Yazar "Uğurlu, Hatice" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Characteristics of patients with rheumatoid arthritis in Turkey: Results from the Turkish league against rheumatism rheumatoid arthritis registry(2015) Bal, Ajda; Ataman, Şebnem; Bodur, Hatice; Rezvani, Aylin; Paker, Nurdan; Taştekin, Nurettin; Uğurlu, Hatice; Göksel Karatepe, Altınay; Borman, Pınar; Yener, Mahmut; Nas, Kemal; Sezgin, Melek; Yazgan, Pelin; Tekeoğlu, İbrahim; Doğu, Beril; Altay, Zuhal; Kırnap, Mehmet; Gürgan, Alev; Gür, Ali; Hizmetli, Sami; Günendi, Zafer; Erdem, Rana; Uğurlu, Hatice; İnal, Elem; Ölmez, Neşe; Kozanoğlu, Erkan; Öken, Öznur; Özel, Sumru; Dündar, Ümit; Akıncı, Ayşen; Öztürk, Cihat; Sivrioğlu, Konçuy; Duruöz, Mehmet Tuncay; Aydoğ, Ece; Çapkın, Erhan; Altan, Lale; Evcik, Deniz; Durmuş, Oğuz; Yağcı, İlker; Şendur, Ömer Faruk; Sertpoyraz, Filiz Meryem; Özgül, Ahmet; Şenel, Kazım; Çapacı, KazımAmaç: Bu çalışmanın amacı Türkiyedeki romatoid artrit hastalarının demografik ve klinik özelliklerini ortaya koyarak bu hastalar için oluşturulabilecek önlem, tedavi ve destek stratejilerine ışık tutmaktır. Hastalar ve yöntemler: Bu çalışma kapsamında Eylül 2007 - Mart 2011 tarihleri arasında Türkiyenin farklı bölgelerindeki toplam 36 merkezden Türkiye Romatizma Araştırma ve Savaş Derneği (TRASD) kayıt sistemine kaydedilen 2.359 hasta (1.966 kadın, 393 erkek; ort. yaş 51.612.5 yıl; dağılım 18-75 yıl) değerlendirildi. Hastaların demografik ve klinik verileri kaydedildi. Hastalık aktivitesi, fonksiyonel durum ve radyografik hasar sırasıyla hastalık aktivite skoru 28, sağlık değerlendirme anketi ve van der Heijde modifiye Sharp puanlama yöntemi ile ölçüldü. Bulgular: Akademik eğitim süresi ortalama 5.23.8 yıldı ve hastaların %74.6sı ev hanımıydı. Hastaların %91.0ı biyolojik olmayan hastalık modifiye edici ilaçlar, %10.2si biyolojik hastalık modifiye edici ilaçlar kullanıyordu. Ortalama hastalık aktivite skoru 28, sağlık değerlendirme anketi ve Sharp puanları sırasıyla, 4.01.4, 0.380.37 ve 31.257.1 idi. Hastaların %17.8i remisyonda ve %14.1i düşük hastalık aktivitesinde iken %42.7si orta hastalık aktivitesinde ve %25.5i yüksek hastalık aktivitesinde idi. Sonuç: Türkiyede romatoid artrit hastalarının çoğunluğu orta yaşlı ev hanımlarıdır. Her ne kadar hastalık modifiye edici ilaç kullanımı yüksek oranda ise de hastaların büyük bölümü orta ve yüksek hastalık aktivite düzeyinde idi. Bu bulgular romatoid artritli hastaların tedavi gereksinimlerinin yeterli olarak karşılanmadığını düşündürmektedir.Öğe Effects of reproductive factors on bone mineral densitometry(2012) Yılmaz, Halim; Erkin, Gülten; Polat Demir, Halime Almula; Küçükşen, Sami; Sallı, Ali; Uğurlu, HaticeAmaç: Postmenopozal kadınlarda reprodüktif faktörlerin kemik mineral yoğunluğu (BMD) üzerine etkilerini tespit etmek amaçlandı. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya lomber vertebra (L1-4) (LS) ve femur boyun (FN) düzeyinde BMD (gr/cm²) ölçümleri yapılmış olan 1196 postmenopazal kadın dahil edildi. Hastaların demografik, reprodüktif özellikleri ve vücut kütle indeksi (BMI) (kg/m²) belirlendi. BMD ile ilişkili faktörleri belirlemede çoklu regresyon analizi kullanıldı. Bulgular: Hastalarda ortalama yaş 59,978,56, ağırlık 73,4913,06 kg, VKİ 29,255,22 kg/m², adet yaşı 14,001,64, doğum sayısı 4,222,09, toplam emzirme süresi 60,7738,80 ay, günlük emzirme sayısı 8,233,91, menapoz yaşı 47,124,22, menopoz süresi 12,809,10 yıl, LS BMD 0,9930,171 gr/cm², FN BMD 0,8440,14 gr/cm² idi. Hastalarda LS BMD ve FN BMD değerleri ile yaş, menopoz süresi, toplam emzirme süresi, günlük emzirme sayısı arasında negatif korelasyon saptandı. LS ve FN BMD değerleri ile, ağırlık ve BMI skorları arasında pozitif korelasyon saptandı Yine LS ve FN BMD değerleri ile adet yaşı ve doğum sayısı arasında negatif korelasyon saptandı. Lineer basamak regresyon analizlerinde, ağırlık (p0,001), günlük emzirme sayısı (p0,001), menapoz sonrası geçen süre (p0,001), toplam emzirme süresi (p0,012), ilk adet yaşı (p0,007) LS BMD için, ağırlık (p0,001), menapoz sonrası geçen süre (p0,001) ve günlük emzirme sayısı (p0,001) FN BMD için en önemli belirleyiciler olarak bulundu. Sonuç: Postmenopozal dönemdeki kadınlarda LS ve FN BMD, reprodüktif faktörler ile ilişkili gözükmektedir. Bu nedenle postmenopozal kadınlarda osteoporoz risk faktörleri değerlendirirken reproduktif faktörlerde dikkate alınmalıdır. (Türk Os te opo roz Dergisi 2012;18:8-12)Öğe Osteoporozda Yaşam Kalitesi: Bir Kontrollü Çalışma(2012) Küçükşen, Sami; Uğurlu, Hatice; Yılmaz, Halim; Erkin, Gülten; Demir Polat, Halime Almula; Sallı, AliAmaç: Bu çalışmada vertebral veya non-vertebral kırığı olmayan postmenopozal osteoporozlu (PMO), osteopenik ve normal kemik mineral yoğunluğuna (KMY) sahip kadınların yaşam kalitesini değerlendirmek ve yaşam kalitesi üzerine etkili faktörleri belirlemek amaçlandı. Gereç ve Yöntemler: Kırığı olmayan PMO’lu 266 kadın, 310 osteopenik kadın ve 255 normal KMY’li kadın çalışmaya alındı. KMY ölçümü, dual enerji X-ray absorbsiyometri (DXA) ile lomber vertebra (L1-4) ve femur boyundan yapıldı. Yaşam kalitesi Avrupa Osteoporoz Kurumu Yaşam Kalitesi Anketi (QUALEFFO) kullanılarak değerlendirildi. Grupların QUALEFFO total skorları ve alt grup skorları karşılaştırıldı. Korelasyon analizi ile PMO’lu kadınlarda yaşam kalitesi ile ilişkili faktörler belirlendi. Yaşam kalitesi ile en yüksek korelasyona sahip değişkenler lineer regresyon modeline alındı. Bulgular: Kırığı olmayan PMO’lu kadınlarda QUALEFFO total skor ve alt grup skorları osteopenik ve normal KMY’e sahip gruba göre anlamlı derecede yüksekti. PMO’lu kadınlarda QUALEFFO total skoru ile yaş, vücut kitle indeksi (VKİ), doğum sayısı ve menapoz süresi arasında pozitif korelasyon, eğitim düzeyi, gelir düzeyi, femur boyun KMY skorları arasında negatif korelasyon tespit edildi. Lineer regresyon analizi sonucunda, yaşam kalitesinin en önemli belirleyicileri olarak VKİ, femur boyun KMY, doğum sayısı ve menapoz süresi tespit edildi. Sonuç: Bu çalışmanın sonuçları kırığı olmayan PMO’lu kadınların yaşam kalitelerinin osteopenik ve normal KMY’ye sahip kadınlara göre belirgin derecede bozulduğunu ve yaşam kalitesinin birçok faktörden etkilendiğini göstermektedir. (Türk Osteoporoz Dergisi 2012;18: 47-52)Öğe Prevalence of Rheumatoid Arthritis and Spondyloarthritis in Turkey: A Nationwide Study(2018) Tuncer, Tiraje; Uğurlu, Hatice; Kaçar, Cahit; Kurtaiş, Yeşim; Kutlay, Şehim; Bütün, Bülent; Gilgil, Erdal; Yalçın, Peyman; Akarırmak, Ülkü; Altan, Lale; Ardıç, Füsun; Ardıçoğlu, Özge; Altay, Zuhal; Cantürk, Ferhan; Cerrahoğlu, Lale; Çevik, Remzi; Demir, Hüseyin; Durmaz, Berrin; Dursun, Nigar; Duruöz, Tuncay; Erdoğan, Canan; Evcik, Deniz; Gürsoy, Savaş; Hizmetli, Sami; Kaptanoğlu, Ece; Kayhan, Önder; Kırnap, Mehmet; Kokino, Siranuş; Kozanoğlu, Erkan; Kuran, Banu; Nas, Kemal; Öncel, Sema; Sindel, Dilşad; Orkun, Sevim; Sarpel, Tunay; Savaş, Serpil; Şendur, Ömer Faruk; Şenel, Kazım; Uğurlu, Hatice; Uzunca, Kaan; Tekeoğlu, İbrahim; Guillemin, FrancisObjectives: This study aims to estimate the prevalence of rheumatoid arthritis (RA) and spondyloarthritis (SpA) in Turkey using the same telephone questionnaire developed for screening RA and SpA in France and used in Serbia and Lithuania. Material and methods: The study was performed in two steps. In step I, the French questionnaire was translated into Turkish and validated through a group of 200 patients (80 males, 120 females; mean age 44.013.1 years; range, 19 to 75 years) followed up at the rheumatology departments of University Hospitals in Antalya and Ankara. In step II, the validated Turkish questionnaire was administered face-to-face to randomly selected 4,012 subjects (1,670 males, 2,342 females; mean age 41.516.8 years; range, 16 to 97 years) by trained general practitioners across the country, in 25 provinces for case detection. The subjects who were suspected of having RA or SpA in accordance with the questionnaire were invited to the nearest university hospital for rheumatologic examination in order to confirm the diagnosis. Results: In step II, a total of 25 subjects (2 males, 23 females) were diagnosed as RA. The standardized RA prevalence for the general population of Turkey was calculated as 0.56% (95% confidence interval [CI]; 0.33-0.79), 0.10% (95% CI; -0.05-0.25) for males and 0.89% (95% CI; 0.51-1.27) for females. A total of 18 subjects (3 males, 15 females) were diagnosed as SpA. The standardized SpA prevalence for the general population of Turkey was 0.46% (95% CI; 0.25-0.67), 0.17% (95% CI; -0.03-0.37) for males and 0.65% (95% CI; 0.32-0.98) for females. The prevalence of RA was highest in the Northern region (2.00%) and the prevalence of SpA was highest in the Central region (1.49%). Conclusion: The prevalences of RA and SpA in Turkey are close to each other and there are significant inter-regional variations in prevalences of both RA and SpA.