Yazar "Seçer, Zarife" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 68-72 Aylık Okul Öncesine ve İlkokula Devam Eden Çocukların Okula Uyum ve Öğretmenleriyle İlişkilerinin Karşılaştırılması(2015) Ogelman, Hülya Gülay; Seçer, Zarife; Gündoğan, Aysun; Bademci, DursunAraştırmanın amacı, 68-72 aylık okul öncesi eğitime ve ilkokula devam eden çocukların okula uyum ve öğretmenleriyle ilişkilerinin karşılaştırılmasıdır. Araştırmanın örneklem grubunu, Denizli il merkezinde ilkokul 1. sınıf ve okul öncesi eğitime devam eden 68-72 aylık 64 çocuk oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama araçları olarak Okula Uyum Öğretmen Değerlendirme Ölçeği ve Öğrenci-Öğretmen İlişki Ölçeği kullanılmıştır. Sonuçlara göre çocukların okula uyum değişkenlerinde (işbirlikli katılım, kendi kendini yönetme, okuldan kaçınma, okulu sevme) sınıf türü açısından anlamlı düzeyde farklılık bulunmamaktadır. Öğretmen-çocuk ilişkileri açısından ise iki grup arasında farklılık bulunmaktadır. Şöyle ki, öğretmene yakınlık, bağlılık ve genel öğretmen-çocuk ilişkisi açısından anasınıfına devam eden çocukların ilkokul 1. sınıfa devam eden akranlarına göre daha yüksek puanlar aldıkları belirlenmiştir. Öğretmenle çatışma değişkeninde ise 1. sınıfa devam eden çocuklar, diğer gruptaki akranlarına göre daha yüksek puanlar almışlardır.Öğe Anne-Babaların Duygusal Sosyalleştirme Davranışları İle Okul Öncesi Çocukların Sosyal Becerilerinin Analizi(2016) Seçer, Zarife; Karabulut, NihanBu araştırmada anne ve babaların duygusal sosyalleştirme davranışları ile okul öncesi çocukların sosyal becerileri incelenmiştir. Araştırmaya, 185 (%51) erkek, 178 (%49) kız çocuk olmak üzere 363 çocuk ve bu çocukların anne ve babaları dâhil edilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak, "Çocukların Olumsuz Duygularıyla Baş etme Ölçeği" ve "Sosyal Becerileri Değerlendirme Ölçeği" kullanılmıştır. Veriler, Çok Değişkenli Varyans Analizi ve Çoklu Regresyon Analizi teknikleri kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, çocuğun cinsiyeti ve anne-babanın eğitim düzeyine göre anne-babaların duygusal bulunmuştur. Araştırmada ayrıca anne ve babaların duygusal sosyalleştirme davranışlarının okul öncesi çocukların sosyal becerilerinin anlamlı birer yordayıcısı olduğu sonucu da elde edilmiştir. Araştırma sonuçları doğrultusunda, anne ve babalara çocukların olumsuz duygularını sosyalleştirme ile ilgili eğitimler verilmesi önerisinde bulunulmuştur.Öğe Comparison of Ego Resiliency of Preschool Children According to the Variable of Divorce(2015) Süleyman Barbaros, Yalçın; Gülay Ogelman, Hülya; Seçer, Zarife; Önder, Alev; Erten Sarıkaya, HaticeResiliency is described as a successful adjustment outcome, process or capacity despite an environment including challenges and threats (Özcan, 2005). Resiliency is a personal quality and power. It is the successful adjustment and recovery against stressful situations (Henderson and Milstein, 1996; Norman, 2000). Some children and youngsters are able to 'survive' and continue their interaction with the environment successfully despite various negative events. Such kind of people generally are able to be resilient against stressful events, come through very fast and even become more powerful as a result of problems and negative environmental conditions (Öğülmüş, 2001). Purpose of this study is to reveal whether ego resiliency of children attending preschool education institutions differs according to divorced and not divorced family. The study was conducted in survey method. Two groups of children from the province of Konya were included in the sample group of the study. The first group involved 70 children from the age group of 5-6 years, with divorced parents. Children live with their mothers. Mothers in this group are supported by the Dost Eli Association both psychologically and economically. The other group of the study involved 92 children from the age group of 5-6 years, whose parents are not divorced. All of the children attend preschools. 'Children's Ego Resiliency Scale' was used to determine their ego resiliency for data collection. Eisenberg and colleagues adapted Block's Q-Sort method in 1996 to develop the Children's Ego Resiliency Scale, which is a measuring instrument that identifies the resiliency level of children. The 12-item scale is used to assess the resiliency level of preschool-primary school children. Adaptation of the scale into Turkish was conducted by Önder and Gülay Ogelman in 2011. Ego resiliency data of children were obtained from mothers during the study. Collection of data lasted about 3 months. The state of divorce does not have a significant effect on the ego resiliency levels of girls and boys in the sample handled. According to the findings obtained, although children with divorced families have lower mean score than children of undivorced families with respect to resilience, no statistically significant difference was found. The reason for this situation may be thought that divorced mothers included in study group were provided both psychological and economical support by Friend Hand Association, which is a nongovernmental organisation. There are some limitations in this study, as well. In line with these limitations, following points should be considered in future studies on this subject: This study is limited with sampling groups consisting of 70 children with divorced parents and 92 children with undivorced parents. Such numbers may be increased in future studies. In this study, ego resiliency levels of children were determined according to the views of mothers. In other studies, data should be collected by means of different information sources such as peer views, sociometry and observation. Long-term effects of divorce on children should be determined by using relational survey method and conducting longitudinal studies. This study is limited with the variable of divorce. In future studies, effect of different variables (divorce process, how much time is spent with parents after divorce and how, etc.) regarding divorce should be examined. As well as social development, effect of divorce on other development fields should be investigated. It is required to conduct studies that investigate the effects on quality of the relationship of mother-child and father-child and the development of the child during and after the divorce. According to the result of the study, it is recommended that family education programs could be prepared aimed at divorced family children and also psychological counselors can support the children in preschool age about the effects of divorce on child. In addition, to minimise divorce effects on children they can benefit from play therapy. In kindergartens, teachers should guide parents in divorce process, deal with children of such families personally, and observe them regularly and continuously. In addition, they should follow carefully general development of children of divorced families especially their social skills, peer relations, and school adjustment, and should immediately intervene in problems.Öğe Dikkat Toplamayı Geliştirici Etkinliklerin İçtepisel Okul Öncesi Çocukların Düşünme ve Dikkat Toplama Becerilerine Etkisi(2015) Seçer, Zarife; Özmen, Suna KaymakAraştırmada, dikkat toplama becerisini geliştirici etkinliklerin içtepisel özellikli okul öncesi çocukların düşünme ve dikkat toplama becerilerine etkisi incelenmiştir. Araştırma ön-test/sontest kontrol gruplu deneysel desen kullanılarak yürütülmüştür. Araştırmaya okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 24 çocuk deney grubu, 24 çocuk kontrol grubu olmak üzere toplam 48 çocuk dahil edilmiştir. Araştırmada okul öncesinde dikkat toplama becerilerini geliştirici eğitim programı, haftada 5 gün olmak üzere toplam 8 hafta uygulanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Kansas Okul öncesi Çocuklar İçin Düşünsellik-İçtepisellik Ölçeği A Formu ve Beş Yaş Çocuklarının Dikkat Toplama Testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, deney grubu çocukların kontrol grubu çocuklara göre daha az hata yaptıkları ve daha fazla dikkat toplama becerisi puanlarına sahip oldukları bulunmuştur.Öğe Düşünme Eğitimi Programının İmpulsif Özellikli Öğrenme Güçlüğüne Sahip Çocukların Bilişsel Stillerine Etkisi(2014) Sarı, Hakan; Seçer, ZarifeBu araştırma öğrenme güçlüklü impulsif çocuklara verilen düşünme eğitimi programının impulsif bilişsel stil üzerinde etkili olup olmadığını belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Öntest-sonttest kontrol gruplu deneysel desenin kullanıldığı araştırmanın çalışma evrenini, Konya-Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı Ertuğrul Gazi İlköğretim Okulu 3.sınıfına devam eden 180 çocuk oluşturmuştur. Araştırmanın çalışma grubu ise bu çocuklar arasından seçilen 10’u deney ve 10’u kontrol grubu olmak üzere toplam 20 çocuktan oluşmuştur. Araştırmada kullanılan düşünme eğitimi programı araştırmacılar tarafından geliştirilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak ‘Benzer Şekilleri Eşleştirme Testi-20 (BŞET-20)’ kullanılmıştır. Araştırma verileri “Mann-Withney- U testi” ve “Wilcoxon İşaretli Sıralar Testi” kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, düşünme eğitimi alan deney grubu çocukların hata sayılarının azaldığı düşünme sürelerinin ise uzadığı belirlenmiştir.Öğe Sosyal Olarak Yetkin Okul Öncesi Çocukların Duygu Düzenlemeleri İle Annelerinin Duygu Sosyalleştirme Davranışları Arasındaki İlişkiler(2017) Seçer, ZarifeBu araştırmada, sosyal olarak yetkin okul öncesi çocukların duygu düzenlemeleri ile annelerinin duygu sosyalleştirme davranışları arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmaya, 92 yüksek, 68 düşük sosyal yetkinlikli çocuk olmak üzere toplam 160 çocuk ve annesi katılmıştır.Araştırma verileri; Sosyal Yetkinlik ve Davranış Değerlendirme-30 Ölçeği, Çocukların Olumsuz Duygularıyla Başetme Ölçeği ve Duygu Düzenleme Ölçeği kullanılarak elde edilmiştir.Veriler, Çok Değişkenli Varyans Analizi ve Çoklu Regresyon Analizi teknikleri kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırmada, çocukların duygu düzenlemesinin sosyal yetkinlik düzeyine göre farklılaştığı, cinsiyete göre farklılaşmadığı bulunmuştur. Ayrıca annelerin duygusal sosyalleştirme davranışlarının duygu düzenlemenin anlamlı bir yordayıcısı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.