Yazar "Bozyiğit, Recep" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 8 / 8
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Aliağa İlçesinde Arazi Kullanımına Etki Eden Doğal Ve Beşeri Faktörler(2013) Eroğlu, İlker; Bozyiğit, RecepAliağa İlçesi, Çandarlı Körfezi'nin art bölgesinde yer alır. Yüzölçümü 274 km2 dir. İlçe sınırları içinde kalan saha, hafif engebeli bir topografya özelliği gösterir. Topografyanın şekillenmesinde iç ve dış kuvvetlerin etkileri görülür. İlçenin alüvyal alanlarında tarımsal çeşitlilik görülürken, diğer yüksek ve engebeli sahalarda tarımsal çeşitlilik azalmakta, hayvancılık ön plana çıkmaktadır. Aliağa'daki arazi varlığının %44,1'i tarım, %21'i ormanlık ve fundalık, %19,9'u çayır-mera, %14,9'u tarım dışı alanlardan ve %0,1'i su yüzeyinden oluşmaktadır. Aliağa'da fiziki coğrafya koşulları arazi kullanımı açısından önemli avantajlar sunmasına rağmen, beşeri faktörlerden kaynaklanan yanlış ya da amaç dışı arazi kullanımı birçok sorunun ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu sorunların başında tarım, orman ve mera alanlarının azalması, çevre kirliliği gelmektedir. Aliağa'da arazi kullanımında karşılaşılan sorunların çözümü, insan-doğal çevre ilişkisini esas alan arazi planlamalarının yapılması ve beşeri faaliyetlerin bu planlara göre yürütülmesi ile mümkün olacaktır. Bu çalışmada, Aliağa İlçesi'nin doğal ortam özellikleri ile insan ilişkileri üzerinde durulmuş, daha sonra beşeri faaliyetlerin arazi kullanımı üzerindeki etkileri incelenmiştir. Çalışma, Aliağa İlçesi'ndeki arazi kullanımına doğal ve beşeri faktörlerin etkilerini, arazi kullanımında karşılaşılan sorunları ve bu sorunlara çözüm önerileri sunmayı hedeflemektedirÖğe Aliağa Limanı(2013) Bozyiğit, Recep; Eroğlu, İlkerAliağa Limanı, Çandarlı Körfezi'nde yer almaktadır. Liman coğrafi konumu açısından ulusal ve uluslararası stratejik bir öneme sahiptir. Aliağa Limanı'nın kurulması ve gelişmesinde doğal çevre faktörleri ve sanayileşme etkili olmuştur. Başlangıçta sanayi tesislerinin belirli yüklerini taşımak için kurulan iskeleler, gün geçtikçe artan sanayi ve liman faaliyetleri nedeniyle çok çeşitli maddenin taşındığı genel liman haline gelmiştir. Aliağa Limanı'nda 12 sanayi kuruluşuna ait 36 iskele yer almaktadır. İskelelerin toplam uzunluğu 8 849 metreyi bulunmaktadır. Bu iskelelerde bulunan modern teknik donanım ve teçhizat ile dünya standartlarında hizmet verilmektedir. Aliağa Limanı'nın yıllık gemi kabul kapasitesi 9 999 gemi/yıl'dır. Liman tesisleri içinde Tüpraş, Habaş ve Petkim iskeleleri toplam yükleme ve boşaltma miktarları ile öne çıkmaktadır. Liman alanında yer alan gemi söküm tesisleri ülkemizin tek gemi geri dönüşüm tesisleri olması nedeniyle ayrı bir öneme sahiptir. Aliağa Limanı, toplam yük eleçlemesinde ve gemi trafiğinde ülkemiz limanları içinde üçüncü sırada yer almaktadır. Liman, bugün İzmir Limanı'nın alternatifi durumuna gelmiş hatta fonksiyonel olarak daha gelişmiştir. Bütün bu özelliklerine rağmen Aliağa Limanı az tanınan bir limandır. Bu çalışmada Aliağa Limanı'nın coğrafi konumu, doğal çevre özellikleri, kuruluş ve gelişimi, yük taşımacılığı, ülkemiz limanları arasındaki yeri, hinterlandı, Aliağa şehrine etkileri, sanayi sektörüyle ilişkisi, limanın gelişimini sınırlandıran sorunlar ve çözüm önerileri konularına değinilmiştir. Çalışma Aliağa Limanı'nın bölge ve ülke çapında önemine ve tanıtımına coğrafi bir bakış açısıyla katkı sağlamayı amaçlamaktadır.Öğe Altınapa Barajı Havzasında (Konya) erozyon ve önlemler(2017) Bozyiğit, Recep; Kaya, BaştürkAltınapa Barajı Havzası’nda (Konya) Erozyon ve Önlemler adlı çalışma, yöredeki erozyonu doğuran coğrafi faktörleri ile erozyon arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı hedeflemektedir. Altınapa Barajı Havzası Konya il merkezinin batısında yer almaktadır. Altınapa Barajı Havzası’nda plato ve vadi tabanı ovaları ana rölyefi oluşturmaktadır. Havza’da Üst Miosen-Pliosen yaşlı killi kalker, marn, tüflerden oluşan sahalar geniş yer kaplar. Araştırma sahasında ilkbahar ve sonbahar yağışlarının etkili olduğu yarı kurak iklim görülür. Bitki örtüsü bakımından fakirdir. Daha çok sıcaklığa ve kuraklığa dayanabilen step formasyonları yaygındır. Havzanın şekillenmesinde Uluçay ve kolları etkili olmuştur. Altınapa Barajı Havzası doğal coğrafi özelliklerin yanında yanlış arazi kullanımı, aşırı otlatma, orman tahribi gibi olumsuzluklar erozyonun ortaya çıkması ve şiddetinde etkili olmuştur. Havzada su erozyonu ve tipleri görülmektedir. Araştırma sahasının doğu, kuzey ve güney kesimlerinde şiddetli ve çok şiddetli erozyona uğramış sahalar geniş yer kaplamaktadır. Hafif ve orta şiddette erozyon vadi tabanı ovaları ile farklı yükseltilerdeki eğimli yüzeylerde etkili olmuştur. Altınapa Barajı Havzası’nda doğal ve beşeri koşullarının olumsuzlukları erozyonun sürekliliğini sağlamıştır. Bu konuda alınabilecek önlemlerin başında bitkisel tedbirler ve yöre halkının arazi kullanımı konusunda bilinçlendirilmesi gelmektedir.Öğe Coğrafya öğretmen adaylarının doğal afetlerle ilgili bazı kavramlar hakkındaki bilişsel yapılarının belirlenmesi(2017) Bozyiğit, Recep; Kaya, BaştürkBu çalışmanın amacı coğrafya öğretmen adaylarının doğal afetlerle ilgili bazı kavramlar hakkındaki bilişsel yapılarını Kelime İlişkilendirme Testi (KİT) kullanarak tespit etmektir. Çalışmanın örneklemini, 2015-2016 öğretim yılında Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi, Coğrafya Öğretmenliği 5. sınıfta öğrenim gören 34 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Bu çalışmada Toprak Erozyonu, Heyelan, Kuraklık ve Sel sözcükleri anahtar kavramlar olarak seçilmiştir. Verilerin analizinde betimsel analiz tekniklerinden olan frekans hesabı kullanılmıştır. Her bir anahtar kavram bir kağıda 10 kez alt alta yazılmış ve öğretmen adaylarının bu anahtar kavramların zihinlerinde çağrıştırdığı kelimeleri 30 saniye içerisinde yazmaları istenmiştir. Elde edilen veriler incelenerek, anahtar kavram ve cevap kelimelerden oluşan bir frekans tablosu oluşturulmuştur. Kavramlara ilişkin elde edilen sözcükler ayrıntılı olarak incelenmiş, tekrarlanan sözcükler dikkate alınarak belirlenen kesme noktaları doğrultusunda kavram ağları oluşturulmuştur. Ayrıca her bir kelimeye yönelik olarak öğretmen adaylarının kurdukları ilgili cümleler özelliklerine göre sınıflandırılarak analiz edilmiştir. Sonuç olarak elde edilen veriler değerlendirildiğinde öğretmen adaylarının sel, kuraklık, heyelan ve erozyon konularına ilişkin kavramsal bilgiye sahip oldukları ancak bu bilgilerin yeterli düzeyde olmadığı görülmektedir. Cümle örnekleri incelendiğinde anahtar kavramlarla ilgili, bilimsel bilgi içeren cümle örneklerinin daha fazla olduğu, ancak bazı bilimsel olmayan ve kavram yanılgısı içeren cümle örneklerinin de olduğu görülmektedir.Öğe An Evaluation on the Hydrogeomorphologıcal Properties of the Eşen Stream Basın(2018) Bozyiğit, RecepThe purpose of the study “An Evaluation On The Hydrogeomorphological Properties Of The Eşen Stream Basin”, is to reveal the problems which have formed problems or having the risk of problem formation depending on the geomorphological and hydrological properties the basin has. The Eşen Stream Basin, is situated within the Muğla-Antalya provincial borders of Mediterranean Region, Antalya Section. The basin is divided into two large geomorphological units with young tectonic movements starting from Miocene-Pliocene and continuing along the Quaternary. One of which is the Seki Basin that is covered with vast mountainous and platelike lands broken a little with tectonic effects in the north-east; the other is the Lower Eşen Stream Basin, which is torn by N-S and NW-SE direction faultline in the south. The erosion-accumulation activities, geological structure, tectonism, high slope values of the Eşen Stream and the auxiliary branches, which have not yet reached a balance profile in winning today's relief, have been influenced by the values of the Eşen Stream Basin. Soil erosion, landslides, earthquakes, moving sand dunes, floods and slants in the Eşen Stream Basin constitute a problem for human activities. However, with the measures to be taken, the damages of these problems can be reduced to or even entirely useful. Thus making future plans for evaluating the potential of existing natural and human resources in Eşen Stream Basin has now become a necessity.Öğe Geological and Geomorphological Evaluation of Melendiz Stream Basin(2018) Baylak, Halil Mesut; Bozyiğit, RecepThe research area is the Melendiz Stream Basin in Aksaray. Melendiz Stream Basin is located in the Lake Tuz Closed(Endorheic) Basin. The Ihlara Valley part of the basin is included in the Cappadocia tourism zone.Paleozoic, Mesozoic, Tertiary and Quaternary formations are observed in the study area and its immediate surroundings.Mount Hasan, Melendiz Mountain, Mount Keçiboyduran, Mount Göllü and Mount Kulaklı volcanoes have been influential onthese formations. Major morphological elements that draw attention are mountainous and hilly areas, piedmont plains that we seein the east of the Çiftlik district and Ihlara Canyon Valley. The Fairy Chimneys, the horizontal forms of the formations (terracesets), the covert appearance of the Mount Hasan ash, the thin but widespread outcrop of the travertines along the fault lines,constituted the present geomorphological structure of the erosion research area whose effects are observed.Göğüs Stream which is the largest tributary of Melendiz Stream forms the main stream of the basin. The Stream drains anarea of approximately 565.2 km2 that we have identified with all of its tributaries. In Melendiz Stream, dendritic drenage isobserved in the areas where the lateral tributaries reunite; braided drenage is observed along main stream flow area. The mostimportant lake in the surrounding of research area is Mamasun Dam Lake.Öğe Konya ili obruklarının turizm potansiyeli(2016) Tapur, Tahsin; Bozyiğit, RecepObruk, yeraltındaki çözünebilir kayaçların su ile teması sonucunda oluşan boşlukların tavanının çökmesiyle meydana gelir. Türkiye'de obruk adını verdiğimiz karstik şekiller Konya ilinde yoğunluk göstermektedir. Bu güne kadar Konya İli'nde 104 obruk tespit edilmiştir. Bu obruklar oluşum ve doğal güzellikleri (göl, farklı morfometrik şekilleri, flora ve faunaları) ile turizm potansiyeline sahiptir. Başta Kızören, Meyil, Çıralı, Timraş, İnoba, Yarımoğlu, Yavşançukuru, Akviran, Belkuyu ve Apa obrukları turizm potansiyeli yüksek obrukların başında gelmektedir. Bu çalışma; obrukların oluşum, morfometrik özellikleri ile turizm potansiyelini ortaya koymayı hedeflemektedir. Çalışma, 2013, 2014, 2015 yıllarını kapsamaktadır. Bu zaman süresince obruklar, periyodik incelemeye tabi tutulmuş, CPS ve şerit metre yardımı ile ölçümler gerçekleştirilmiştir. Son aşamada elde edilen bulgular doğrultusunda çalışma şekillendirilmiştir. Sonuç olarak Konya ili obrukları ana yollardan uzak olması, altyapı ve tanıtım faaliyetlerininyapılmaması nedeniyle turizmde hak ettiği yeri alamamıştır. Bu konuda öncelikli olarak turizm altyapısı ve kısa metrajlı tanıtım filmleri hazırlanarak obruklar afişe edilmelidir. Ayrıca yöre halkı da turizm konusunda bilinçlendirilmelidir.Öğe Yunt Dağı ve çevresinin iklim özellikleri(2012) Eroğlu, İlker; Bozyiğit, RecepYunt Dağı ve çevresini oluşturan saha, Ege Bölgesi’nin Asıl Ege Bölümü’nde Bakırçay ve Gediz depresyonlarının arasında yer alır. Araştırma sahası, Kırkağaç ve Akhisar ovaları ile Çandarlı Körfezi arasında, kuzeydoğu-güneybatı yönünde uzanır. Yüzölçümü 3521,70 km² dir. Yunt Dağı ve çevresinde karakteristik Akdeniz iklimi hüküm sürmektedir. Sahanın iklim özelliklerinin ortaya çıkmasında hava kütlelerinin yıllık hareketleri, yükselti, engebelilik, dağların uzanışı, deniz etkisi ve bakı şartları etkili olmaktadır. Araştırma sahasında yıllık ortalama sıcaklık 15,3 C (Soma) ile 16,9 C (Manisa); yıllık amplitüt ise 18 C (Aliağa) ile 21,6 C (Manisa) arasındadır. Rüzgârlar, topoğrafik şartlara uygun bir durum sergileyerek E-W ve NE-SW yönlerinden etkin olarak esmektedir. Yıllık ortalama nispi nem oranı en fazla Akhisar’da (%63), en az Soma’da (%55) tespit edilmiştir. Etüt sahasında yıllık ortalama yağış miktarı Manisa’da 704,6 mm, Soma’da 652,4 mm, Akhisar’da 563,3 mm, Menemen’de 555,8 mm, Kınık’ta 488,4 mm ve Aliağa’da 484 mm dir. Yıl içinde düşen yağışın yaklaşık yarısı kış mevsiminde görülmektedir. Yaz mevsimi oldukça kuraktır. İlkbahar mevsimi sonbahara göre daha yağışlı geçer. E. de Martonne ve Erinç formüllerine göre Soma, Akhisar, Menemen ve Manisa yarı nemli, Kınık ve Aliağa yarı kurak iklim sahası içinde kalmaktadır. Köppen’nin iklim tasnifine göre Soma, Kınık, Akhisar, Aliağa ve Menemen Csap ve Manisa Csap' ile gösterilen “ Kışı ılık, yazı sıcak ve kurak iklim (Akdeniz iklimi) tipi” ne girer. Bu çalışma coğrafya biliminin ilkelerine bağlı kalınarak Yunt Dağı ve çevresinin iklim özelliklerini ortaya koymak amacıyla hazırlanmıştır.