Yazar "Demirayak, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Clinical and Radiological Results of Microsurgical Posterior Lumbar Interbody Fusion and Decompression without Posterior Instrumentation for Lateral Recess Stenosis(Korean Soc Spine Surgery, 2015) Demirayak, Mehmet; Sisman, Lokman; Turkmen, Faik; Efe, Duran; Pekince, Oguzhan; Goncu, Recep Gani; Sever, CemStudy Design: A single-center, retrospective patient review of clinical and radiological outcomes of microsurgical posterior lumbar interbody fusion and decompression, without posterior instrumentation, for the treatment of lateral recess stenosis. Purpose: This study documented the clinical and radiological results of microsurgical posterior lumbar interbody fusion and decompression of the lateral recess using interbody cages without posterior instrumentation for the treatment of lateral recess stenosis. Overview of Literature: Although microsurgery has some advantages, various complications have been reported following microsurgical decompression, including cage migration, pseudoarthrosis, neurologic deficits, and persistent pain. Methods: A total of 34 patients (13 men, 21 women), with a mean age of 56.65 +/- 9.1 years (range, 40-77 years) confirmed spinal stability, and preoperative radiological findings of lateral recess stenosis, were included in the study. Interbody polyetheretherketone cages and auto grafts were used in all patients. Posterior instrumentation was not used because of limited resection of the posterior lumbar structures. Preoperative and postoperative radiographs, computed tomography scans, and magnetic resonance imaging were assessed and compared to images taken at the final follow-up. Functional recovery was also evaluated according to the Macnab criteria at the final follow-up. Results: The average follow-up time was 35.05 +/- 8.65 months (range, 24-46 months). The clinical results, operative time, intraoperative blood loss, and duration of hospital stay were similar to previously published results; the fusion rate (85.2%) was decreased and the migration rate (5.8%) was increased, compared with prior reports. Conclusions: Although microsurgery has some advantages, migration and pseudoarthrosis remain challenges to achieving adequate lumbar interbody fusion.Öğe Radius distal uç kırıklarında statik unilateral eksternal fiksatör tedavi sonuçlarının değerlendirilmesi(Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, 2005) Demirayak, Mehmet; Tunç Cevat ÖğünEl bileği ekleminin insanın günlük yaşamındaki önemi, travmatolojide en sık karşılaşılan kırık olması, insan vücudunun en hareketli eklemlerinden biri olan el bileğine komşuluğu nedeniyle radius distal uç kırıkları insanın yaşam kalitesi için oldukça önem arz etmektedir. Geçmiş yıllarda teknolojik yetersizlik nedeniyle genellikle konservatif tedavi yapılmış ve oluşan sakatlık da bir yazgı gibi değerlendirilmiştir. Günümüzde bilim ve teknolojinin gelişmesine bağlı olarak yeni tedavi yöntemleri geliştirilmiştir. Özellikle eklemi ilgilendiren kompleks kırıklar ve açık tipteki kırıklar oldukça önem arz eder.İyi tedavi edilmediği takdirde el bileğinde artroz ve buna bağlı kronik ağrı meydana gelir. Bu da özellikle el bileğini daha fazla kullanan üretken insanlarda el becerilerini ve yaşam konforunu olumsuz etkiler. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalma Şubat 1997-Ekim 2003 tarihleri arasında başvuran radius distal uç kırıklı 3 6' sı erkek, 7 'si kadın 43 hastaya Selfîks tipi statik eksternal fiksatörle tedavi uygulanmıştır. Yirmi sekizi dominant, 14'ü nondominant ve l'inde de her iki eli etkilenen hastaların ortalama yaşı 39.5 idi. AO sınıflamasına göre l'i tipA3, l'i tipBl, 2'si tipB2, ll'i tipCl, 16'sı tipC2, 13'ütipC3idi. Kliniğimizde daha çok AO /C1-C2-C3, înstabil kırıklar ile açık kırıkların tedavisinde kullanılan eksternal fiksatörün fonksiyonel olarak başarılı olması için; eklem yüzünün restorasyonunun sağlanması, metafîziyel ve diafiziyel defektlerde kemik grefti konarak, volare ve dorsale aşın deplase kırıklarda sınırlı açık redüksiyon, ve parçaların tespiti, radial yüksekliğin sağlanması, palmar ve radial tiltin sağlanması için eksternal fiksatör tek başına veya K-teli ile kombine olarak kullanılmıştır. 114Vakalar ortalama 22 ay takip edilmiş ve Demerit Fonksiyonel Puanlama Sistemine göre ;%5 mükemmel, %64 iyi, %21 orta, %10 kötü, Stewart radyolojik Skorlama Sistemine göre; %12 mükemmel, %70 iyi, %14 orta, %4 kötü sonuç elde edilmiştir. Bilindiği üzere eklemi ilgilendiren kırıklarda anatomik redüksiyon, stabil bir tespit ile erken hareket başarılı bir sonuç için gerekli ilkelerdir. Anatomik redüksiyon ve stabil bir tespit oluşturma konusunda literatür sonuçlarıyla benzer sonuçlar elde edilmiştir. Erken harekete başlamayı mümkün kılan eklemli fiksatörün tedavideki yeri göz önünde bulundurulmalıdır. Postoperatif rehabilitasyon başarılı bir sonuç için önemli unsurlardan biridir. Sonuç olarak kompleks radius distal uç kırıklarında eksternal fiksatör uygulaması kolay, konforlu, sonuçlan başarılı bir osteosentez yöntemi olup uygun endikasyon olan hastalarda kullanılması oldukça avantajlıdır.