Blastocystis hominis'in kolorektal kanserler ile ilişkisinin araştırılması
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Blastocystis hominis dışkı incelemelerinde karşılaşılan en sık parazit olarak bildirilmektedir. Kommensal mi yoksa patojen mi olduğu son yıllarda çokça tartışılan parazit, literatürde farklı hasta gruplarında araştırılmıştır. Sağlıklı bireylerde oldukça yaygın bulunmasından dolayı insan mikrobiyatasının bir ögesi olduğunu ileri süren çalışmaların yanı sıra son yıllarda patojen potansiyelini araştıran çalışmalar da dikkat çekmektedir. Bu çalışmada; kolorektal kanserler ile B. hominis enfeksiyonu arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlandı. Çalışmaya toplamda 70 kolorektal kanser tanılı hasta ve 30 sağlıklı kontrol bireyi dahil edildi. Dışkı örneklerinde mikroskobik inceleme ve gerçek zamanlı kantitatif PZR (RT-qPZR) kullanılarak B. hominis varlığı araştırıldı. B. hominis pozitif bulunan örneklerde Oxford Nanopore yeni nesil dizileme yöntemiyle alt tip tayini ve biyoinformatik analiz yapıldı. Ayrıca hasta ve kontrol grubu serumlarında, sistemik inflamasyon sitokinlerinden tümör nekroz faktörü-alfa (TNF-α) düzeyleri araştırıldı. Mikroskobik incelemede çalışma grubunun %28,6’sında, kontrol grubunun %20’sinde B. hominis pozitifliği saptandı. RT-qPZR sonuçları daha yüksek duyarlılık gösterdi; çalışma hastalarında %42,9 ve kontrol grubunda %66,7 oranında B. hominis pozitifliği tespit edildi. Gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p=0,029). Alt tip analizlerinde ST1, ST3, ST5, ST7 ve ST9 izolatları tespit edildi. Her iki grupta da en sık tespit edilen alt tip ST3 oldu. Alt tip dağılımları irdelendiğinde, kolorektal kanser hastalarına özgü herhangi bir alt tip öne çıkmadı. TNF-α pozitifliği yalnızca kolorektal kanser grubunda tespit edilmiş olup sağlıklı kontrollerin tamamında TNF-α negatif bulundu. Ancak B. hominis pozitifliği ile TNF-α pozitifliği arasında anlamlı bir ilişki gözlenmedi. Sonuç olarak, bu çalışmada B. hominis sıklığı kolorektal kanser hastalarında, sağlıklı kontrollere göre anlamlı oranda düşük bulundu ve parazitin TNF-α aracılığıyla inflamasyonu artırıcı bir etkisi tespit edilmedi. Çalışma sonuçları, B. hominis’in kommensal bir protozoon olabileceği görüşünü desteklemektedir. Kontrol grubunun sınırlı örnek sayısı, bu çalışmanın istatistiksel gücünü etkileyebilecek temel bir kısıtlılık olarak öne çıkmaktadır. Özellikle alt tipler arası etkileşimler ve uzun vadeli immünolojik tepkiler açısından daha büyük hasta gruplarını kapsayan ileri prospektif çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Blastocystis hominis is the most common parasite in stool examinations. Whether it is commensal or pathogenic has been widely debated in recent years, and studies have examined the parasite in different patient groups. While some studies suggest that B. hominis is a component of the human microbiota due to its prevalence in healthy individuals, other studies investigating its pathogenic potential have also attracted attention. This study aimed to investigate a possible association between colorectal cancer and B. hominis infection. The study included a total of 70 patients diagnosed with colorectal cancer and 30 healthy control individuals. The presence of B. hominis was investigated in stool samples using microscopic examination and real time quantitative PCR (RT-qPCR). Subtype identification and bioinformatic analysis were performed on B. hominis-positive samples using the Oxford Nanopore next-generation sequencing method. Additionally, tumor necrosis factor-alpha (TNF-α) levels, a cytokine associated with systemic inflammation, were investigated in the serum of both groups. Microscopic examination revealed B. hominis positivity in 28.6% of the patient group and 20% of the control group. RT-qPCR results showed higher sensitivity, with B. hominis positivity detected in 42.9% of study patients and 66.7% of the control group. The difference between the two groups was statistically significant (p = 0.029). ST1, ST3, ST5, ST7 and ST9 isolates were detected in subtype analyses. The most frequently detected subtype in both groups was ST3. However, no specific subtype showed a clear predilection for cancer patients. TNF-α positivity was only detected in the colorectal cancer group, and all healthy controls tested negative for TNF-α. However, no significant correlation was observed between B. hominis positivity and TNF-α positivity. In conclusion, this study found that the frequency of B. hominis was significantly lower in patients with colorectal cancer than in healthy controls, and no TNF-α-mediated inflammatory effect of the parasite was detected. The results of the study support the view that B. hominis may be a commensal protozoan. However, the limited sample size of the control group is a significant limitation that could affect the statistical power of this study. Further prospective studies involving larger patient groups are needed, particularly with regard to interactions between subtypes and long-term immunological responses.