Yazar "Toy, Harun" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Adenomyozis teşhisinde histeroskopinin değeri(Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, 1997) Toy, Harun; Akyürek, CemalettinAdenomyozis endometrial gland ve stromanın myometrium içinde bulunmasıdır. Hastalığın tanısı histopatolojik olarak konmaktadır. Dismenore, menoraji ve uterus büyümesi ile karekterize bu semptomlar çoğu zaman major operasyonlara sebep olmaktadır. Çalışmada adenomyozisi ameliyat olmadan, histeroskopi ile teşhis etmek amaçlandı. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği'nde benign sebeplerle histerektomi planlanan 58 vaka araştırmaya alındı. Vakalara önce histeroskopi sonra histerektomi uygulanarak iki bulgu karşılaştırıldı. Histeroskopide endometrial glandların durumu, büyük persiste ostiumun görülmesi ve anormal damarlanmanın mevcudiyeti ile damarların artışı ve genişlemesi, düzensiz uzantıları ve ani kesilmeleri ile endometriumda trabekülasyonlar adenomyozisi düşündürdü. Histeroskopi ile 14 vakaya (% 24.1) adenomyozis tanısı konuldu. Bunlardan 7'sinde histopatolojik olarak adenomyozis bulunurken 7'sinde gözlenemedi. Aksine 44 vakada histeroskopi ile adenomyozis tesbit edilemezken, bunlardan 7'sinde histopatolojik olarak adenomyozis mevcuttu. Bu sonuçlara göre histeroskopinin adenomyozisi teşhis etmedeki seçiciliği (Spesifite) % 53.6, duyarlılığı (Sensitivite) % 50 ve toplam tutarlılık ise % 54.8 olarak bulundu. Histeroskopi adenomyozisi ameliyat olmadan önce de teşhis edebilmekte ümit verici sonuçlar verdiği görüldü. Bu çalışmada histopatolojik olarak % 24.1 oranında adenomyozis tesbit edildi.Öğe Attention deficit-hyperactivity disorder symptoms in women with polycystic ovary syndrome(Sage Publications Inc, 2015) Herguner, Sabri; Harmanci, Hatice; Toy, HarunObjectives Several studies suggest that androgens are involved in the etiology of attention deficit-hyperactivity disorder (ADHD). In this study, we investigated the ADHD symptoms in women with polycystic ovary syndrome (PCOS), a complex endocrine, hormonal, and metabolic condition associated with hyperandrogenism. Methods Forty women between the ages of 18 and 35 years with PCOS were recruited for the study group. For comparison, 40 healthy women who had regular menses were included. Current and childhood ADHD symptoms were assessed by using the Adult ADHD Self-Report Scale and Wender-Utah Rating Scale, respectively. Results Women with PCOS had higher total Adult ADHD Self-Report Scale and total Wender-Utah Rating Scale scores than controls. According to the Wender-Utah Rating Scale, the frequency of childhood ADHD was significantly higher in PCOS group than the control. Adult ADHD Self-Report Scale: Hyperactivity-Impulsivity and Wender-Utah Rating Scale: Behavioral Problems/Impulsivity scores were significantly higher in women with PCOS. However, there were no significant differences between groups in both current and childhood inattention scores. We found no correlations between ADHD symptoms and serum hormone levels including testosterone in women with PCOS. Conclusions These results suggest that women with PCOS have higher ADHD symptoms. Further studies are needed to investigate the association between PCOS and ADHD.Öğe Autistic traits in women with polycystic ovary syndrome(Elsevier Sci Ltd, 2012) Herguner, Sabri; Harmanci, Hatice; Herguner, Arzu; Toy, HarunSeveral studies suggested that prenatal androgen exposure might contribute to development of polycystic ovary syndrome (PCOS). The androgen theory of autism proposes that autism spectrum conditions (ASC) are in part due to elevated fetal testosterone levels. Furthermore, higher rates of androgen-related conditions including PCOS are reported in women with ASC. In this study, we aimed to measure the autistic traits in women with PCOS. Forty females who had a diagnosis of PCOS were recruited for the study group. For comparison, 40 healthy age - and Body Mass Index (BMI) - matched women who had regular menses were included. All participants completed the Autism-Spectrum Quotient (AQ). There were no significant differences in age, education, and BMI between groups. Total AQ and communication scores were statistically higher in females with PCOS. Although social skills, imagination, attention to detail and attention switching scores were higher in women with PCOS, these did not reach significance. This study showed that autistic traits were higher in women with PCOS than healthy controls which supports that prenatal exposure to high levels of androgen may be involved in development of ASC. (C) 2012 Elsevier Ltd. All rights reserved.Öğe Gebe Hastada Organofosfat Zehirlenmesi: Olgu Sunumu(2015) Yalçın, Şaban; Toy, Harun; Camuzcuoğlu, Hakan; Yıldırım, Selda; Karahan, Mahmut AlpOrganofosfata maruz kalma veya zehirlenme kadınların tarım işçisi olarak çalıştığı gelişmekte olan ülkelerde yaygın olarak görülmektedir. Organofosfatların toksisitesi kolinesteraz aktivitesinin inhibisyonu ve reseptör bölgesindeki asetilkolin etkisinin uzaması ile kendini gösterir. Semptom ve bulgular nikotinik veya muskarinik reseptörler hangisinin daha çok etkilendiğine bağlıdır. Gebelikte organofosfat zehirlenme vakaları oldukça nadirdir. Bu olgu sunumunda iki saattir devam eden baş dönmesi, tekrarlayan bulantı kusma, hipersalivasyon ve görme keskinliğinde azalma şikayetleriyle hastanemize başvuran 26 yaşındaki hamile kadın hastayı bildirmeyi amaçladık. Alınan anamnezinde şikayetlerinin ilaçlanmış sebze yendikten sonra başladığı öğrenildi. Hastada organofosfat zehirlenmesinde sıklıkla karşılaşılan sekresyon artışı ve bilateral miyosiz mevcuttu. Organofosfat zehirlenmesi olduğu klinik ve laboratuvar olarak teyid edilen hastaya intravenöz atropin tedavisine başlandı ve oksim tedavisi uygulanmadı. Üç gün içerisinde kliniği düzelen hasta şifayla taburcu edildi ve beş hafta sonra normal vajinal doğum gerçekleşti. Bebekte organofosfat ve atropine maruz kalma belirti ve bulguları gözlenmedi. Gebe hastalarda organofosfata zehirlenmelerine bağlı oluşan spontan abortus vakaları bildirilmiştir. Gebelikte organofosfat zehirlenmelerine bağlı olarak hem annede hem fetüste ciddi etkilere neden olabilmektedir. Bununla birlikte, gebeliğin devamını sağlamak üzerine kesin bir strateji bulunmamaktadır. Gebelerde atropin ile tedavi organofosfat zehirlenmelerinin klinik etkilerini geri döndürmekte başarılı olabilmektedir.Öğe Genetic Amniocentesis Results: Analysis of the 3721 Cases(2016) Acar, Ali; Ercan, Fedi; Yıldırım, Selman; Görkemli, Hüseyin; Gezginç, Kazım; Balcı, Osman; Toy, Harun; Zamani, Ayşegül; Sarıkaya, Sevcan; Sayal, Berkan; Çapar, Metin; Çolakoğlu, Mehmet CengizAmaç: İkinci trimester genetik amniyosentez ile fetal kromozomal anomalileri saptamada 7 yıllık prenatal tanı verilerinin retrospektif olarak analizi.Gereç ve Yöntem: Veriler Meram Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nda Ocak 2007 ile Ocak 2014 tarihleri arasında yapılan ikinci trimester genetik amniyosentezlerin amniyosit kültürü sitogenetik analizi verilerinden oluşturulmuştur. Amniyosentez için ana endikasyonlar ileri anne yaşı, anormal maternal serum taraması sonuçları ve anormal ultrason bulgularından oluşmaktadır. Kromozomal anomaliler; otozomal anöploidiler, seks kromozomu anöploidileri, poliploidiler ve yeniden düzenlenmeleri kapsamaktadır. Bulgular: Kromozomal anomalilerin teşhisi için toplam 3721 amniyosentez yapıldı. Bunların 1677'si (%45.1) anormal maternal serum taraması sonuçları, 1332'si (%35.8) ileri anne yaşı, 586'sı (%15.8) anormal ultrason bulguları ve 126'sı da (%3.3) diğer nedenlerle yapıldı. Kromozomal anomali toplam 131 (%3.6) vakada tespit edildi. Bunların 53'ü ileri anne yaşı, 37'si anormal serum tarama testi sonucu, 34'ü anormal ultrason bulguları ve 7'si diğer nedenlerle amniyosentez yapılan vakalardı. Kromozomal anomali teşhis edilen hastaların 106'sında (%80.9) sayısal kromozomal anomali vardı. Diğer 25 (%19.1) hastada ise yapısal kromozomal anomali tespit edildi. Sonuçlar: Verilerimiz terminasyon konuları ve sonraki gebelikler ile ilgili olarak günlük pratikte uygun genetik danışmanlık sağlanabilmesi için bir veritabanı sağlayabilir.Öğe Psychiatric symptoms in women with polycystic ovary syndrome(2013) Harmancı, Hatice; Hergüner, Sabri; Toy, HarunAmaç: Yayınların çoğunda polikistik over sendromuna (PKOS) psikiyatrik hastalıkların eşlik ettiği, özellikle depresyon ve kaygı bozukluklarının daha yüksek düzeyde görüldüğü bildirilmiştir. PKOS’da artan testosteron miktarı sebebiyle kıllanmada artış, adet düzensizlikleri, sivilcelenme, kısırlık, obezite gibi semptomlar görülmektedir. Bu şikayetler, çoğunlukla olumsuz duygulanıma sebep olurlar. Bunlarla birlikte, psikiyatrik belirtilerin görülme riski artar. Biz, çalışmamızda PKOS tanısı alan hastalarda, diğer kadınlara oranla psikiyatrik belirtilerin görülme düzeyini ve bunun cinsiyet yönelimiyle ilişkisini araştırdık. Yöntem: Çalışmaya, Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Kadın Doğum Hastalıkları Polikliniği’ne gelen 42 PKOS tanısı almış hasta ve kıyaslama yapabilmek için, 42 sağlıklı veya adet düzensizliği, sivilcelenme veya kıllanma artışı olmayan gönüllü kadın alındı. Kontrol grubu ve çalışma grubunun sosyodemografik özellikleri birbirine benzemekteydi. Her iki gruba da araştırmacıların hazırladığı sosyodemografik form, Kısa Semptom Envanteri ve Bem Cinsiyet Rolü Envanteri uygulandı. Bulgular: PKOS tanılı hastalarda, kontrol grubuna kıyasla depresyon, kaygı bozukluğu, somatizasyon, kişilerarası ilişkilerde duyarlılık artışı, obsesif kompulsif bozukluk, fobik anksiyete, paranoid düşünce düzeyi daha yüksek bulunurken, hostilite ve psikotik bulguların düzeyleri arasında fark bulunamamıştır. Psikiyatrik belirtilerin görülmesinde cinsiyet yöneliminin etkisi olmadığı görülmüştür. Sonuç: PKOS tanılı hasta grubunda, literatür bilgilerini destekler biçimde, kontrol grubuna göre daha fazla düzeyde psikiyatrik belirtiler görülmektedir. Kadın hastalıkları ve doğum polikliniklerinde bu hastaların daha dikkatli incelenerek psikiyatri polikliniklerine yönlendirilmeleri hastaların yaşam kalitelerini olumlu yönde etkileyecektir.