İslâm hukukunda irade beyanı olarak mükellefin sükûtu; mâhiyeti, kısımları ve beyân olma sebepleri

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2018

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Necmettin Erbakan Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

İslam hukukunda mükellef kişinin kurduğu akitlerde ve yaptığı hukuki tasarruflarda maksadını ve rızasını ortaya koyma bakımından irade beyanı büyük önem arz etmektedir. Hukuki anlamda irade beyanının sözle olması esas olmakla birlikte yazı, işaret dili, fiil (teati) ve sükut yollarıyla da irade beyanı yapılabilmektedir. Mükellefin sükûtu genel anlamda olumsuz bir tutum olarak tezâhür edip, “İradeyi, ancak ihtiyaç halinde bir delil ile ifade eden olumsuz bir tutum” şeklinde tanımlanmakta ve irade beyânının bir türü olarak kabul edilebilmesi için de “sükût eden kişi”, “sükût hali” ve “sükût konusu” tarzında üç temel unsura dayanması gerekmektedir. Sükût, iradeyi açıklayıcı bir yöntem olarak görülmeyen “sade (mücerred) sükût” ile irade beyanı şekli olarak kabul edilen “nitelikli ve karinelerle çevrelenmiş sükût” şeklinde iki ana kısma ayrılır. Biz bu makalemizde maksadı ve iradeyi açıklayıcı bir yol olan sükutun mahiyeti, unsurları ve kısımları ile sükutun beyan olma sebeplerini ortaya koymaya çalışacağız.
In Islamic Law, declaration of intention becomes more of an issue for the obligant (mukallaf) in terms of manifestation of his purpose and consent in agreements he makes and in his legal transactions. Even though declaration of intent by word of mouth is juristically fundamental; text, gestures, exchanging and silence are ways that are used for declaration as well. Silence, which appears as a negative attitude and accepted as declaration of intent in general terms, needs to be based on three main elements: A person who keeps silent, state of silence and topic of silence. Silence of the obligant is segmented by; abstract silence, eligible silence and silence covered by traces. In this article, we will try to reveal nature, elements and sections of the silence, which is a way to explain the purpose and will be the reasons that silence is counted as declaration.

Açıklama

Makale

Anahtar Kelimeler

Mükellef, Akit, Hukukî Tasarruf, Sükût, İrâde, Beyan, Rıza, Obligant, Agreement, Legal Transaction, Silence, Intention, Declaration, Consent

Kaynak

Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

46

Sayı

46

Künye

Önder, M. (2018). İslâm hukukunda irade beyanı olarak mükellefin sükûtu; mâhiyeti, kısımları ve beyân olma sebepleri. Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 46, 46, 55-94.

Koleksiyon