Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Kavak, Abdulcebbar" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Bağdat’ta Selefî bir çevrede yetişen sûfî bir âlim: Ebü’s-Senâ Mahmûd Şihâbüddin el-Âlûsî (ö.1270/1854)
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi, 2015) Kavak, Abdulcebbar
    Bağdat, Selefîliğin/Vehhâbiliğin özellikle entelektüel çevrede taraftar bulabildiği önemli ilim ve kültür merkezlerinden biridir. Bağdat’ta Selefî düşünceyi destekleyip yayan şahsiyetler içinde Abdülaziz Bek eş-Şâvî, Şeyh Ali es-Süveydî (ö.1237/1821), Muhammed Emîn el-Vâiz (ö.1273/1856) ve Mahmûd Şükrî el-Âlûsî (ö.1342/1924) en çok tanınanlardır. Mahmûd Şihâbüddin el-Âlûsî (ö.1270/1854) ise, Bağdat’ta Selefîliği savunan bir çevrede yetişmesine rağmen tasavvufa yönelmiştir. Nakşbendî-Müceddidî şeyhi Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî (ö.1242/1827)’ye intisabı ve telif ettiği “Rûhu’l-Ma‘ânî” adlı işârî tefsiri, onun sûfî bir âlim olduğunun en önemli göstergeleridir. Mahmûd Şihâbüddin, vefatına kadar sahip olduğu sûfî kimliğini taşımaya devam etmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Safevîlerin şiîleştirme siyasetinin mağduru olan bir aile: Haydarîler ve Irak’taki faaliyetleri
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi, 2018) Kavak, Abdulcebbar
    İran’daki Sünnî tarikatlardan biri olan Safeviyye, 16. Yüzyılın başında güçlü bir tarikatten siyasî bir otoriteye dönüşmüştür. Safeviyye tarikatı mensuplarının sahip oldukları Sünnî tasavvuf kültürünü terkedip Şiîliği benimsemeleri ve çoğunluğu Sünnî olan İran halkına devlet eliyle Şiîliğin dayatılması, toplumsal açıdan oldukça zorlu bir değişim ve dönüşüm sürecini beraberinde getirmiştir. Bazı hanedan mensupları ve halkın muhalefeti, Safevî yönetimini bu kararlı tutumundan vazgeçirmeye yetmemiştir. Bu nedenle 16. Yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren içinde Haydarî ailesi gibi hanedan mensuplarının da yer aldığı çok sayıda elit şahsiyet İran’ı terkedip Osmanlı topraklarına göç etmişlerdir. Haydarî ailesi, Şeyh Muhammed el-Erdebîlî’nin başkanlığında kalabalık bir aile efradıyla Irak’a göç etmişlerdir. Irak’ın kuzeyinde açtıkları Maveran Medresesi ile Bağdat’taki ilmî başarılarından dolayı Osmanlı devlet ricalinin dikkatini çekmişler ve müftülük ve kadılık görevleri ile taltif edilmişlerdir. Yine ilmiye mensubu olarak halkın saygınlığını kazanmışlardır. Irak’ta Safeviyye tarikatının Haydariyye kolunu oluşturan aile, ilim ve tasavvuf alanlarında yararlı hizmetlerde bulunmuşlardır.

| Necmettin Erbakan Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Yaka Mahallesi, Yeni Meram Caddesi, Kasım Halife Sokak, No: 11/1 42090 - Meram, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez ayarları
  • Gizlilik politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri bildirim Gönder