Yazar "Eren, Sevim" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 1997-2013 yılları arasında üniversite seçme ve yerleştirme sınavlarında sorulan limit sorularının Bloom Taksonomisine göre analizi ve ilköğretim matematik öğretmen adaylarının bilişsel düzeyleri(2016) Yalçınkaya, İbrahim; Eren, SevimBu araştırmanın amacı, 1997-2013 yılları arasında üniversite seçme ve yerleştirme sınavlarında (ÖSS, ÖYS, YGS, LYS) çıkmış limit sorularını Bloom Taksonomisine göre analiz etmektir. Bu sorulardan hazırlanan bir başarı testi ile adayların bilişsel düzeyleri belirlenmiş ve ayrıca hazırlanan bir form ile cinsiyet, yaş, sınıf, akademik başarı ve lise türü değişkenlerinin adayların cevapları üzerindeki etkileri belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırma tarama modelindedir. 1997-2013 yılları arasında çıkmış çoktan seçmeli sorular Bloom Taksonomisine göre seviyelere ayrılmış ve bu ayırım yapılırken uzman yardımı alınarak bir başarı testi oluşturulmuştur. Başarı testine ek olarak cinsiyet, sınıf, akademik başarı ve lise türü değişkenlerini içeren bir form hazırlanıp adaylara sunulmuştur. Başarı testi Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği Programında öğrenim gören öğrencilere uygulanmıştır. Araştırmaya 1, 2 ve 3. Sınıf düzeylerinden 90 tane (78 kız ve 12 erkek) öğrenci rastgele seçilmiştir. Veri analizi sonuçlarına göre, katılımcılar en düşük başarıyı analiz düzeyinde göstermiştir. Sadece uygulama düzeyinde kız öğrencilerin erkek öğrencilerden daha başarılı olduğu tespit edilmiştir. Sınıf düzeylerine göre yapılan analiz sonuçlarına göre 2. sınıf öğrencileri kavrama düzeyinde diğer öğrencilerden daha başarılı olmuştur. Okul türü ve yaş değişkenleri bakımından adayların punanları arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sonuç olarak, akademik başarısı yüksek öğrencilerin daha başarılı olduğu gözlenmiştir. Çalışmada bilgi seviyesindeki soruların en fazla sayıda doğru cevaplanması beklenirken uygulama seviyesindeki sorular bilgi ve kavrama seviyelerini geçerek en çok cevaplanma oranına sahip olmuştur. Bu sonuç Yenilenmiş Bloom Taksonomisini desteklemektedir. Çünkü yenilenmiş taksonomisiye göre, alt seviyeler bazen üst seviyelerden daha karmaşık olabilir. Bu şekilde Yenilenmiş Bloom Taksonomisi ile ilgili çalışmalar yapılabilir.Öğe 1997-2013 yılları arasında üniversite seçme ve yerleştirme sınavlarında sorulan limit sorularının bloom taksonomisine göre analizi ve ilköğretim matematik öğretmen adaylarının bilişsel düzeylerinin belirlenmesi(Necmettin Erbakan Üniversitesi, 2016) Eren, Sevim; Yalçınkaya, İbrahimBu araştırmanın amacı, 1997-2013 yılları arasında üniversite seçme ve yerleştirme sınavlarında (ÖSS, ÖYS, YGS, LYS) çıkmış limit sorularını Bloom Taksonomisine göre analiz etmektir. Ayrıca bu sorulardan hazırlanan başarı testinin İlköğretim Matematik öğretmen adaylarına uygulanması, adayların bilişsel düzeylerinin belirlenmesi ve adayların cevaplarının akademik başarı, cinsiyet, lise türü, yaş ve sınıf değişkenlerine göre incelenmesidir. 1997-2013 yılları arasında çıkmış çoktan seçmeli sorular Bloom Taksonomisine göre seviyelere ayrılmış ve bu ayırım yapılırken uzman yardımı alınarak bir başarı testi oluşturulmuştur. Başarı testine ek olarak içeriğinde cinsiyet, sınıf, akademik başarı ve lise türü değişkenlerini içeren bir form hazırlanıp adaylara sunulmuştur. Başarı testi Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Matematik Öğretmenliği Programında öğrenim gören 1., 2. ve 3. sınıf öğrencilerine uygulanmıştır. 16 soruluk başarı testindeki soruların 3'ü bilgi düzeyine, 5'i kavrama düzeyine, 4'ü uygulama düzeyine ve 4'ü analiz düzeyine aittir. Değerlendirme ve sentez düzeyinde soru sorulmamıştır. Adayların soruları cevaplama durumları incelendiğinde bazı düzeylerde kız öğrencilerin erkeklerden daha başarılı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sınıf değişkenine göre ise sınıflar arasında istatistiksel bir farklılık olduğu görülmüştür. Bu farklılığın 2. sınıf lehine olduğu sonucuna varılmıştır. Lise türü ve yaş değişkenlerine bakıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Son olarak akademik başarı değişkenine göre ise ortalaması yüksek adayların daha başarılı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.