Van İl Merkezindeki Aile Sağlığı Elemanlarının Probiyotik ve Prebiyotik Besinler Hakkındaki Bilgi Düzeyleri ve Tüketim Durumlarının İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS) ile İlişkisinin Değerlendirilmesi

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2020

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Bağırsaklarımızda bulunan mikrobiyal kümeler bağırsak mikrobiyotası olarak tanımlanmıştır. Probiyotikler, bağırsakta bulunan mikroorganizma kolonizasyonunu iyi yönde etkileyip insan ve hayvan sağlığına olumlu etkileri olan mikroorganizma kültürleri, prebiyotik fermente olarak olan GİS bakterilerinin kolonizasyonunu ve aktivitesini etkileyip insan sağlığı üzerinde fayda sağlayan besin bileşenleri olarak tanımlanmıştır. IBS karın ağrısı ve bağırsak alışkanlıklarında değişim ile karakterize ROMA kriterlerine göre tanılanan kronik bir GİS hastalığıdır. Bu tezde sağlık alanında çalışan personelin mikrobiyota, probiyotik, prebiyotik kavramları üzerindeki bilgi düzeyleri, probiyotik prebiyotik- mikrobiyota üzerinde etkili olan besinleri tüketim sıklıkları, bireylerde ROMA III kriterlerine göre IBS varlığı ya da yokluğu durumu ve bu durumun bahsi geçen besinlerin tüketim tercih ve sıklıklarıyla ilişkisi değerlendirilmiştir. Kesitsel tipte yapılan çalışma 2018-2019 yılları arasında Van İl merkezinde görev yapan 128 aile sağlığı elemanı ile yapılmıştır. Uygulanan anket formları demografik bilgiler, mikrobiyota Probiyotik- prebiyotik besinler hakkında anket formu, IBS tanı kriterleri anket formu ve besin tüketim sıklıkları formu olmak üzere 4 bölümden oluşmaktadır. Yüz yüze görüşme tekniği ile uygulanan anketlerdeki veriler SPSS 25.0 Programı ile analiz edilmiştir. Çalışmada mikrobiyota, prebiyotik, probiyotik kavramlarını bilme durumu ile yaş, cinsiyet arasında bir farklılık gözlenmemiştir. Probiyotik besin/ürün tüketim tercihi ile BKİ, cinsiyet, yaş grupları arasında bir farklılık gözlenmemiştir. Örneklemimizde ROMA III kriterlerine göre IBS görülme oranı %19,53’tür. Cinsiyet, yaş grupları, probiyotik besin/ürün tercihleri ve IBS görülme durumu arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Hafif şişman bireylerde (BKİ 25-29,9) IBS görülme sıklığı normal ve obez bireylere göre daha fazladır. Haftada 3’ten daha az tam tahıllı ekmek ürünleri tüketenlerde IBS’ye daha sık rastlanırken haftada 3’ten daha sık tüketenlerde IBS prevelansı daha düşük bulunmuştur. Haftada 3 kezden fazla zeytinyağı tüketenlerde de IBS prevelansının belirgin şekilde düşük olduğu görülmüştür. Diğer besin gruplarının tüketim sıklıklarıyla IBS prevelansı arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Sonuç olarak çalışmamızdaki bireylerin yarısından fazlasının güncel bir konu olan mikrobiyota- Probiyotik- prebiyotik kavramlarını en az bir kez duymuş olsa da konu ile ilgili daha fazla bilgiye ihtiyaçları olduğu düşünülmektedir. IBS ile probiyotik prebiyotik besinlerin ilişkisini daha net ortaya koyabilmek için daha fazla araştırma yapılmasına gereksinim vardır.
Microbial clusters in our intestines have been defined as microbiota. Probiotics are defined as microorganism cultures, which affect the colonization of microorganisms in the intestine positively and have positive effects on human and animal health. Prebiotics are defined as nutritional components that are fermented in the colon and affect the colonization and activity of GIS bacteria and benefit human health. IBS is a chronic GIS disease diagnosed according to ROMA criteria, characterized by abdominal pain and changes in bowel habits. It has been evaluated in this thesis, the knowledge level of healthcare personnel on the concepts of microbiota-probiotics-prebiotics, the frequency of consumption of probiotic-prebiotic-foods that affect microbiota, the presence or absence of IBS in individuals according to ROMA III criteria and the relationship of this situation with the consumption preferences and frequencies of the mentioned foods. The cross-sectional study was conducted with 128 family health personnel working in the city center of Van between December2019-January2020.The questionnaire forms applied consist of 4 parts: demographic information, questionnaire form about microbiota-probiotic-prebiotic foods, IBS diagnosis criteria questionnaire and food consumption frequency form. The data in the questionnaires applied with face to face interview technique were analyzed with SPSS 25.0 Program. In the study, no difference was observed between the state of knowing the concepts of microbiota, prebiotic, probiotics and age and gender. There was no difference between probiotic food / product consumption preferences and BMI, gender, age groups. In our sample, the rate of IBS prevalence according to ROMA III criteria is 19.53%. There was no significant difference between gender, age groups, probiotic food / product preferences, and IBS prevalence. The prevalence of IBS is higher in slightly obese individuals (BMI 25-29,9) compared to normal and obese individuals. IBS is more common in those who consumewhole grain bread productsless than 3 per week, while those who consume more than 3 times a week have a lower prevalence of IBS. It was observed that the prevalence of IBS was also significantly lower in those who consumed olive oil more than 3 times a week. There was no significant difference between the consumption frequencies of other food groups and the prevalence of IBS. As a result, although more than half of the individuals in our study have heard about the current issue of microbiota-probiotic-prebiotic at least once, it is thought that they need more information on the subject. More research is required to reveal the relationship between IBS and probiotic prebiotic foods more clearly.

Açıklama

Yüksek Lisans Tezi

Anahtar Kelimeler

İrritabl bağırsak sendromu, mikrobiyota, probiyotik, prebiyotik, Irritable bowel syndrome, microbiota, prebiotic, probiotic

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Kardeş, Ö. A. (2020). Van il merkezindeki aile sağlığı elemanlarının probiyotik ve prebiyotik besinler hakkındaki bilgi düzeyleri ve tüketim durumlarının irritabl bağırsak sendromu (ıbs) ile ilişkisinin değerlendirilmesi. (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Halk Sağlığı Anabilim Dalı, Konya