Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Examination to rejection behaviors of fathers having with mentally disabled child(2016) Efilti, ErkanZihinsel engelli çocukları reddetme davranışı üzerinde alınyazın da çok fazla çalışma yapılmakla birlikte yapılan çalışmaların çoğunluğu anneleri kapsamaktadır. Bu çalışmanın amacı; zihinsel engelli çocuğa sahip babaların davranışları incelemektir. Çalışma için veriler Konya ilinde özel bir rehabilitasyon merkezinde eğitim alan 50 zihinsel engelli çocuğun babasından toplanmıştır. Araştırmada daha önce geçerlik ve güvenilirlik çalışması yapılmış ve birçok araştırmada kullanılmış ebeveyn kabul red ölçeği kullanılmıştır. Ayrıca zihinsel engelli çocuklar ve babalara ait kişisel bilgilerin alınacağı kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Çalışmanın alt amaçlarından olan gelir, yaş ve eğitim düzeyine göre babaların zihinsel engelli çocuklarını reddetme davranışının farklılaşıp farklılaşmadığı Kruskal-Wallis testi ve Mann-Whitney U testi ile analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucuna göre babaların toplam reddetme puanının oldukça yüksek olduğu davranışlarının gelir düzeyine göre anlamlı farklılığa sahip olduğu bulunmuştur. Düşük gelirli ve yüksek gelirli babalar arasında reddetme davranışı bakımından anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Yaş ve eğitim düzeyi değişkenlerinin ise babaların reddetme davranışı üzerinde etkili olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.Öğe Determining the Reasons of Technostress Experienced by Teachers A Qualitative Study(2016) Çoklar, Ahmet Naci; Efilti, Erkan; Şahin, Yusuf Levent; Akçay, ArifSon yıllarda eğitime, bilgi ve iletişim teknolojilerinin yoğun bir şekilde entegrasyonu söz konusudur. Bu süreçte liderlik ve kullanım şekline yön veren öğretmenler önemli rol oynamaktadır. Bakanlık tarafından yapılan teknolojik yatırımlar ve eğitim sistemin işleyişinde yoğun teknoloji kullanımı gerekliliği nedeni ile öğretmenlerden yoğun bir teknoloji kullanımı beklenilmektedir. Ancak bu beklenti, öğretmenler açısından birtakım olumsuzluklara yol açabilmektedir. Söz konusu olumsuzluklardan birinin, teknolojiden kaynaklı stres anlamında kullanılan ve teknoloji kullanımının bedeli olarak görülen "teknostres" olduğu söylenebilir. Bu araştırmada, dahil oldukları entegrasyon süreci gereği yoğun teknoloji kullanımı zorunluluğunun muhatabı olan öğretmenlerin teknostres nedenlerini belirlemek amaçlanmıştır. Bu amaçla teknolojiyi yoğun bir şekilde kullanan 64 öğretmenden açık uçlu soru formu ile veri toplanmış, içerik analizi ile elde edilen 117 farklı görüşten temalar oluşturulmuştur. Buna göre öğretmenlerin teknostres nedeni olan beş temel neden ifade edilmiştir; kişisel problemler, teknik problemler, eğitim odaklı problemler, sağlık problemleri ve zaman problemi. Ayrıca öğretmenlerin teknostres nedenleri dağılımlarının cinsiyete göre farklılaştığı da görülmüştür.Öğe Üstün Zekâlı ve Yetenekli Öğrencilerin Değer Algılarının Betimsel Bir Analizi(2013) Kurnaz, Ahmet; Çiftci, Ümit; Karapazar, HilalBu araştırmanın genel amacı, üstün zekâlı ve yetenekli öğrencilerin değerleri nasıl algıladıklarını metaforlar yoluyla belirlemektir. Araştırma nitel yaklaşımın olgubilim (fenomonoloji) deseninde yapılmıştır. Veriler üç farklı bilim ve sanat merkezinde destek eğitimi gören 89 üstün zekâlı ve yetenekli öğrenciden elde edilmiştir. Verilerin analizinde betimsel analiz tekniğinden yararlanılmıştır. Araştırma sonunda aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır: Öğrenciler metaforlarında en çok anne, öğretmen, anne-baba, ağaç, Atatürk, karınca, Allah, ayrılmaz parçalar (iki elmanın yarısı, et-tırnak vb.), arkadaşlık, çiçek, Hz. Muhammed, fakirlik, güneş, Mevlana, kardeşlik ve su kavramlarını kullanmışlardır. ii. Öğrencilerin en çok metafor ürettikleri değerler şefkat, doğayı sev- me, dostluk, doğru sözlülük, liderlik, merhamet, bağışlayıcılık ve kanaatkârlık; en az metafor ürettikleri değerler ise minnettarlık, zamanı etkin kullanma, cesaret, tüm hayata ilgi duyma, ayırt etme, sebatkârlık, iyimserlik ve vatandaşlıktır. iii. Üst sınıflarda öğ- renim gören öğrenciler aşağı sınıflardaki öğrencilerden değerler için daha iyi metafor üretebilmektedir. Sınıf düzeyine paralel olarak metafor üretme oranı da yükselmektedir.Öğe Otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilere soğuk içecek hazırlama ve sunma becerisinin video model ile öğretimin etkililiği(2018) Gülsöz, Tuğba; Çıkılı, YahyaÖzel eğitim kategorisi içinde nöro-gelişimsel bir bozukluk olan otizm spektrum bozukluğu, sonyıllarda çok sık duyulmaktadır. Otizmli bireylerin eğitiminde en önemli hedef onların yaşamlarınıbağımsız olarak sürdürebilmelerine katkı sağlamaktır. Araştırmada yüksek fonksiyonlu otizmözelliği gösteren öğrencilere soğuk içecek hazırlama ve sunma becerilerinin öğretiminde videoylamodel olma yönteminin etkililiği incelenmiştir. Araştırmaya yaşları 10-11 olan üç öğrencikatılmıştır. Araştırmada tek denekli araştırma yöntemlerinden denekler arası çoklu yoklama modelikullanılmıştır. Videoyla model olmanın soğuk içecek hazırlama ve sunma becerilerininöğretimindeki etkililiğini değerlendirmek üzere başlama düzeyi, öğretim ve izleme oturumlarıgerçekleştirilmiştir. Araştırmanın bulguları yüksek fonksiyonlu otizm özelliği gösteren öğrencileresoğuk içecek hazırlama ve sunma becerilerinin öğretiminde videoyla model olmanın etkiliolduğunu, öğretim bittikten sonra beceriyi koruduklarını göstermektedir.Öğe Ortaokulda öğrenim gören disleksili öğrencilerin medya okuryazarlık bilinç düzeylerinin kendi görüşleri açısından değerlendirilmesi(2017) Sarı, Hakan; Pürsün, TuğbaMedya okuryazarlığı medya araçlarını kullanarak iletilere ulaşma, bu iletileri anlama, eleştirme ve değerlendirme becerisidir. Kişiler, kültürler, kurumlar üzerinde oldukça fazla etkiye sahip olan medya ve medya araçları özellikle öğrenciler üzerinde bilgi teknolojilerinin kullanımı açısından olumsuz etki yaratabilecek bir güçtür. Bu nedenle, öğrencilerin medya mesajlarını doğru algılamalarının, medya mesajlarına yönelik eleştirel bakış açısı geliştirmelerinin, tüketici konumdan çıkarak gerçekliği ve sanallığı ayırt edebilme becerisi kazanmalarının gerekliliği medya okuryazarlığı kavramını gündeme getirmektedir. Ancak ülkemizde sekizinci sınıfa devam eden disleksili öğrencilerin medya okuryazarlık bilinç düzeylerinin kendi görüşleri açısından değerlendirildiği araştırmalar sınırlıdır. Dolayısıyla bu araştırma, sekizinci sınıfa devam eden disleksili öğrencilerin medya okuryazarlık bilinç düzeylerinin kendi görüşleri açısından belirlenmesine yönelik betimsel bir araştırmadır. Araştırma 30 disleksili öğrenciyle yürütülmüştür. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden biri olan "Görüşme Yöntemi'' kullanılmıştır ve araştırmacılar tarafından geliştirilen "Yarı Yapılandırılmış Görüşme Formu'' öğrencilere uygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin analizinde "İçerik Analizi Tekniği'' kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre; öğrencilerin medya okuryazarlık bilinç düzeylerinin düşük olduğu, medya ile ilgili bazı bilgilere sahip olsalar da medya ve medya araçlarının olumsuz etkilerinden nasıl korunacaklarını bilmedikleri ortaya çıkmıştırÖğe Toplama İşlemi Akıcılığını Artırmada Performans Temelli Tekniklerin Karşılaştırılması: Kısa Deneysel Analiz Çalışması(2018) Atbaşı, Zehra; Sanır, HanifiKısa Deneysel Analiz (KDA) öğrenci için en etkili sağaltım tekniğini seçmek amacıyla öğrencinin sağaltım koşullarındaki tepkisinin belirlenmesine dayalı bir değerlendirme sürecidir. Son yıllarda alan yazında Kısa Deneysel Analiz ile akademik becerilerin doğru ve akıcı olarak sergilenmesinde etkili olan sağaltım öğeleri belirlenmektedir. Kısa Deneysel Analiz kullanılarak okuma ve yazma alanlarında etkili sağaltımlar seçilmesine rağmen matematik alanında KDA’nın uygulandığı çok az çalışma bulunmaktadır.Bu araştırmanın amacı; KDA ile öğrencilerin matematik işlem hızının artırılmasında performans temelli sağaltım tekniklerinden etkili olanı belirlemektir. Araştırmaya birinci sınıf düzeyinde matematik işlem hızı düşük olan iki öğrenci katılmıştır. Araştırmanın KDA sürecinde kısa çoklu uygulama deseni kullanılmıştır. Performans temelli tekniklerden; hedefe bağlı ödül, performans dönütü, zamanlama, sözlü teşvik ve seçim yapma teknikleri uygulanmıştır. Sonuçlar öğrenciler arasında farklılaşmıştır. Birinci öğrenci için etkili sağaltım tekniği seçim yapma ve sözel teşvik iken ikinci öğrenci için zamanlama bulunmuştur.Öğe Engelli çocuğa sahip anne-babaların çocuğu ile ilgili internetten yararlanma durumları(2016) Efilti, Erkan; Çoklar, Ahmet Naciİnternet kolay erişim ve çoklu ortam desteği sayesinde, her alanda olduğu gibi özel eğitim alanında da temel bilgi kaynağı konumundadır. Engelli çocuğa sahip ailelerde, gerek iletişim gerek destek amaçlı bilgi boyutunda internetten yararlanmaktadır. Bu araştırmada engelli çocuğa sahip ailelerin internet kullanım profilleri ile engelli çocukları için interneti kullanım durumları araştırılmıştır. Bu amaçla işitme, fiziksel ve zihinsel engelli çocuğa sahip 15'er aile ile (toplam 45 anne-baba) ile görüşme yapılmıştır. Araştırma nitel yöntemle desenlenmiş, elde edilen veriler içerik analizi ile analiz edilmiştir. Bu kapsamda odak noktası engelli çocuk olarak kabul edilmiş olup, engelli çocuğa sahip olan ailelerin internet kullanımı ile aşağıdaki bulgular elde edilmiştir. Engelli çocuğa sahip olan ailelerin yarıya yakını internetten yeterince yararlanamadığını söylemektedir. Yararlanamama nedeni olarak en çok internet okuryazarı olmama, internette sunulan bilginin karmaşıklığı ve kullanmak istememe nedenlerini ifade etmişlerdir. Engel türüne göre ailelerin internetten yararlanma konusundaki düşünceleri değişmekte olup, özellikle işitme engelli aileler fiziksel ve zihinsel engelli çocuğu olan ailelere göre daha çok interneti kullandıklarını belirtmişlerdir. İnternetten yeterince yararlandığını ifade eden ailelerin en çok yararlandığı konular ise çocuğun nasıl eğitim alacağı, çocuğunun engeli ile ilgili konular, çocuğun engelini tedavi ettirme yolları ile ilgili ve çocuğun kullanması gereken cihazları arama şeklinde sıralanabilir. Bu konuda internetin iyileştirmesine yönelik ailelerin getirdiği öneriler ise ailelerin kendilerine yönelik eğitimlerin verilmesi ve bilinçlendirilmesi, internetteki bilginin daha sade ve anlaşılabilir olarak sunulması, sitelerin sade tasarlanması gibi öneriler olmuştur.Öğe Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde Görev Yapan Öğretmenlerin Aile Eğitimi Konusundaki Yeterliliklerinin Belirlenmesi(2017) Sarı, Hakan; Atbaşı, Zehra; Çitil, MahmutÖzel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’ne (ÖEHY) (2006) göre aile eğitimi, özel eğitim gerektiren bireylerin eğitiminde sürekliliği olan bir hizmettir. Bu hizmetlere ve özel eğitim sürecinin her boyutuna ailelerin aktif katılımı ve katkısını sağlayacak önlemler alınır. Çocuğun eğitim süreci bir bütün olarak düşünüldüğünde aile eğitimi bu anlamda eğitimin sürekliliği açından çok büyük öneme sahiptir. Verilecek olan eğitimin niteliği açısından öğretmenlerin aile eğitimi konusunda deneyimli ve tam donanımlı olması ailenin eğitime katılım düzeyini de olumlu yönde etkilediği gözlenmektedir. Dolayısıyla bu araştırmanın amacı, Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde görev yapan öğretmenlerin aile eğitimi konusundaki yeterliliklerini ortaya çıkarmak ve bu konuda yapılacak ileri araştırmalara ışık tutmaktır. Bu araştırmada veriler nitel araştırma yaklaşımlarından birisi olan “Görüşme Yöntemi” kullanılarak elde edilmiştir. Araştırmaya Özel Özel Eğitim ve Rehabilitasyon merkezlerinde görev yapan 30 öğretmen katılmıştır. Veriler “Yarı Yapılandırılmış Görüşme Tekniği” kullanılarak toplanmış ‘İçerik Analizi’ yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin tamamına yakını lisans düzeyinde aile eğitimi dersi aldıklarını fakat bu dersin uygulamalı olmadığını, meslek hayatlarında kendilerini yetersiz hissettiklerini ifade etmişlerdir.Öğe The Effect of Individual Attention Training Implemented on Students Without Attention Deficit Hyperactivity on The Skills of Focusing Attention and In-Class Activities(2017) İlik, Şerife ŞenayThe key characteristic of attention deficit hyperactivity disorder (ADHD) is the permanent and lasting shortness of attention span and the impetuosity and uneasiness that occur in the actions or cognition due to the lack of control intended for avoiding negative situations. The purpose of this study is to determine the effect of individualized attention improvement training program for students who are diagnosed with ADHD and receive education within the scope of inclusive applications on improving attention skills and accordingly to examine the attitudes of the primary school teachers towards their attention skills. In this study, both quantitative and qualitative methods were used. Pre-test /post-test control group experimental design was used for investigating the impact of the training program on students with ADHD. Descriptive method, one of the qualitative research techniques, was used to determine the impact of individualized attention improvement training that the teachers applied to improve the attention focusing skills of their students with ADHD. Bourdon attention test and teacher interview form were used as data collection tools. According to the findings obtained through quantitative data, it was found that individualized attention improvement training offered to students diagnosed with ADHD significantly increased their attention focusing skills, and the difference between average scores the experimental and control groups participating in the study obtained from the attention-level test was statistically significant. On the other hand, according to the findings obtained from qualitative data, teachers stated that vast majority of the students with ADHD had an increased level of both attention span and educational performance when compared to pre and post training.Öğe 1-3 yaş arasında çocuğu bulunan annelerin özyeterlikleri ile mükemmeliyetçilikleri arasındaki ilişkinin incelenmesi(2014) Yıldız Çiçekler, Canan; Girgin Büyükbayraktar, Çağla; Konuk Er, Rukiye; Alakoç Pirpir, DevletÇalışmada annelerin mükemmeliyetçilik ve ebeveynlik özyeterlikleri arasındaki ilişki çalışma durumları, yaşları ve eğitim seviyeleri açısından incelenmiştir. Araştırmanın evrenini, 1-3 yaş grubunda çocukları bulunan anneler oluştururken; çalışmanın örneklemini ise, Konya ilinde 1-3 yaş grubunda çocuğu bulunan 139 anne oluşturmaktadır. Çalışmada "Anne-Babalık Becerilerinde Özyeterlik Ölçeği ve Çok Boyutlu Mükemmeliyetçilik Ölçeği" kullanılmıştır. Çalışma, genel tarama modellerinden ilişkisel tarama modelindedir. Annelerin mükemmeliyetçilik ve özyeterlik düzeyleri çalışma durumlarına göre "Bağımsız Gruplar t-testi" ile analiz edilirken, yaşlara ve eğitim düzeylerine göre "Kruskal Wallis Testi" ile analiz edilmiştir. 1-3 yaş arasında çocuğu olan annelerin mükemmeliyetçiliği ile özyeterlik düzeyleri arasındaki ilişki ise "Pearson Korelâsyon Katsayısı Testi" ile incelenmiştir. Annelerin mükemmeliyetçilik ve özyeterlik düzeyleri ile çalışma durumları, yaşları ve eğitim düzeyleri açısından anlamlı farklılıklar elde edilmiştir. Ayrıca annelerin mükemmeliyetçilikleri ile özyeterlik düzeyleri arasında yüksek düzeyde ve anlamlı bir ilişki bulunmuştur.Öğe Özel eğitim üzerine yapılan proje çalışmalarının değerlendirilmesi(2015) Yıldırım Doğru, Sunay; Özlü, Özge; Kançeşme, Cansu; Doğru, SüleymanÇalışmanın amacı, Türkiye'de özel eğitimle ilgili olarak hazırlanmış olan projelerin 2000-2012 yılları arasında farklı kriterlere göre nasıl bir dağılım gösterdiğini ifade etmektir. Çalışmanın, özel eğitim alanında hazırlanmış olan projeleri çeşitli açılardan inceleyerek bu alanda yapılan projelerin genel çerçevesini görmek bakımından yararlı olacağı düşünülmektedir. Araştırmada betimsel yöntem kullanılmıştır. Çalışma sürecinde, Türkiye'de 2000-2012 yılları arasında çalışılan özel eğitimle ilgili projelerin içerik analizi yapılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde, projeler türüne göre kodlanmıştır. Bu çerçevede doküman incelemesi yapılmış ve ülkemizdeki özel eğitim üzerine yapılmış projeler ; (1) destek aldığı kurum ve kuruluşlara göre, (2) konularına göre, (3) yıllarına göre, (4) sürdürülebilirlik- genellemelerine göre, (5) projenin ulaştığı kitleye göre, (6) orijinallik durumuna göre dağılımı şeklinde altı ana başlık altında toplanmıştır. Araştırmanın sonucunda projelerin %38,5'inin Avrupa Birliği Hibe projeleri, % 43,5'inin engelli bireylerin eğitimleriyle ilgili projeler, % 88'inin en çok tek uygulamalık farkındalık projeleri, %95,7'sinin farkındalık, kaynaştırma eğitimi aile görüşleri, öğretmen görüşleri vb. tarama modeli çalışma konularından seçilen projeler olduğu ve %48,5'inin 2008-2011 yılları arasında yapıldığı saptanmıştır.Öğe Sınıf Genelinde Olumlu Davranış Desteği Programı: Check-In/Check-Out Uygulaması(2019) Atbaşı, Zehra; Karasu, Necdet; Yusuf Ziya, TavilCheck-in/check-out (CICO) alanyazında olumlu davranış desteğikapsamında ikincil düzeyde sunulan, akranlarıyla problemyaşayan, problem davranışlarından dolayı akademik olarakbaşarısızlık gösteren öğrencilere destek vermek için hazırlanan birönleme programıdır. Bu araştırmanın amacı, sınıf içinde problemdavranış sergileyen ve bu problem davranışları nedeniyleakademik olarak başarısız olan öğrencilerin derse etkin katılımdavranışları üzerinde, CICO’nun etkisini ortaya koymaktır. Buamaç çerçevesinde öğrencilerin dersi etkin dinleme davranışlarıincelenmiştir. Çalışmaya ortaokula devam eden 10-11 yaşlarındaüç öğrenci katılmıştır. Araştırmada tek denekli deneyseldesenlerden aralıklı değişen ölçüt desenine yer verilmiştir.Öğretmenlerden ve öğrencilerden elde edilen bulgular öğrencilerindersi etkin dinleme davranışlarında ilerleme gösterdiklerini ortayakoymuştur. Ayrıca çalışmanın bağımsız değişkeninin ve eldeedilen sonuçların sosyal uygunluğu da sosyal geçerlik verileri ilebelirtilmiştir.Öğe Özel özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde uygulanan zihinsel engelli birey destek eğitim programının hafif düzeyde zihinsel engelli çocukların görsel algı düzeylerine etkisi(2014) Konuker, Rukiye; Alakoç Pirpir, Devlet; Yıldız Çiçekler, Canan; Girgin Büyükbayraktar, Çağla; Uslu, BanuBu çalışmada özel özel eğitim kurumlarında uygulanan M.E.Bin müfredat programının hafif düzeyde zihinsel engelli çocukların görsel algı düzeylerine etkisi incelenmiştir. Araştırmanın bağımsız değişkeni özel özel eğitim kurumlarında uygulanan M.E.Bin müfredat programıdır. Çocukların görsel algı düzeyleri ise programdan etkilenmesi beklenen bağımlı değişkenlerdir. Çalışma tek grup öntessontest model üzerinden yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu yansız olarak atanan 13 hafif düzeyde zihinsel engelli çocuk oluşturmaktadır.Bu çocukların 6sı kız (% 46.2), 7si (% 53.8) erkektir. Ölçme aracı olarak Frostig Görsel Algı Testi ve Ankara Gelişim Envanteri kullanılmıştır. Verilerin analizinde Mann Whitney U-Testi ve Wilcoxon İşaretli Sıralar Testi kullanılmıştır. Farklılıkların test edilmesinde ise anlamlılık düzeyi 0.05 olarak alınmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre hafif düzeyde zihinsel engelli çocukların sontest puan ortalamalarının göz-motor koordinasyonu, şekil sabitliği, mekânsal ilişkilerin algılanması alt boyutlarında anlamlı farklılar elde edilmiştir. Şekil zemin ayrımı ve mekânda konumun algılanması alt boyutları açısından sonuçlar incelendiğinde ise, çocukların öntest-sontest puanları arasında manidar bir farklılık olmadığı saptanmıştır.Öğe Özel eğitim bölümü öğrencilerinin benlik saygısı ile mesleki benlik saygısının incelenmesi(2017) Efilti, Erkan; Çıkılı, YahyaBu çalışma, Selçuk Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü öğrencilerinin benlik saygısı ile mesleki benlik saygısının incelenmesine dönük ilişkisel bir araştırmadır. Araştırma 2010-2011 öğretim yılında Selçuk Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü öğrencileri ile yürütülmüştür. Araştırmaya 182 öğrenci katılmıştır. Araştırmada veriler Arıcak (2001) tarafından geliştirilen Benlik Saygısı ve Arıcak (1999) tarafından geliştirilen Mesleki Benlik Saygısı ölçeği ile elde edilmiştir. Elde edilen veriler SPSS paket programında analiz edilmiştir. Verilerin analizi sonucunda; Özel Eğitim Bölümünde öğrenim görmekte olan öğrencilerin benlik saygısı ile mesleki benlik saygısı arasında, kız ve erkek öğrencilerin benlik saygısı ile mesleki benlik saygısı arasında, yaş değişkenine göre benlik saygısı ve mesleki benlik saygısı arasında, öğrencilerin sınıf düzeyine göre benlik saygısı ve mesleki benlik saygısı düzeyleri arasında da anlamlı bir farklılık bulunmadığı gözlenmiştir.Öğe Özel Yetenekli Öğrencilerin Matematik Öz-Yeterlik Kaynaklarının Matematik Kaygıları Üzerindeki Etkilerinin İncelenmesi(2015) Kurnaz, Ahmet; Yurt, EyüpBu araştırmada, özel yetenekli (ÖY) öğrencilerin matematik öz-yeterlik kaynaklarının matematik kaygıları üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmaya; Adana, Bursa, Çorum, Elazığ, İzmir, İzmit, Kayseri, Konya, Manisa illerinde ve Manisanın Salihli ilçesinde bulunan bilim sanat merkezlerine devam eden ÖY 260 yedinci sınıf öğrencisi katılmıştır. Araştırmaya katılan 260 öğrencinin %51.50i (n134) kız, %48.50si (n126) ise erkektir. Öğrencilerin öz-yeterlik kaynaklarını belirlemek için Matematik Öz-Yeterlik Kaynakları Ölçeği, matematik kaygılarını belirlemek için ise Matematik Kaygı Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde çoklu doğrusal regresyon kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, öz-yeterlik kaynaklarını oluşturan; kişisel deneyimler, dolaylı yaşantılar, sosyal iknalar ve psikolojik durumlardan sadece kişisel deneyimlerin ÖY öğrencilerin matematik kaygıları üzerinde anlamlı bir etkiye sahip olduğu anlaşılmıştır. Öz-yeterlik kaynakları ÖY öğrencilerin matematik kaygılarındaki varyansın yaklaşık %48ini açıklamaktadır. Elde edilen bulgular kuramsal açıklamalar ışığında tartışılmıştır.Öğe Analysis of the Issues Faced by the Substitute Teachers and an Evaluation of the Practice of Substitute Teaching from the Perspective of School Administrators(2013) Öğülmüş, Kürşat; Yıldırım, Nail; Aslan, GülayBu araştırma ücretli öğretmenlerin hangi çalışma koşullarında görevlerini yerine getirdiklerini ve görevlerini yaparken karşılaştıkları sorunları belirleyerek, ücretli öğretmenlik uygulamasını okul yöneticilerinin görüşlerine göre incelemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu araştırma ile sayıları her geçen gün artan ücretli öğretmenlerin karşılaştıkları sorunların belirlenerek, eğitim sistemin en önemli bileşenlerinden olan öğretmenlerin performanslarına ve eğitim kalitesine olabilecek olumsuz yansımalarının ortaya konulması hedeflenmiştir. Amaç doğrultusunda hazırlanan anket formu 2010 – 2011 eğitim yılında Tokat ilinde ücretli olarak görev yapan 122 öğretmene ve bu öğretmenlerin görev yaptıkları okullardaki 85 yöneticiye uygulanmıştır. Araştırmada, nitel ve nicel araştırma metotlarının birlikte kullanıldığı karma desenli betimsel bir araştırma yolu izlenmiştir. Araştırma tarama modelinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada, ücretli öğretmenlerin ücret ve özlük haklarından memnun olmadıkları, mesleğe olan bağlılıklarının düşük olduğu saptanmıştır. Yönetici görüşlerine göre ise; ücretli öğretmenlerin performanslarının ve öğretmenlik mesleği açısından yeterliklerinin düşük olduğu görülmüştür.Öğe Düşünme Eğitimi Programının İmpulsif Özellikli Öğrenme Güçlüğüne Sahip Çocukların Bilişsel Stillerine Etkisi(2014) Sarı, Hakan; Seçer, ZarifeBu araştırma öğrenme güçlüklü impulsif çocuklara verilen düşünme eğitimi programının impulsif bilişsel stil üzerinde etkili olup olmadığını belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Öntest-sonttest kontrol gruplu deneysel desenin kullanıldığı araştırmanın çalışma evrenini, Konya-Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı Ertuğrul Gazi İlköğretim Okulu 3.sınıfına devam eden 180 çocuk oluşturmuştur. Araştırmanın çalışma grubu ise bu çocuklar arasından seçilen 10’u deney ve 10’u kontrol grubu olmak üzere toplam 20 çocuktan oluşmuştur. Araştırmada kullanılan düşünme eğitimi programı araştırmacılar tarafından geliştirilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak ‘Benzer Şekilleri Eşleştirme Testi-20 (BŞET-20)’ kullanılmıştır. Araştırma verileri “Mann-Withney- U testi” ve “Wilcoxon İşaretli Sıralar Testi” kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, düşünme eğitimi alan deney grubu çocukların hata sayılarının azaldığı düşünme sürelerinin ise uzadığı belirlenmiştir.Öğe Öğretmenler için Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı Yeterlik Ölçeği (ÖBEPYÖ): Ölçek Geliştirme Çalışması(2018) İlik, Şerife Şenay; Sarı, HakanBEP'in geliştirilmesi, uygulanması ve değerlendirilmesinde etkin görev alan ve eğitimin öğrenci gereksinimlerineyeterli düzeyde cevap vermesini en fazla etkileyen faktörlerden biri de kuşkusuz öğretmendir. Öğretmenler,öğrenci için davranışlarının belirlenmesinde, oluşturulmasında ve değerlendirilmesinde çok önemli birfonksiyona sahiptir. 573 sayılı Kanun Hükmünde Kararname içerisinde BEP’ in geliştirme konusundaki görevleriaçıkça belirtilen öğretmenler, bireyin gelişimine göre yeni hedefler hazırlamakla ve eğitim programlarınıuygulamakla yükümlüdürler Bu çalışma da öğretmenlerin bireyselleştirilmiş eğitim programı geliştirmeuygulama ve değerlendirme yeterliklerini değerlendirmeye yönelik, 5’li Likert tipi bir ölçek geliştirilmesiamaçlanmıştır. Yapılan alan taramasının ardından, ölçek; BEP hazırlık öncesi, BEP hazırlama aşaması, BEP’e ailekatılımı ve BEP’in uygulanması ve değerlendirilmesi olmak üzere dört faktör üzerine kurulmuş, bu faktörleriiçeren 57 madde yazılmıştır. 264 sınıf öğretmenine uygulanan ölçeğin analizleri SPSS 18 ve LISREL 8.8 paketprogramlarıyla yapılmıştır. Yapılan açımlayıcı faktör analizi sonucunda, 12 maddenin çıkarılması ile ölçek 38maddeden oluşan son halini almıştır. Açıklanan toplam varyans %65 olarak bulunmuştur. Ölçeğe ait, CronbachAlfa katsayısının .98, RMSEA değerinin ise 0,071 olduğu belirlenmiştir.