuştur. Beta talasemi minör sıklığı ülkemizin gelen popülasyonundan yüksek olarak %25 bulunmuştur. Özellikle hematolojik malignensiler, herediter sferositoz ve demir eksikliği anemisi gibi eşlik eden durumlar hemoglobinopati değerlendirmesinde akılda tutulmalıdır.Öğe Diagnostic and Prognostic Significance of Neutrophil Gelatinase- Associated Lipocalin and Pentraxin-3 in Acute Coronary Syndrome(2017) Özer, Muhammet Raşit; Ergin, Mehmet; Kılınç, İbrahim; Dündar, Zerrin Defne; Özer, Nejla; Önal, Mehmet Akif; Girişgin, Abdullah Sadık; Koçak, Sedat; Gül, Mehmet; Cander, BaşarAim: The aim was to evaluate the levels of serum pentraxin-3 (PTX-3) and neutrophil gelatinase-associated lipocalin (NGAL) and the efficiency of making a diagnosis and to estimate the prognosis in patients with chest pain.Materials and Methods: The study was conducted in the Necmettin Erbakan University Meram Medicine School Emergency Department. Patients who had chest pain and met the inclusion criteria were accepted. They were divided into the following groups: acute coronary syndrome (ACS), a diagnosis other than ACS (non-ACS), and control. The patients in theACS and non-ACS groups were divided into five sub-group -groups: ST Elevated Myocardial Infarction (STEMI) Non- ST Elevated Myocardial Infarction (NSTEMI), Unstable Angina Pectoris (USAP), stable angina, and pulmonary embolus. For all patients, serum PTX-3, serum NGAL, troponin I, and creatine kinase-MB fraction (CK-MB) levels were measured.Results: There were 199 patients in the ACS and non-ACS groups and 30 patientsin the control group. There was no significant difference among the study groups in terms of age and PTX-3 and NGAL levels. When comparing survival and non-survival in terms of in-hospital death, CK-MB and troponin I levels were significantly higher in the ACS and non-ACS groups than in the control groups, whereas there was no significant difference in terms of PTX-3 and NGAL levels.Conclusion: The results of our study demonstrated that PTX-3 and NGAL are not effective biomarkers in the differential diagnosis and the determination of in-hospital mortality in ACS. However, the limitations of the study should be considered. The results confirmed that CK-MB and Troponin I can be safely used in the differential diagnosis and the prediction of mortality.Öğe Konya bölgesinde yaşayan annelerin biyolojik sıvılarında besin kaynaklı miRNA varlığının araştırılması(2018) Özer, Nejla; Gürbilek, MehmetAmaç: Bu çalışmada, emziren annelerden eş zamanlı alınmış olan plazma ve anne sütü gibi biyolojik sıvılarda, annelerin günlük diyetlerinde tükettikleri gıdalara ait miRNA varlığı araştırılmıştır. Yöntem: Laktasyonunun 1-12 aylarındaki, sağlıklı ve gönüllü 11 emziren anne çalışmaya dahil edilmiştir. Annelerden alınan plazma örnekleri ile süt örneklerinin lipid ve lipid altı kısımlarında besinsel miRNA varlığı RT-PCR yöntemi ile araştırılmıştır. Ardından varlığı tespit edilen miRNA'ların insanda etki edebileceği mRNA ve yolaklar veri tabanlarından araştırılmıştır. Bulgular: Mdm-miR171i, mdm-miR7121d, sly-miR169c, sly-miR156a, osa-miR168a-5p, tae-miR167a, gma-miR1520d ve gma-miR156b için hem plazma, hem de süt örneklerinde anlamlı ekspresyon tespit edilmiştir. Sly-miR169b, osa-miR168a-3p, osa-miR156a ve taemiR159b için plazmada anlamlı miktarda ekspresyon tespit edilirken, süt örneklerinde anlamlı ekspresyon gözlenmemiştir. Mdm-miR858, mdm-miR399a, tae-miR167b ve taemiR159a için hiçbir örnekte anlamlı ekspresyon gözlenmemiştir. Veri tabanlarında yapılan karşılaştırma sonucu, plazmada tespit edilen besinsel miRNA'ların bazı insan mRNA'larının 3' UTR bölgesi ile yüksek oranda baz eşleşmesi gösterdiği tespit edilmiştir. Sonuç: Besinsel miRNA'nın insan plazması ve anne sütüne geçtiği, ancak bu geçişin miRNA'ların bazıları için gerçekleşmediği tespit edilmiştir. Yine bu miRNA'ların insanda pek çok yolak üzerine etkili olabileceği tespit edilmiştir. Öte yandan miRNA'ların geçiş mekanizmalarının tespiti ve insan metabolizmasındaki rollerinin kesin olarak gösterilebilmesi için çok daha kapsamlı çalışmalar yapılması gerekmektedir.