Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 31
  • Öğe
    Eğitim fakültesi öğrencilerinin rekreasyon fayda algıları ile mutluluk düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023-05-26) Parlak, Tuba; Harmandar Demirel, Duygu
    Bu araştırmada Necmettin Erbakan Üniversitesi eğitim fakültesinde okuyan öğrencilerin rekreatif fayda algılarının ve mutluluk düzeylerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma bağımsız olarak ayıran bu çalışma nicel yöntemler ele alınarak gerçekleştirilmiştir. Tarama deseni bu yöntemde kullanılmış olup çalışmada rekreasyon fayda algılarının mutluluk düzeyleri üzerine etkisi tarama deseni ile tespit edilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu Necmettin Erbakan Üniversitesi eğitim fakültesinde öğrenim gören öğrencileri oluşturmuştur. Araştırmada kullanılan veri toplama aracı olarak Birinci bölümde öğrencilerin rekreasyon fayda algılarını tespit etmek amacıyla Ho (2008) tarafından geliştirilen Akgül, Karaküçük ve Ertüzün, (2018) tarafından geçerlilik güvenirliliği yapılan Rekreasyon Fayda Ölçeği; İkinci bölümde Hills ve Argyle tarafından (2002) geliştirilen, geçerlilik ve güvenirlilik çalışması Doğan ve Çötok tarafından (2011) bireylerin mutluluk düzeylerini değerlendirmek amacıyla ‘Mutluluk Oxford Ölçeği’ ve kişisel bilgiler formu oluşturmaktadır. Katılımcıların kişisel bilgileri olarak yaş, cinsiyet, gelir düzeyi, not ortalamasına yönelik sorular bulunmaktadır. Verilerin normal dağılıma sahip olup olmadığı Kolmogorov Smirnov testine göre belirlenmiş ve p değerinin 0.05’ten küçük olduğu görülmüş ve analizde parametrik olmayan testler uygulanmasına karar verilmiştir. Daha sonra bağımlı ve bağımsız değişken arasında ilişkiyi ölçmek amacıyla spearman korelasyon testi, İkili değişkenlerde Mann Whitney U testi, ikiden fazla değişkenlerde ise Kruskal Wallis H testi uygulanmıştır. Ayrıca frekans analizi, güvenirlik analizi, tanımlayıcı istatistikler yer almaktadır. Analizin %95 güven aralığına göre yapılmıştır. Araştırma bulgularında rekreasyon fayda ölçeğinde fiziksel, psikolojik ve sosyal alt boyutu ve ölçek toplam puanlarının düşük olduğu, mutluluk ölçeği puanının ise orta düzeyde olduğu görülmektedir. Katılımcıların yaşları ile rekreasyon fayda ölçeği psikolojik alt boyutu ve mutluluk toplam puanı dışında fiziksel fayda, sosyal fayda ve rekreasyon fayda ölçeği toplam puanlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu, sınıf değişkenine göre Kruskal Wallis H testi sonucu sadece rekreasyon fayda ölçeği psikolojik alt boyutu puanında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu, not ortalaması değişkeninde hem rekreasyon fayda ölçeği toplam puanı ve tüm alt boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak; mutluluk ile rekreasyon fayda arasında yapılan korelasyon analizi sonucu mutluluk ile fiziksel fayda arasında anlamlı ilişki olmadığı, mutluluk ile psikolojik fayda arasında anlamlı ve zayıf düzeyde negatif ilişki olduğu, mutluluk ile Sosyal fayda arasında anlamlı ilişki olmadığı, mutluluk ile rekreasyon fayda arasında anlamlı ve zayıf düzeyde negatif ilişki olduğu tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Beden eğitimi öğretmen adayları ve diğer öğretmen adaylarının öğretmen öz yeterlik algıları ile mesleki kaygıları arasındaki ilişkinin incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023-01-25) Atasoy, Gülhan; Harmandar Demirel, Duygu
    Bu çalışmanın amacı, beden eğitimi öğretmenliği bölümünde öğrenim görmekte olan öğretmen adayları ve farklı öğretmenlik bölümlerinde öğrenim görmekte olan öğretmen adaylarının öğretmen öz yeterlik algıları ile mesleki kaygıları arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmaya gönüllü olarak katılan çalışma grubunu, 2022-2023 eğitim ve öğretim döneminde öğrenimine devam eden Aksaray Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretmen adayları ve Aksaray Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi beden eğitimi öğretmen adayları oluşturmaktadır. Çalışmaya Eğitim Fakültesi öğrencilerinden 331 öğretmen adayı ve Spor Bilimleri Fakültesinden toplam 116 beden eğitimi öğretmen adayı katılım göstermiştir. Öğretmen adaylarının mesleki kaygı düzeylerini belirlemek amacı ile Cabı, Yalçınalp (2013) tarafından geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılmış olan “Öğretmen Adaylarına Yönelik Mesleki Kaygı Ölçeği” , öğretmen adaylarının öz yeterlik seviyelerini belirlemek amacı ile Çapa, Çakıroğlu, Sarıkaya (2005) tarafından Türkçeye adapte edilen ve geçerlik, güvenirlik araştırmaları yapılmış olan, “Öğretmen Öz Yeterlik Ölçeği” veri toplama aracı olarak uygulanmıştır. Örneklem grubunun mevcut niteliklerini belirlemek amacı ile ise toplam sekiz madde (yaş, cinsiyet, sınıf düzeyi, bölüm, gelir durumu, yetiştikleri yer, okudukları bölümü isteyerek seçip seçmedikleri, not ortalamaları) içeren “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. Araştırmada veri toplama araçları ile elde edilen bilgilerin çözümlenmesi “SPSS (25) for Windows” paket programı kullanılarak bilgisayar ortamında gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın alt amaçları kapsamında betimsel istatistikler, t-testi, ANOVA analizlerinden yararlanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre öğretmen adaylarının öz yeterlik puanları ile gelir düzeyi değişkeni arasında anlamlı bir fark olduğu ortaya çıkarken öğretmen adaylarının mesleki kaygı puanları ile gelir durumu, cinsiyet, bölüm değişkenleri arasında anlamlı farklılıklar ortaya çıkmıştır. Öğretmen Öz Yeterlik Ölçeği puanlarının cinsiyet, yetişilen yer, yaş, sınıf, not ortalaması ve bölüm değişkenlerine göre istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermediği belirlenmiştir. Mesleki Kaygı Ölçeği Öğrenci/İletişim Merkezli Kaygı boyutu puanlarının bölüm değişkenine göre anlamlı düzeyde farklılaştığı görülmektedir. Beden eğitimi bölümünde eğitim gören katılımcıların Öğrenci/İletişim Merkezli Kaygı boyutu puanlarının diğer bölümlerde eğitim gören katılımcılardan daha yüksek olduğu görülmüştür. Beden eğitimi öğretmen adaylarının mesleki kaygı ve öğretmen öz yeterlik puanları arasında pozitif yönde korelasyon olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca öğretmen adaylarının öz yeterlik puanları ile mesleki kaygı puanları arasında da pozitif korelasyon olduğu gözlemlenmiştir.
  • Öğe
    Farklı nitelikteki liselerde öğrenim gören öğrencilerin fiziksel aktivitelerdeki sosyal destek düzeyleri ile beden eğitimi ve spor dersine yönelik tutumlarının incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023-01-18) Bademli, Muhammed; Harmandar Demirel, Duygu
    Araştırmanın amacı, Konya ilindeki farklı türde olan liselerde eğitim gören öğrencilerin fiziksel aktivitelere katılmalarına etki eden sosyal destek düzeyleri ile beden eğitimi dersi için geliştirdikleri tutumlarının bilimsel yöntemler kullanılarak ortaya konulmasını sağlamaktır. Araştırmada betimsel çalışma modeli uygulanmıştır. Araştırmanın evrenini, Konya ilinde bulunan farklı nitelikteki liselerde aktif olarak öğrenim gören öğrenciler oluşturmaktadır. Örneklem grubunu ise, Meram Anadolu Lisesi, Konevi Anadolu Lisesi, Mahmut Sami Ramazanoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi, Hocacihan Anadolu İmam Hatip Lisesi, Gazi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Selçuklu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Konya Spor Lisesinde öğrenim gören toplamda 1658 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada, araştırmacı tarafından hazırlanan kişisel bilgi formu, Farias Junior vd. (2014) tarafından geliştirilen ve Küçükibiş ile Eskiler (2019) tarafından Türkçe'ye ve Türk popülasyonuna uyarlamak amacıyla güvenirlik ve geçerlilik çalışması yapılan Fiziksel Aktivitelerde Sosyal Destek Ölçeği ile Güllü ve Güçlü(2009) tarafından geliştirilen Ortaöğretim Öğrencileri İçin Beden Eğitimi Dersi Tutum Ölçeği verilerin toplanması amacıyla kullanılmıştır. Verilerin analizi IBM SPSS 25.0 paket programı yardımıyla yapılmıştır. Betimsel verilerin analizinde yüzde, frekans, ortalama ve standart sapma kullanılmıştır. Araştırmanın değişkenleri ile ilgili normallik varsayımı kutu-çizgi grafikleri, dal-yaprak grafikleri, Q-Q grafiği ve çarpıklık-basıklığa dair veriler ile değerlendirilmiştir. Geçerlilik çalışmasında Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA) kullanılmıştır. Ölçeğin güvenirlik çalışmasında Cronbach's Alfa iç tutarlılık güvenirlik analizi kullanılmıştır. Ölçek puanları arasındaki ilişkilerde pearson korelasyon analizi ve çoklu doğrusal regresyon analizi kullanılmıştır. Gruplar arası farklarda ise ANOVA ve Bağımsız Gruplar t-Testi kullanılmıştır. Varyansların homojenliği varsayımı Levene testi ile incelenmiştir. Varyansların homojen olmadığı durumlarda varyanslar homojen olmadığında kullanılan t- Testi istatistikleri ve Welch testi kullanılmıştır. Toplanan verilerin faktör analizine olan uygunluğu Kaiser-Meyer-Olkin (KMO) katsayısı ve Bartlett testi ile incelenmiştir. Sonuç olarak, Fiziksel Aktivitelerde Sosyal Destek Ölçeği Ebeveyn Sosyal Destek ve Akran Sosyal Destek boyutu puanları ile Beden Eğitimi Dersi Tutum Ölçeği puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olduğu ve fiziksel aktivelerde sosyal destek düzeyi yüksek olan öğrencilerin beden eğitimi dersine yönelik olumlu tutum geliştirdiği tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Türkiye'de ve Avrupa'daki güncel wellness konseptlerinin karşılaştırılması
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022-12-20) Erten, Reyhan; Kır, Rıdvan
    Bu çalışmada Türkiye ve Avrupa daki güncel mevcut konseptlerinin incelenmesi, uygulanan konseptler arasındaki benzerliklerin ve farklılıkların belirlenmesi amaçlanmıştır aynı zamanda wellness kavramının tüm boyutlarının bu konseptler içerisinde ki rolünün tespit edilmesi, wellness kavramının önleyici ve koruyucu sağlık hizmetlerinde nasıl bir rol alabileceği hakkında fikir sahibi olmak önemsenmiştir. Wellness konseptlerine olan ilginin her gün artmasının pek çok sebebi vardır. En önemli sebeplerinden biri, günlük yaşantımız içinde fark edemesek de yoğun tempo içerinde iken stresli bir gün geçiriyor olmamız ve bu yüzden daha sakin ve dingin bir yaşam için yeni arayışlar içerisine girmemizdir. Wellness kelimesi literatür de "iyilik hali" ya da "esenlik hali" diye de geçmektedir ve kişinin hem maddi hem manevi her yönden tam bir iyilik hali içinde olmasını ister. İnsanın fiziksel, psikolojik, ruhsal, sosyal ve mesleki boyutları vardır. Bu boyutların birbiri ile bağlantılı olduğunu birinin dahi eksik olması durumunda kişinin tam bir bütünlük sağlayamadığını belirtmektedir. Böyle bir durumda güncel wellness konseptleri bu konuda bize yardımcı olmaktadır. Bize tam bir iyilik hali sağlayacak konseptleri amacımıza ulaşmak için sunmaktadır. Bu amaca ulaşmada nitel araştırma desenlerinden doküman analizi yöntemi kullanılarak, fiziksel kaynakların sınırlarını belirlemek ve kategorize etmek amacı ile basılı veya online erişilebilecek kaynaklar üzerinden veriler derlenmiştir. Araştırmanın verilerini Ulusal Tez Merkezindeki "wellness" alanında yazılımış lisansüstü tezler ve World Luxury Spa Awards 2021-2022 yıllarında ödül alan Türkiye ve Avrupa ülkelerinin güncel wellness konseptleri oluşturmaktadır. Verilerin çözümlenmesinde nitel araştırma yöntemi olarak betimsel analiz metodu kullanılmıştır. Bulgular analiz edildiğinde üretilen tezlerin büyük çoğunluğunun yüksek lisans tezi olduğu ve yıllara göre dağılımında ise en çok 2022 yılında, psikoloji alanında yapıldığı tespit edilmiştir. Türkiyede güncel 29 wellness konsepti bulunur iken Avrupa'da ise 46 güncel wellness konsepti olduğu görülmektedir. Sonuç olarak Türkiye ve Avrupa'da güncel 26 wellness konsepti benzeşir iken 23 tanesi ise farklılaşmaktadır. Bunun sebebi olarak Türkiye'deki ve Avrupa'daki otellerin aynı amaca hizmet etmediğini ve wellness algılayışının aynı olmadığı görülmektedir. Türkiye'deki wellness algısı genel anlamda SPA, fıtness, hamam, sauna, yoga vb. olduğunu ve tam anlamıyla bütüncül bir sağlık oluşturamadığını söyleyebiliriz. Bunun en büyük etkisi Türkiye'nin sağlık turizmine önem verir iken wellness konseptlerini geri plana attığını söyleyebiliriz. Avrupa'da ise yenilenme, egzersizler, ışın terapileri ve sağlıklı bir yaşlanma süreci için işletmelerin müşteri memnuniyetini, hedef kitlesini göz önünde bulundurarak tam bir iyilik hali sağlaması için kendilerini özel ve önemli hissettirecek wellness konseptlerini benimsedikleri görülmektedir. Araştırma kapsamında ulaşılan bulguların ve çıkarılan sonuçların güncel wellness konseptlerinin içinde bulunduğu durumu anlamada alanın geleceğine yön verme konusunda wellness hizmeti veren işletmelere katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
  • Öğe
    Beden eğitimi öğretmenlerinin mesleki yeterliliklerinin iş doyumlarına etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023-02-16) Algı, Ebru Hülya; Uzun, Ahmet
    Bu araştırma Konya ilinde stajyer ve kadrolu olarak görev yapan beden eğitimi öğretmenlerinin mesleki yeterliliklerinin iş doyum düzeylerinin demografik özelliklere göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek ve iş doyumu ve mesleki yeterlilik algısı arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla yapılmış betimsel bir araştırmadır. Araştırma evrenini Türkiye'de 2022-2023 eğitim- öğretim yılında Milli Eğitim Bakanlığına bağlı özel ve devlet okullarında stajyer ve kadrolu olarak görev yapan Beden Eğitimi öğretmenleri oluştururken, araştırma örneklemini Konya ilinde stajyer ve kadrolu olarak görevini yürüten 211 beden eğitimi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırma verileri üç araç ile toplanmıştır. Beden eğitimi öğretmenleri hakkında demografik özellikleri elde etmek için "Kişisel Bilgi Formu", öğretmenlerin mesleki öz yeterliliklerini ölçmek için "Tschannen-Moran Öğretmen Mesleki Öz Yeterlik Ölçeği" ve öğretmenlerin iş doyumunu ölçmek için "Minnesota İş Doyum Ölçeği" kullanılmıştır. Araştırmada Konya'da görev yapmakta olan ve bu araştırmaya katılan 211 beden eğitimi öğretmeninin demografik bilgilerinden elde edilen verilere göre 125'i erkek, 86'sının kadın olduğu, çoğunluğunun 21-15 yaş aralığında olduğu, 31-35 yaş aralığının en az olduğu, en yüksek oranlar olarak 187 öğretmenin lisans mezunu olduğu, 204 öğretmenin devlet okulunda görev yaptığı, 81 öğretmenin futbol branşında olduğu ve 108 öğretmenin ders dışı etkinlik olarak sadece okul egzersiz çalışmaları yürüttüğü sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmanın iş doyum ölçeğinden elde edilen verilere göre öğretmenlerin çalışma süresi bağımsız değişkeni ile iş doyumunun genel doyum içsel doyum ve dışsal doyum arasında anlamlı etkileşim tespit edilmiştir. Cinsiyet değişkeni açısından iş doyumunun alt boyutları olan genel doyum ve dışsal doyum arasında anlamlı farklılık belirlenmemiştir. Araştırmanın mesleki öz yeterlilik ölçeğinden elde edilen verilere göre cinsiyet ve çalışma süresi bağımsız değişkenleri arasında anlamlı etkileşim belirlenmemiştir. Çalışma süresine göre öğretmenlik mesleki öz yeterlik alt boyutları olan öğrenci katılımını sağlama, sınıf yönetimi ve öğretim stratejileri arasında anlamlı farklılık belirlenmemiştir. Cinsiyet değişkeni ile öğretmenlik mesleki öz yeterlik alt boyutları olan öğrenci katılımını sağlama, sınıf yönetimi ve öğretim stratejileri arasında anlamlı farklılık tespit edilmemiştir. İş doyumu alt boyutları (genel, içsel ve dışsal doyum) ve öğretmenlik mesleki öz yeterlik alt boyutları (öğrenci katılımını sağlama, sınıf yönetimi ve öğretim stratejileri) arasındaki ilişki verilerine göre iş doyumu alt boyutları ve öğretmenlik mesleki öz yeterlik alt boyutları arasında orta düzeyli anlamlı ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
  • Öğe
    Lisede öğrenim gören erkek basketbolcularda kendi kendine uygulanan mobilizasyon egzersizlerinin bazı performans parametreleri üzerine etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022-12-07) Cengiz, Sümeyye; Kır, Rıdvan
    Spor, insan hayatını çok yönlü şekilde etkilemektedir. Sporun sağlıklı bir hayatın anahtarı konumunda olması spora olan ilgiyi artırmaktadır. Basketbol da Türkiye'de ve dünyada en çok takip edilen spor dallarından birisidir. Basketbol sporu ile uğraşan bireylerde eversiyon yani içe basma örnekleri ile karşılaşılmaktadır. Bu çalışmanın temel amacı basketbolcularda aşırı eversiyon ile ilgili düzeltici egzersizlerin performansa olan etkilerini araştırmaktır. Çalışma kapsamında Konya ilinde lise seviyesinde öğrenim gören 9 deney 9 kontrol grubu toplam 18 öğrenciyi içeren bir araştırma yapılmıştır. Öğrenciler 20 metre sürat koşusu testi, T-Drill testi, Hexagon testi, durarak uzun atlama gibi testlere tabi tutulmuştur. Test sonuçlarının demografik değişkenlerle ilişkili olduğu görülmüş ve kendi içinde anlamlı farklılıkları getirdiği belirlenmiştir. Aşırı eversiyonla ilgili gevşetme, esnetme, aktivasyon, entegrasyon gibi düzenleyici egzersizlerin bulunduğu çalışmanın sonuçları arasındadır. Lisede öğrenim gören basketbolcularda aşırı eversiyon egzersizlerinin performans üzerinde pozitif yönlü şekilde etkili olması beklenmektedir. Konya ilindeki öğrencilere uygulanan testlerle bu sonuçların elde edilmesi çalışmanın sınırlılıkları arasındadır.
  • Öğe
    Pandemi döneminde üniversite öğrencilerinin fiziksel aktivite düzeyleri ile beslenme alışkanlıkları arasındaki ilişkinin incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2023-02-22) Alp, Rıdvan; Büyükipekci, Serdar
    Bu araştırmanın amacı pandemi dönemi üniversite öğrencilerinin fiziksel aktivite düzeyleri ile beslenme alışkanlıkları arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Bu çalışmada nicel gözleme dayalı betimsel (tarama) araştırma modeli kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği bölümü öğrencileri ve Selçuk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi öğrencileri oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini evrenden tesadüfi örneklem yöntemiyle seçilen 300 üniversite öğrencisi oluşturmuştur. Araştırmaya katılan üniversite öğrencilerinin kişisel özelliklerini ölçmek için "Kişisel Bilgi Formu", fiziksel aktivite düzeyini ölçmek amacıyla "Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi Kısa Formu" (IPAQ short form) ve sağlıklı beslenmeye ilişkin tutumlarını belirleyebilmek için Sağlıklı Beslenmeye ilişkin Tutum Ölçeği (SBİTÖ) kullanılmıştır. Analizlerde; bağımsız örneklem T testi, Pearson Korelasyon testi tek yönlü varyans analizi (Anova) testi, Tukey post hoc testi ve Tamhane's post hoc testleri uygulanmıştır. Araştırma sonucunda: üniversite öğrencilerinin cinsiyet değişkenine göre fiziksel aktivite met toplam ve alt boyutları, sağlıklı beslenme toplam ve alt boyutları arasında anlamlı farklılık olmadığı, sınıf değişkenine göre yürüyüş fiziksel aktivite, beslenmeye yönelik duygu alt boyutlarında anlamlı farklılık olmadığı, gelir düzeyi değişkenine göre şiddetli fiziksel aktivite, orta fiziksel aktivite, yürüyüş fiziksel aktivite, fiziksel aktivite met toplam, beslenme hakkında bilgi, beslenmeye yönelik duygu ve olumlu besleme alt boyutları arasında anlamlı farklılık olmadığı tespit edilirken, sınıf değişkenine göre şiddetli fiziksel aktivite, orta fiziksel aktivite, fiziksel aktivite met toplam, beslenme hakkında bilgi, olumlu beslenme alt boyutları ve sağlıklı beslenme toplam arasında anlamlı farklılık olduğu, gelir düzeyi değişkenine göre olumlu beslenme alt boyutu ve sağlıklı beslenme toplam arasında anlamlı farklılık olduğu ve barınma değişkenine göre kötü beslenme alt boyutu ve sağlıklı beslenme toplam arasında anlamlı farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Fiziksel aktivite met toplam ve alt boyutları ile sağlıklı beslenme toplam, beslenme hakkında bilgi, olumlu beslenme alt boyutları arasında anlamlı pozitif bir ilişkiye rastlanırken, fiziksel aktivite met toplam ve alt boyutları ile beslenmeye yönelik duygu ve kötü beslenme alt boyutları arasında anlamlı negatif bir ilişkiye rastlanmıştır. Cinsiyet, gelir düzeyi, barınma ve sınıf değişkenine göre fiziksel aktivite met toplam ve sağlıklı beslenme toplam arasındaki ilişki incelenmiş ve aralarında anlamlı pozitif bir ilişkiye rastlanmıştır. Türkiye'de iki üniversitede spor eğitimi alan öğrencilere uygulanan bu çalışma, başka bölümde eğitim gören öğrencilere de uygulanarak daha genelleyici sonuçlara ulaşılabilir.
  • Öğe
    Antrenörlerin spor eğitimi yoluyla kazanılan değerlere ve sporda değer değişimine yönelik görüşleri
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 20-09-2022) Genç, Şenay; Yıldız, Mehtap
    Bu araştırmanın amacı, antrenörlerin spor eğitimi yoluyla kazanılan değerlere ve sporda değer değişimine yönelik görüşlerini incelemektir. Nitel araştırma desenlerinden biri olan görüşme yöntemi ile yapılan araştırmada, olasılıksız örnekleme yöntemlerinden yararlanılmıştır. Amaçlı örnekleme metodu içerisinde yer alan maksimum çeşitlilik metodu ile araştırma grubu oluşturulmuştur. Araştırma grubunda farklı spor dallarında 3, 4 ve 5. kademede görev yapan 25 antrenör yer almaktadır. Araştırma verileri yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmış, veriler içerik analiz yöntemi ile değerlendirilmiştir. Araştırma sonucunda; antrenörlerin antrenörlük mesleği ve sporun hayatlarında hangi değerleri geliştirdiğine yönelik görüşlerinde, bireysel gelişim teması altında kişilik gelişimi, özgüven, disiplin gibi kodlar, ahlaki gelişim teması altında dürüstlük, adil ve eşit davranma, saygılı olma gibi kodlar, duygusal gelişim teması altında empati, sevgi, psikolojik ve ruhsal dinginlik gibi kodlar, sosyal gelişim teması altında insan ilişkileri, kurallara uyma, saygınlık gibi kodlar yer almıştır. Antrenörlerin müsabaka öncesinde veya müsabaka sırasında kendilerine yön verdiğini düşündükleri manevi değerler hususundaki görüşlerinde, manevi değer teması altında iç huzur, dürüstlük, çalışkan olma gibi kodlar, inanç teması altında dua etme ve yaşanılan her şey nasip kısmet gibi kodlar yer almıştır. Antrenörlerin üst düzey bir antrenör olmak için olmazsa olmaz dedikleri değerler hususundaki görüşlerinde, yetkinlik teması altında tecrübe, çalışmak, emek sarf etme gibi kodlar, çağdaşlık teması altında yenilikçi olma, bilgiyi tazeleme, kendini geliştirme gibi kodlar belirtilmiştir. Antrenörlerin sporcuların spor yoluyla ne tür değerler kazandığı hususundaki görüşlerinde, evrensel değer teması altında saygı, sosyalleşme, ahlak gibi kodlar, kişisel değer teması altında kişilik, düzen, zamanı verimli kullanma gibi kodlar tespit edilmiştir. Antrenörlerin amatör sporcular ile profesyonel sporcular arasındaki en belirgin değer farklılıkları hususundaki görüşlerinde, profesyonel sporcularda görülen değerler teması altında hedef belirleme, maddi kazanç, özveri gibi kodlar, amatör sporcularda görülen değerler teması altında duygusal olma, sporu hobi olarak yapma, sonucu kabullenme gibi kodlar saptanmıştır. Antrenörlerin kadın ve erkek sporcular arasındaki değer farklılıkları hususundaki görüşlerinde, kadın sporcu özellikleri teması altında hedef bilinci, sabırlı olma, azimli ve kararlı olma gibi kodlar, erkek sporcu özellikleri teması altında hırslı ve sabırsız olma, sakin olma, saldırgan tavır sergileme gibi kodlar, eşitlik teması altında kadın ve erkek sporcu arasında farklılığın olmaması kodu ifade edilmiştir. Antrenörlerin sporda son yıllarda hangi değerlerin değiştiği hususundaki görüşlerinde, olumsuz bakış teması altında ahlaki değerlerin azalması, saygının azalması gibi kodlar, olumlu bakış teması altında toplumsal bakış açısının olumlu yönde değişmesi, spor yapma isteğinin artması gibi kodlar, ekonomik bakış teması altında maddi kazancın ön plana çıkması gibi kodları ifade ettikleri tespit edilmiştir. Antrenörlerin müsabakalarda kazanmanın ve maddi kazancın ön plana çıkarılmasının hangi değerlerin yok olmasına neden olduğu hususundaki görüşlerinde, erdemlilik teması altında centilmenlik, ahlak gibi kodlar, sosyo-kültürel yapı teması altında maneviyat duygusu, paylaşma duygusu gibi kodlar, sportif bakış teması altında takım ruhu, sporda profesyonelce davranma gibi kodlar, kişisel ihtiyaç teması altında motivasyon, eğlenme gibi kodlar, sosyal ilişki teması altında arkadaşlık bağı kodu belirtilmiştir.
  • Öğe
    Hentbol süper liginde oynayan yerli ve yabancı oyuncuların sürat, çeviklik ve teknik becerilerinin karşılaştırılması
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 25-07-2022) Emre, Mehmet; Uzun, Ahmet
    Sürat, çeviklik ve teknik beceriler son yıllarda gelişen ve daha hızlı oynanmaya başlayan hentbol branşında çok önemli bir yer almaya başlamıştır. Bu çalışmanın amacı, Hentbol erkekler süper liginde oynayan yerli ve yabancı oyuncuların sürat, çeviklik ve teknik beceriler açısından karşılaştırılmasıdır. Araştırmaya katılan hentbolculara (n=79) çeşitli fiziksel ve performans testleri yapılmıştır. Verilerin analizi SPSS 26.0 paket programı kullanılarak yapılmıştır. Verilerin tanımlayıcı istatistik olarak aritmetik ortalama, standart sapma, maksimum ve minimum değerleri kullanılmıştır. Farklı değişkenler ile Türk ve yabancı sporcular arasında farkı belirlemek amacı ile T-Testi kullanılmıştır. Levene's testi bulguları incelendiğinde anlamlı farkın olmadığı görülmüş ve grupların homojen dağılım gösterdiği tespit edilmiştir. Anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak kabul edilmiştir. Yerli oyuncular (n=44) için yaş ortalamaları 25.23±4.81 yıl, boy ortalamaları 188.64±6.37 kilo ortalamaları 91.86±12.48 kg vücut kitle indeksi (VKİ) ortalamaları 25.74±2.53 kg/boy2, yabancı oyunlar (n=35) için yaş ortalamaları 29.66±3.98 yıl boy ortalamaları 189.11±5.44 kilo ortalamaları 91.23±9.67 kg vücut kitle indeksi (VKİ) ortalamaları 25.46±1.88 kg/boy2 olarak bulunmuştur. Çalışma sezon devam ederken yapılmıştır. Çalışmaya katılan sporculara Hexagonal, illionis, 505 T ve T testi olarak çeviklik testleri, 20 m sürat testi, dikey sıçrama cm ve güç testi, teknik beceri testi ve aerobik kapasite testi uygulanmıştır. Türk sporculara uygulanan test ortalamaları Hexagonal 13,11 sn, illionis 15,75 sn, 505 T testi 2,30 sn, T testi 9,87 sn, 20 m sürat testi 3,09 sn, dikey sıçrama 35,51 cm, dikey sıçrama güç testi 2884,18 w ve aerobik kapasite testi ise 46,90 ml/min/kg olarak bulunmuştur. Yabancı sporculara uygulanan test ortalamaları Hexagonal 12,50 sn, illionis 15,09 sn, 505 T testi 2,29 sn, T testi 9,85 sn, 20 m sürat testi 3,07 sn, dikey sıçrama 38,00 cm, dikey sıçrama güç testi 3214,63 w ve aerobik kapasite testi ise 47,68 ml/min/kg olarak tespit edilmiştir. Sonuç olarak Türkiye'de oynayan yabancı sporcuların bu ligde oynamalarının önemli kriterleri yaştan dolayı tecrübe ve performans olduğu söylenebilir. Bundan dolayı yabancı sporcular için süper ligde oynamanın temelinde, Türk sporculara göre yaş farkının anlamlı olması antrenörlerin sporcu tercihinde tecrübeye ve performans özelliklerine oldukça önem verdiklerinin göstergesi olarak kabul edilebilir. Fakat Türk sporcuların zayıf olan yönlerinin geliştirilebilecek parametreler olması bilimsel ve planlı şekilde antrenman yaparak başarı seviyesini yükseltebileceği düşünülmektedir. Ülkemizde mücadele eden sporcuların sürat, çeviklik ve aerobik kapasite testlerinde literatür taramasına göre daha düşük düzeyde olması yurt dışında hentbolun Türkiye'ye göre daha hızlı oynandığı, uluslar arası başarı sağlamak için bu değerleri göz önünde bulundurarak antrenman programlarının yapılması gerektiği söylenebilir.
  • Öğe
    Beden Eğitimi öğretmenlerinin uzaktan eğitime yönelik tutumları ile dijital okuryazarlıkları arasındaki ilişkinin incelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 21-07-2022) Dizlek, Aziz; Uzun, Ahmet
    Bu araştırmanın amacı, uzaktan eğitim sürecinde Beden Eğitimi öğretmenlerinin uzaktan eğitime karşı tutumları ile dijital okuryazarlık düzeyleri arasındaki ilişkinin çeşitli değişkenlere göre incelenmesidir. Bu genel amaç doğrultusunda, beden eğitimi öğretmenlerinin uzaktan eğitime karşı tutumları ile dijital okuryazarlık düzeyleri arasındaki ilişkinin; cinsiyet, yaş, mesleki kıdem ve eğitim durumları değişkenleri açısından karşılaştırılmıştır. Çalışmada öğretmenlerin uzaktan eğitime olan tutumlarını ve dijital okuryazarlık düzeylerini belirlemek amacıyla betimsel tarama yöntemi tercih edilmiştir. Betimsel tarama yöntemi, örneklem grubunun geçmişte veya günümüzde devam eden durumlarını, düşüncelerini, hislerini, tutumlarını ve görüşlerini nesnel bir biçimde betimlemeyi amaçlayan yaklaşımlar olarak açıklanmaktadır. Araştırmada betimsel karşılaştırma modeli çalışmaya katkı sağlamıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, 2021-2022 Eğitim-Öğretim yılında Konya geneli resmi ve özel eğitim kurumlarında görev yapan 309 beden eğitim öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemi oluşturulurken, uygun örneklem yöntemi tercih edilmiştir. Veri toplama araçları olarak "Kişisel Bilgiler Formu", "Dijital Okuryazarlık Ölçeği" ve "Uzaktan Eğitim Tutum Ölçeği" kullanılmıştır. Araştırmada beden eğitimi öğretmenlerinin uzaktan eğitime karşı tutumları ile dijital okuryazarlık düzeyleri arasındaki ilişkinin belirlenmesi için SPSS.26 programı ve MANOVA analizi kullanılmıştır. Araştırmamızda betimsel tarama yöntemi kullanılarak puan dağılımları incelenmiştir. ix Araştırmanın sonucuna göre yaş, cinsiyet ve öğretmenlerin kıdem durumu değişkenleri ile uzaktan eğitime olan tutumu alt boyutları arasında istatiksel olarak anlamlı fark görülmemiştir (F6=.87, P>.05). Uzaktan eğitim alt boyutları incelendiğinde cinsiyet, yaş ve kıdem değişkenleri ile uzaktan eğitim tutum alt boyutları arasında anlamlı fark tespit edilmemiştir (P>.05). Öğretmenler cinsiyet, yaş ve kıdem ile dijital okuryazarlık arasında anlamlı etkileşim belirlenmemiştir (F12=.36, P>.05). Dijital okuryazarlık alt boyutları incelendiğinde cinsiyet ve yaş değişkenleri ile dijital okuryazarlık alt boyutları arasında anlamlı fark görülmemiştir. Kıdem değişkeninde ise tutum alt boyutunda istatistiksel olarak anlamlı fark görülmüştür (F4,285=.3.36, p<.05). Sonuç olarak Beden Eğitimi öğretmenlerinin uzaktan eğitime yönelik tutumları ile dijital okuryazarlıklarının yaş ve cinsiyet açısından önemli olmadığını, kıdem yılının 5 ile 10 yıl arasında olan öğretmenlerin uzaktan eğitimi daha verimli kullandıkları ve dijital okuryazarlık seviyelerinin daha yüksek olduğu sonucuna varılmıştır.
  • Öğe
    Spor bilimleri fakültesi öğrencilerinin özyeterlik düzeyi ve stresle başa çıkma düzeylerinin belirlenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 09-08-2022) Özdemir, Lütfi; Uzun, Ahmet
    Bu çalışma Spor Bilimleri Fakültesi öğrencilerinin özyeterlik düzeyi ve stresle başa çıkma düzeylerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Özyeterlik, stresi azaltmak ve stresle başa çıkabilmenin en etkili yolları arasındadır. Bu amaçla Spor Bilimleri Fakültesi öğrencilerinden çalışmaya katılan 318 öğrenci ile bir çalışma yürütülmüştür. Katılımcılara veri toplama aracı olarak, araştırmacının hazırladığı kişisel bilgi formu, ilk olarak Schwarzer ve Jarusalem (1979) tarafından 20 madde olarak geliştirilen, 1981 yılındaki çalışma sonucunda revizyon yapılarak 10 maddeye indirgenen ve 1995 yılında günümüzdeki kullanılan haline kavuşturulan özyeterlik ölçeği ve Türküm (2002) tarafından geliştirilmiş stresle başa çıkma ölçeği uygulanmıştır. Çalışmanın neticesinde Spor Bilimleri Fakültesi öğrencilerinin özyeterlik ve stresle başa çıkma düzeylerinin genelde yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Stresle başa çıkma alt boyutlarında, öğrencilerin stresli durumlar ile karşılaştıklarında problem odaklı başa çıkma ve sosyal destek stilini daha fazla kullandıkları belirlenmiştir. Spor Bilimleri Fakültesi öğrencilerinin özyeterlik düzeylerinin yüksek ya da düşük olmasının bireyin karar mekanizmalarında etkin rol oynadığı görülmüş olup özyeterliliği yüksek bireylerin, özyeterliliği düşük olan bireylere oranla sosyal ve çevresel etmenlerden daha fazla yararlandığı belirlenmiştir. Cinsiyet değişkeni bakımından stresle başa çıkma ölçeğinin alt boyutu sosyal destek açısından incelendiği zaman kadınların puanlarının erkeklerin puanlarına göre yüksek olduğu belirlenmiş, kadın ve erkeklerin puanlarının istatistiksel olarak analiz edilmesinden sonra sonuçların anlamlı olmadığı görülmüştür.
  • Öğe
    Temel basketbol eğitiminin 9-10 yaş grubu çocukların seçilmiş biyomotor yetileri üzerine etkisi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 22-08-2022) Ertetik, Volkan; Yüksel, Mehmet Fatih
    Bu araştırmanın amacı, 12 hafta süre ile uygulanan temel basketbol eğitimin 9-10 yaş grubu erkek çocukların seçilmiş biyomotor yetileri üzerine etkilerini incelemektir. Araştırmanın çalışma grubunu Konya Büyükşehir Belediye Spor okulunda temel basketbol eğitimi alan 30 erkek çocuk (yaş ortalaması; 9,53) oluşturmuştur. Araştırma, deneme modellerinden ön test – son test tek gruplu model (Yarı deneysel) olarak desenlenmiştir. Uygulama aşaması 2022 yılı Şubat ve Mayıs ayları arasında birim antrenman süresi 90 dakika ve haftada 2 gün olmak üzere 12 hafta süre ile temel basketbol eğitim programı uygulanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak katılımcıların seçilmiş biyomotor yetilerini belirlemeye yönelik test ve ölçümler eğitim öncesi ve sonrası gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler SPSS 20.0 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin normallik analizi için Shapiro-Wilk sonuçları incelenmiş olup verilerin normal dağıldığı tespit edilmiştir. Bu sebeple istatistiki işlemler için parametrik testler tercih edilmiştir. Ön test son test karşılaştırmalarını yapmak için parametrik testlerden olan paired samples t testi, yapılmış olup anlamlılık düzeyi p<0.05 olarak kabul edilmiştir. Araştırma sonucunda katılımcıların pek çok performans parametresinde anlamlı düzeyde iyileşmeler görülmüştür. Major bulgular tüm değerlerde son test lehine daha iyi sonuçlar olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte katılımcıların beden kütle indeksi ve dikey sıçrama ortalama değerlerinde anlamlı bir fark olmadığı (p>0.05); boy uzunluğu, vücut ağırlığı, esneklik, durarak uzun atlama, 30 m sürat, çeviklik, 30 sn mekik çekme ve anaerobik güç değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu (p<0.05) tespit edilmiştir. Sonuç olarak, 12 hafta süre ile uygulanan temel basketbol eğitimin 9-10 yaş grubu erkek çocukların seçilmiş biyomotor yetileri üzerine olumlu etkileri olduğu tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Genç halter sporcularının bazı antropometrik değerleri ile halter performansları arasındaki ilişkilerin araştırılması
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 07-07-2022) Eroğlu, Burak Ertuğrul; Büyükipekci, Serdar
    Gelişme ve motor performans arasındaki ilişki genelde antropometrik faktörlere bağlıdır ve performansta önemli bir unsur olarak kabul edilmektedir. İstisnalar olsa da elit halterciler, hareketsiz bireylere kıyasla daha kısa uzuvlara ve nispeten uzun bir gövdeye sahip olma eğilimindedir. Aynı vücut kütlesinde, elit haltercilerin diğer spor branşlarındaki sporcularla karşılaştırıldığında, tipik olarak nispeten yüksek bir yağsız vücut kütlesine ve düşük yağ yüzdesine sahiptir. Bu çalışmada, genç olimpik halter sporcularının bazı antropometrik değerleri ile halter performansları arasındaki ilişkilerin araştırılması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda, antropometrik özelliklerin sporcuların performansını etkileyip etkilemediği araştırılmıştır. Yapılan bu çalışmada elit olan ve elit olmayan halter sporculara ait çevre ölçümü, çap ölçümü, deri altı yağ kıvrım kalınlığı değerlerinin ölçümü ve endomorfi, mezomorfi ve ektomorfi değerlerinin sıra ortalamaları arasında anlamlı düzeyde bir farklılık tespit edilememiştir. Bu çalışmada bütün gruplarda göğüs çapı, göğüs derinliği, biakomil çap, humerus çapı, el bileği çapı, biiliac çapı, bitrokhan çapı, femur çapı, ayak bileği çapı maksimal koparma değişkeni ve maksimal silkme değişkeni ile ilişkili bulunmuştur. Bütün gruplarda göğüs çevresi, biceps çevresi, ön kol çevresi, el bileği çevresi, karın çevresi, kalça çevresi, uyluk çevresi, diz çevresi, baldır çevresi maksimal koparma ile ilişkili bulunurken, omuz çevresi ve ayak bileği çevresi ile ilişkili bulunmamıştır. Bütün gruplarda sub-scapula, supra-iliac, patella deri kıvrım kalınlığı maksimal koparma ile ilişkili bulunurken, chest, mid-aksillar, biceps, triceps, abdomen, thigh, calf ile ilişkili bulunmamıştır. Sonuç olarak, bu çalışmada elit ve elit olmayan olimpik halter sporcularının maksimal koparma, maksimal silkme ortalamaları ile çevre ölçüm değerleri, çap ölçüm değerleri ve deri altı yağ kıvrım kalınlığı değerleri arasındaki ilişkiler incelendiğinde, gruplar arası örtüşmeler olduğu; ancak birtakım farklılaşmaların da olduğu göze çarpmaktadır.
  • Öğe
    Öğretmen Adaylarının Eleştirel Düşünme ve Empati Kurma Düzeylerine Sporun Etkisinin İncelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Ekici, Büşra; Harmandar Demirel, Duygu
    Yapılan bu araştırmanın amacı; beden eğitimi ve spor öğretmenliği bölümlerinde öğrenim gören öğretmen adayları ile diğer bölümlerde (Resim, Müzik, Türkçe, Fen Bilgisi, Coğrafya, İngilizce, İlköğretim Matematik ve Sınıf Öğretmenliği) öğrenim gören öğretmen adaylarının eleştirel düşünme ile empati kurma düzeylerine sporun etkisinin incelenmesi ve tüm boyutları ile ortaya koyabilmektir. Araştırma betimsel çalışma yöntemiyle yapılmıştır. Araştırma grubunu 2020-2021 Eğitim- Öğretim yılı güz döneminde Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesinde öğrenim gören toplam 379 öğrenci oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak adaylara; araştırmacı tarafından hazırlanan ‘Kişisel Bilgi Formu’, Kılıç ve Şen (2014) tarafından Türkçe geçerlilik güvenirliği çalışmaları yapılan ‘UF/EMI Eleştirel Düşünme Eğilim Ölçeği’ve Dökmen (1988) tarafından geliştirilen ‘Empatik Eğilim Ölçeği’ kullanılmıştır. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde SPSS 22.0 paket programı kullanılmıştır. Verilerin analizinde uygun test seçimi normallik testi sonucuna göre belirlenmiş ve ölçek puanlarının çarpıklık ve basıklık değerlerinin -1/+1 aralığında olduğu görülmüş, bu nedenle analizlerde parametrik testlerin kullanılmasına karar verilmiştir. Araştırmada ölçek puanlarının birbiri ile ilişkisi Pearson korelasyon testi kullanılarak analiz edilmiştir. Ölçek puanlarının demografik özelliklere göre farklılık gösterip göstermediğini incelemek için ise 2 gruplu değişkenler için Bağımsız Gruplar t- Testi, 3 ve daha fazla gruplu değişkenler için ANOVA Testi tercih edilmiştir. Beden eğitimi ve spor öğretmenliği bölümde öğrenim gören öğretmen adayları ile diğer bölümlerde (Resim, Müzik, Türkçe, Fen Bilgisi, Coğrafya, İngilizce, İlköğretim Matematik ve Sınıf Öğretmenliği) öğrenim gören öğretmen adaylarının demografik özellikleri eleştirel düşünme düzeyleri ile ilişkisi incelendiğinde; yaş, cinsiyet, öğrenim görülen bölüm, başarı durumu, sınıf seviyesi ve baba eğitim durumu değişkenlerinde anlamlı farklılığın olmadığı, anne eğitim durumu, spor yapma durumu, yapılan spor türü ve spor yapma süresi değişkenlerinde sadece beden eğitimi ve spor bölümü öğretmen adaylarında anlamlı farklılığın olduğu ortaya çıkarılmıştır. Diğer yandan öğretmen adaylarının sahip oldukları demografik özelliklerin empatik eğilim düzeyleri ile ilişkisi incelendiğinde ise; yaş, öğrenim görülen bölüm, başarı durumu, sınıf, anne ve baba eğitim durumu değişkeninde anlamlı farklılığın olmadığı, cinsiyet, gelir durumu spor yapma durumu, yapılan spor türü ve spor yapma süresi değişkeninde beden eğitimi ve spor bölümü öğretmen adaylarında anlamlı farklılığın olduğu ortaya çıkarılmıştır. Korelasyon Analizi sonucuna göre, UF/EMI Eleştirel Düşünme Eğilimi Ölçeği toplam puanı ve Empatik Eğilim Ölçeği toplam puanı arasında pozitif yönlü, anlamlı ve orta seviyede bir ilişki gözlenmiştir.
  • Öğe
    Ampute Futbol Hakemlerinin İş Tatmini ve İş Performansı İlişkisinin İncelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Erol, Yusuf; Yüksel, Mehmet Fatih
    Bu araştırmanın amacı, ampute futbol hakemlerinin bazı demografik değişkenlere göre iş tatmini ile iş performansları düzeylerini incelemek ve aralarındaki ilişki durumunu araştırmaktır. Araştırmanın modeli, genel tarama modellerinden ilişkisel tarama modelidir. Araştırmanın evrenini, 2020-2021 yıllarında Ampute Futbol Liglerinde aktif olarak görev yapan ampute futbol hakemleri oluşturmaktadır. Ulaşılan örneklem grubu (n 86) evrenin 96’sını oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama araçları olarak, Chang ve Chang’ın (2007) geliştirdiği ve Koca ve Yıldız (2018) tarafından Türkçe’ye uyarlanan “İş tatmini ölçeği”, Koca ve Yıldız (2018) tarafından geliştirilen “İş Performansı Ölçeği” ve “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. Elde edilen veriler SPSS 20.0 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Elde edilen verilerin analizinde, ilk olarak betimleyici istatistiksel metotlar (sayı, yüzde, ortalama, standart sapma) kullanılmıştır. Verilerin normal dağılım gösterip göstermediğini tespit etmek amacıyla Kolmogorov-Smirnov test sonuçlarına bakılmış olup verilerin normal dağılmadığı saptanmıştır. Normal dağılım göstermediği için ikili grup karşılaştırmalarında Mann Whitney U Testi, ikiden fazla grup karşılaştırmaları içinse Kruskal Wallis H Testi kullanılmıştır. Ayrıca iş performansı ve iş tatmini arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarmak amacıyla da nonparametrik testlerden olan Spearman Sıra Farkları Korelasyon Testi kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi olarak p 0.05 kabul edilmiştir. Araştırma sonucunda; ampute futbol hakemlerinin iş tatmini ve iş performansı düzeylerinde yaş, medeni durum, mesleki kıdem, meslek medeni durum değişkenlerine göre anlamlı farklılık tespit edilememişken; eğitim düzeyi değişkenine göre lisansüstü eğitim düzeyi lehine anlamlı farklılık (p 0.05) tespit edilmiştir. Ayrıca ampute futbol hakemlerinin iş tatmini ve iş performansı düzeyleri arasında pozitif yönlü ve anlamlı bir ilişki olduğu belirlenmiştir.
  • Öğe
    Orta Ergenlik Dönemi Erkeklerde Futsal Eğitiminin Kuvvet ve Çeviklik Üzerine Etkilerinin İncelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Peker, Ceyhan; Yüksel, Mehmet Fatih
    Bu çalışmanın amacı 10 hafta süre ile uygulanan temel futsal eğitiminin orta ergenlik dönemindeki erkek bireylerin kuvvet ve çeviklik özellikleri üzerine etkilerini araştırmaktır. Araştırma, gerçek deneme modellerinden ön test – son test kontrol gruplu model olarak desenlenmiştir. Araştırmaya 2021-2022 Konya ilinde yaşları 14-16 arasında değişen 40 gönüllü erkek katılmıştır (Deney, n 20 – Kontrol, n 20). Araştırma süresi 10 hafta ve haftada 3 gün olarak planlanmıştır. Uygulama grubuna haftada 3 gün boyunca 60 dakika süre ile futsal antrenmanları uygulanırken, kontrol grubu herhangi bir sportif eğitim programına katılmamıştır. Antrenmanlar öncesi ve sonrasında katılımcıların kuvvet ve çeviklik özelliklerini değerlendirmek için test ve ölçümler gerçekleştirilmiştir. Verilerin istatistik işlemleri için SPSS 22 paket programı kullanılmıştır. Araştırma grubunun ön test ve son test verilerini karşılaştırmak için parametrik testlerden olan paired sample t testi, araştırma ve kontrol gruplarının son testleri arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığını tespit etmek için ise bağımsız örneklem t testi ve son olarak değişkenler arasında bir ilişki olup olmadığını tespit etmek amacıyla Pearson Korelasyon Testi kullanılmıştır. Bulgulara göre araştırma ve kontrol grubunun dikey sıçrama, T testi, İllinois testi, Hexagon testi, durarak uzun atlama, sağlık topu fırlatma, sağ ve sol el kavrama kuvveti, 30 sn şınav ve 30 sn mekik sontest parametrelerinde anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Ayrıca araştırma grubunun vücut ağırlığı dikey sıçrama, İllinois testlerinde öntest-sontest parametrelerinde anlamlı bir farklılık bulunmazken, T testi, Hexagon testi, durarak uzun atlama, sağlık topu fırlatma, sağ ve sol el kavrama kuvveti, 30 sn şınav ve 30 sn mekik ön test-son test parametrelerinde anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Son olarak araştırma grubunun testleri arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur.
  • Öğe
    Beden Eğitimi Öğretmen Adaylarının Zihinsel Engelli Bireylerde Sporun Etkilerine Yönelik Tutum ve Farkındalık Düzeylerinin İncelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Yıldırım, Ayşe; Yüksel, Mehmet Fatih
    Bu araştırmanın amacı, beden eğitimi öğretmen adaylarının zihinsel engelli bireylerde sporun etkilerine yönelik tutum ve farkındalık düzeylerini araştırmaktır. Araştırma evrenini, üniversitelerin Beden Eğitimi ve Spor Bölümünde eğitim öğretimine devam eden beden eğitimi ve spor öğretmen adayı öğrenciler oluşturmaktadır. Çalışmada tesadüfi olasılıklı eleman örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu ise 2020- 2021 eğitim öğretim yılında Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi ve Aksaray Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor bölümlerinde eğitim öğretimine devam eden beden eğitimi ve spor öğretmen adayı öğrenciler (n 306) oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama araçları olarak, İlhan ve Esentürk (2015)’ün geliştirdiği “Zihinsel Engelli Bireylerde Sporun Etkilerine Yönelik Farkındalık Ölçeği”, İlhan, Esentürk ve Yarımkaya (2016)’nın geliştirdiği “Zihinsel Engelli Bireylerin Sportif Etkinliklerine Yönelik Tutum Ölçeği” ve “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. Elde edilen veriler SPSS 20.0 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırmada kişisel bilgiler formundan elde edilen yaş değişkeni, cinsiyet, sınıf düzeyi, aile veya akrabada engelli birey değişkeni, düzenli spor yapıp yapmama değişkeni ve anne, baba eğitim durumu değişkenlerinin analizinde; frekans ve yüzde değerleri kullanılmıştır. Verilerin normal dağılım gösterdiği için ikili grup karşılaştırması olan cinsiyet, aile veya akrabada engelli birey, düzenli spor yapıp yapmama değişkeni gruplarında bağımsız örneklem t testi, ikiden fazla grup karşılaştırmaları içinse tek yönlü varyans analizi olan Anova testi kullanılmıştır. Beden eğitimi ve spor öğretmen adaylarının zihinsel engellilere ilişkin farkındalık ve tutum düzeylerinin arasında ilişki olup olmadığını ortaya çıkarmak için Pearson Korelasyon testi kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi olarak p 0.05 veya p 0.01 kabul edilmiştir. Araştırma sonucunda beden eğitimi ve spor öğretmen adaylarının zihinsel engellilere ilişkin farkındalık ve tutum düzeylerinin ailede ya da akrabalarda engelli birey olup olmaması, yaş değişkeni, anne eğitim durumu değişkenlerine göre anlamlı farklılık olduğu (p 0.05) tespit edilmiştir. Ayrıca farkındalık ve tutum arasında pozitif yönde anlamlı ve güçlü bir ilişki olduğu belirlenmiştir.
  • Öğe
    Otizmli Bireylerin Fiziksel Uygunluk Düzeylerinin İncelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Akdoğan, Aybike Sultan; Uzun, Ahmet
    Bu çalışmanın amacı otizmli bireyler ve normal gelişim gösteren bireylerin fiziksel uygunluk düzeylerinin karşılaştırılması yapılarak Otizmli bireylerin Fiziksel uygunluk açısından ihtiyaçlarını belirlemektir. Ayrıca hem otizmli hem normal gelişim gösteren bireylerin erken ve orta ergenlik dönemlerinde fiziksel uygunluk farklarını belirlemektir. Araştırma tarama modellerinden kesitsel tarama modeli ile yapılmıştır. Araştırmaya Selçuklu Otizmli Bireyler Vakfında en az bir yıldır spor eğitimi alan 10-17 yaş arası 36 otizmli çocuk ve Konya ilinde spor yapmayan 10-17 yaş arası 37 normal gelişim gösteren toplamda 73 birey katılmıştır. Araştırmada NGG ile OSB’li bireyler fiziksel uygunluk açısından karşılaştırılmış olup her iki grubunda erken ergenlik ve orta ergenlik dönemi farkları karşılaştırılmıştır. Çalışmada otizmli ve normal gelişim gösteren bireylerin fiziksel uygunluk değerlerinin belirlenmesi için New York Devlet Üniversitesi tarafından geliştirilen Brockport Fiziksel Uygunluk Testini kullanılmıştır. Her iki gruba da vücut kitle indeksi, skinfold (triceps+calf) yağ ölçümü, kas kuvveti için dominant el kavrama kuvveti, bir mil koş/yürü testi, esneklik yetileri için otur-eriş, gövde kaldırma, omuz germe testleri uygulanmıştır. Tüm istatistiksel analizlerde SPSS 21 paket program kullanılmıştır. Grup özelliklerini belirlemek için tanımlayıcı istatistik kullanılmıştır. Bağımsız gruplarda aritmetik ortalamalar arası farka ait t testi kullanılmıştır. Diğer ölçüm ise Non-Parametrik Mann Witney U testi uygulanmıştır. Ayrıca gruplarda yüzdelik farka bakılmıştır anlamlılık seviyesi p 0.05 olarak kabul edilmiştir. Çalışma sonunda elde edilen bulgularda Normal gelişim gösteren bireylerde vücut kitle indeksi ortalaması 19,73 kg/m² , Otizm spektrum bozukluğu olan bireylerde ise 23,02 kg/m²’dir. Deri altı yağ ölçüm düzeyi (triceps+calf) ortalaması NGG bireylerde 31,99 mm OSB’li bireylerde ise 37,86 mm’dir. NGG bireylerin pençe kuvveti ölçüm düzeyi (sağ el + sol el) 51,39 kg OSB’li bireylerin ise 26,45 kg’dır. NGG bireylerde otur eriş ortalaması 17,41 cm, OSB’li bireylerde ise 31 cm’dir. NGG bireylerde gövde kaldırma ortalaması 27,24 cm, OSB’li bireylerde ise 20,46 cm’dir. NGG bireylerde uzun atlama ortalaması 132,22 cm, OSB’li bireylerde ise 56,08 cm’dir. NGG bireylerde bir mil koşu süresi ortalaması 11,76 dk, OSB’li bireylerde ise 15,26 dk’dır. Tüm bireylerde sağ omuz germe yapabilir yüzdesi 78,1 iken, sol omuz germe yapabilir yüzdesi 60,3’dür.Tüm bireylerde erken ergenlik dönemindekilerin omuz germe yüzdesi orta ergenlik dönemindekilere göre sağ omuzda 28,2, sol omuzda ise 16,7 daha yüksektir. Çalışma sonucu olarak otizmli bireylerin normal gelişim gösteren bireylerle aralarında fiziksel uygunluk açısından farklılıklar olduğu görülmüştür. Her iki grubunda yaşa bağlı olarak boy uzunluğunda artış olduğunu ve otizmli çocukların boy ortalamalarının hem erken hem orta ergenlik döneminde normal gelişim gösteren yaşıtlarından yaklaşık 2 cm kısa olduğu bulunmuştur. Vücut ağırlığı, Vücut kitle indeksi ve skinfold ölçümlerine bakıldığında OSB’li bireylerin NGG bireylere göre daha kilolu ve daha yağlı olduğu bulunmuştur. İki grubunda sağ el kuvveti sol el kuvvetinden daha fazla olduğu görülmüştür. Ergenlik dönemleri karşılaştırıldığında sırt kuvveti, el kavrama kuvveti ve uzun atlama değerleri orta ergenlik döneminde, otur-eriş, gövde kaldırma ve bir mil koşu değerleri erken ergenlik döneminde daha yüksektir. Bu sonuçlar ışığında OSB’li bireylerin NGG bireylerden boylarının kısa vücut ağırlıklarının fazla ve VKİ değerlerinin yüksek olduğu belirlenmiştir. Çalışmada Brockport testi değerleri OSB’li bireylerin tüm değerlerinin NGG bireylerden fiziksel olarak daha geride olduğunu göstermektedir.
  • Öğe
    Eskrim Sporu Yapan Lise ve Üniversite Öğrencilerinin Karakter Yapıları ile Zihinsel Dayanıklılıkları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2022) Bacak, İbrahim; Yıldız, Özer
    Araştırmanın amacı, eskrim sporu yapan lise ve üniversite öğrencilerinin karakter yapıları ile zihinsel dayanıklılıkları arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden tarama araştırma modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Türkiye Eskrim Federasyonu klasmanlarında mücadele eden, lise ve üniversitede öğrenim görmekte olan faal lisanslı 286 eskrim sporcusu oluşturmuştur. Araştırmaya katılan eskrim sporcularının karakter yapılarını ölçmek için Jang (2013) tarafından geliştirilen, Türkçe’ye uyarlaması Görgüt ve Tuncel (2017) tarafından gerçekleştirilen Spor Karakter Ölçeği (SKÖ), zihinsel dayanıklılıklarını ölçmek için Sheard, Golby ve Van Wersch (2009) tarafından geliştirilen, Türkçe’ye uyarlaması Altıntaş ve Koruç Bayar (2015) tarafından gerçekleştirilen Sporda Zihinsel Dayanıklılık Envanteri (SZDE) ve sporcular hakkında bilgi toplamak amacıyla araştırmacı tarafından geliştirilen Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde, bağımsız grup t testi, tek yönlü varyans analizi (ANOVA) testi, Tukey HSD çoklu karşılaştırma testi, Pearson Momentler Çarpım Korelasyon testi uygulanmıştır. Araştırmanın sonucunda; eskrim sporcularının spor karakter puan ortalamaları; cinsiyet, yaş, kardeş sayısı, eğitim durumu, branş, millîlik durumu ve aile gelir seviyesi değişkenlerinde anlamlı farklılığa rastlanırken, eskrim deneyim süresi değişkeninde anlamlı bir farklılık olmadığı saptanmıştır. Sporda zihinsel dayanıklılık puan ortalamaları; cinsiyet, yaş, kardeş sayısı, eğitim durumu, branş, eskrim deneyim süresi ve millîlik durumu değişkenlerinde anlamlı farklılığa rastlanırken, aile gelir seviyesi değişkeninde anlamlı bir farklılık olmadığı tespit edilmiştir. Spor Karakter Ölçeği alt boyutlarının hiç birinde istatistiksel düzeyde anlamlı bir ilişki tespit edilmezken; Sporda Zihinsel Dayanıklılık Envanterinin devamlılık alt boyutunda; Spor Karakter Ölçeğinin bütün alt boyutlarında pozitif yönlü anlamlı bir ilişki belirlenmiştir.
  • Öğe
    Futbol Altyapı Antrenörlerinin Altyapı Eğitiminde Karşılaştıkları Sorunlar ve Çözüm Önerileri
    (2021-08-22) Kubat, Ahmet; Yıldız, Özer
    Futbol 21. yüzyıl itibariyle 200’den fazla ülkede milyonlarca lisanslı sporcu tarafından oynanan, dünyanın en popüler spor dallarından biridir. Futbol günümüzde önemli bir spor branşı olmakla birlikte çok önemli bir sosyal olgu olmuş, toplumsal bir nitelik kazanmıştır. Yönetimsel ve sistemsel birçok eksikliğin sonucu olarak ülkemizdeki altyapıda yetenekli futbolcuların yetiştirilme süreçlerindeki aksaklıklar, yetenekli birçok Türk futbolcusunun fark edilmeden kaybolup gitmesine neden olmaktadır. Bu nedenle araştırmada futbol altyapı antrenörlerinin altyapı eğitimine ilişkin karşılaştıkları problemler ve çözüm önerilerinin araştırılması amaçlanmıştır. Araştırmanın Covid-19 pandemisi sürecinde gerçekleştirilmiş olması örneklem yönteminin seçiminde önemli bir etken olmuştur. Bu nedenle araştırmada katılımcıların belirlenmesinde kolay ulaşılabilir örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırma verileri araştırmacı tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla toplanmıştır. Araştırma verileri Covid-19 pandemisi sürecinde toplandığından katılımcılarla görüşmeler uzaktan, interaktif iletişim araçları ile yapılmıştır. Araştırma verilerinin toplanmasında Zoom programı kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, altyapı antrenörlerinin altyapı eğitiminde sporcuların aileleri ile ilgili karşılaştığı sorunlar ve çözüm önerilerine ilişkin düşüncelerinde katılımcıların “Sorunlar” kategorisi altında sırasıyla; “Antrenman Saatleri”, “Yanlış Algı”, “Tedirginlik”, “Kontrolsüz Baskı” ve “Bilgi Yetersizliği” temalarını ifade ettikleri, bu sorunların çözümüne ilişkin “Çözüm Önerileri” kategorisi altında sırasıyla; “Antrenman Saatleri” sorununa yönelik “Antrenmanın Akşam Saatlerine Alınması ve MEB’in ve Okul Yönetiminin Lisanslı Sporcuları İzinli Sayması”, “Yanlış Algı” sorununa yönelik “Akademik Başarısı Yüksek Sporcuların Örnek Gösterilmesi, Sporun Önemi Hakkında Bilgilendirme ve Yeteneğin Fiziksel Gelişimle Doğrusal Olmayabileceğini Anlatma”, “Tedirginlik” sorununa yönelik “Veliler ile Konuya İlişkin Toplantılar Yapılması”, “Kontrolsüz Baskı” sorununa yönelik “Velilerin Sözel ve Davranışsal Olarak Uyarılması” son olarak “Bilgi Yetersizliği” sorununa yönelik “Velilere Seminer Verilmesi” şeklinde görüş bildirdikleri, altyapı antrenörlerinin altyapı eğitimi verdikleri kulüplerin tesisleri ile ilgili karşılaştıkları sorunlara ve çözüm önerilerine ilişkin düşüncelerinde katılımcıların “Sorunlar” kategorisi altında sırasıyla; “Tesisleşme Yetersizliği” ve “Bütçe” temalarını ifade ettikleri, bu sorunların çözümüne ilişkin “Çözüm Önerileri” kategorisi altında sırasıyla; “Tesisleşme Yetersizliği” sorununa yönelik “Tesislerin Belirli Şartlara Göre Açılması, Fonksiyonel Tesisler İnşa Edilmesi, Tesislerin Teknolojik İmkânlarla Donatılması, Tesis İnşasında Bilirkişilere Danışılması, Tesislerde Beslenme ve Barınma İmkânlarının Sağlanması, Tesislerin İçinde Sporcuların Öğrenim Görecekleri Okulların Açılması” son olarak “Bütçe” sorununa yönelik “Altyapıya Daha Fazla Bütçe Ayrılması ve TFF’nin Altyapı Harcama Denetleme Birimi Oluşturması” şeklinde görüş bildirdikleri, altyapı antrenörlerinin altyapı eğitiminde Futbol Federasyonunun uygulamaları ile ilgili karşılaştıkları sorunlara ve çözüm önerilerine ilişkin düşüncelerinde katılımcıların “Sorunlar” kategorisi altında sırasıyla; “Ekonomik Sıkıntı”, “Yanlış Politika” ve “Yetersiz Eğitim” temalarını ifade ettikleri, bu sorunların çözümüne ilişkin “Çözüm Önerileri” kategorisi altında sırasıyla; “Ekonomik Sıkıntı” sorununa yönelik “Karşılıksız Maddi Desteğin Sağlanması, A Takımlara Harcanan Paradan Pay Ayrılması, Tesis Yapımı, Antrenman ve Müsabaka Kıyafetleri için Maddi Desteğin Sağlanması, Kulüplerin Altyapılarından Çıkardıkları Oyunculara Oranla Altyapıya Teşvik Verilmesi”, “Yanlış Politika” sorununa yönelik “İdarecilerin Futbolun İçinden Gelmesi ve Antrenör Eğitimlerinin Niteliklerinin Artırılması” son olarak “Yetersiz Eğitim” sorununa yönelik “Küçük Yaş Gruplarına ve Antrenörlere Yönelik Nitelikli Eğitim Verilmesi” şeklinde görüş bildirdikleri, altyapı antrenörlerinin altyapı eğitimi veren antrenörlerin yeterliliği ile ilgili karşılaştıkları sorunlara ve çözüm önerilerine ilişkin düşüncelerinde katılımcıların “Sorunlar” kategorisi altında sırasıyla; “Tecrübesizlik”, “Eğitim Eksikliği” ve “Kolay Belge Verilmesi” temalarını ifade ettikleri, bu sorunların çözümüne ilişkin “Çözüm Önerileri” kategorisi altında sırasıyla; “Tecrübesizlik” sorununa yönelik “Başka Bir Antrenör Gözetiminde Çalışma İmkânının Yaratılması”, “Eğitim Eksikliği” sorununa yönelik “Antrenör Eğitimlerinde Verilen İçeriğin Dünya Standartlarına Uygun Olması” son olarak “Kolay Belge Verilmesi” sorununa yönelik “Her Önüne Gelenin Antrenörlük Belgesi Almaması için Antrenörlük Sınavlarının Ciddiyet ve Sorumluluk Bilinciyle Yapılması” şeklinde görüş bildirdikleri, altyapı antrenörlerinin altyapı eğitimi verdikleri kulüplerin yöneticileri ile ilgili karşılaştıkları sorunlara ve çözüm önerilerine ilişkin düşüncelerinde katılımcıların “Sorunlar” kategorisi altında sırasıyla; “Bilgisiz Yöneticilik”, “Üslup Problemi”, “Vizyon” ve “Maaş Ödemede Gecikme” temalarını ifade ettikleri, bu sorunların çözümüne ilişkin “Çözüm Önerileri” kategorisi altında sırasıyla; “Bilgisiz Yöneticilik” sorununa yönelik “Yöneticilerin Çoğunun Sporun İçinden Gelmemesi Dolayısıyla Spor Yönetimine İlişkin Okul Ortamında Eğitim Almaları”, “Üslup Problemi” sorununa yönelik “Yöneticilere İnsan İlişkilerinde İletişim Eğitiminin Verilmesi”, “Vizyon” sorununa yönelik “Futbolda Altyapı Sorunlarının ve Bu Sorunlara Yönelik Yapıcı Çözümler Üretmenin, Kulübün Gelecek Hedeflerine Sıkı Sıkıya Bağlı Futbol Geçmişine Sahip Yöneticilerle Mümkün Olacağı” son olarak “Maaş Ödemede Gecikme” sorununa yönelik “Yöneticilerin Maaş Ödemelerini Aksatmaması Adına, Kulüp Paydaşlarına Yönelik Ayrı Bir Ödenek Oluşturması” şeklinde görüş bildirdikleri, altyapı eğitimi veren antrenörlerin altyapı eğitimi verdikleri ilde karşılaştıkları sorunlar ve çözüm önerilerine ilişkin düşüncelerinde katılımcıların “Sorunlar” kategorisi altında sırasıyla; “Bölge Yapısının Ulaşım, Hava Şartları, Tesis ve Kültür Açısından Farklılığı”, “Tesis Yetersizliği”, “Maddi Destek Sağlanmaması” ve “Eşit İmkân Sağlanmaması” temalarını ifade ettikleri, bu sorunların çözümüne ilişkin “Çözüm Önerileri” kategorisi altında sırasıyla; Bölge Yapısının Ulaşım, Hava Şartları, Tesis ve Kültür Açısından Farklılığı” sorununa yönelik “Tesis ile İlgili Yapılacak Tüm Yatırımların Öncesinde Bölge Yapısının Tüm Yönleriyle Dikkate Alınması Gerektiği”, “Tesis Yetersizliği” sorununa yönelik “Yeni Tesislerin İnşası, Mevcut Tesislerin Güçlendirilmesi veya Çeşitlendirilmesi”, “Maddi Destek Sağlanmaması” sorununa yönelik “Kulüplere Sponsorlar veya Belediyeler Tarafından Maddi Destek Sağlanması” son olarak “Eşit İmkân Sağlanmaması” sorununa yönelik “Devlet Politikası Olarak Her Kulübe Eşit İmkânların Sağlanması ve Bu İmkânların Sağlanıp Sağlanmadığının Denetlenmesi” şeklinde görüş bildirdikleri tespit edilmiştir.